Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Gerekçeli kararın taraflarına tebliğinden itibaren kanuni süresi içinde istinaf gerekçelerini detaylı olarak sunma hakkı saklı tutularak yerel mahkeme tarafından usulsüz tebligata ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiş olsa da tebligatın usulsüz yapıldığını, mükerrer takip ve derdestlik itirazlarının süresiz şikayete tabi olduğunu, bu sebeple Mahkeme tarafından usulsüz tebligata ilişkin taleplerinin reddi halinde dahi bu anlamda inceleme yapılması gerektiğini beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile Mahkeme kararının kaldırılmasını davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Gerekçeli Mahkeme kararı davacı vekiline 06/11/2019 tarihinde e-tebligat ile tebliğ edilmiş süresi içerisinde gerekçeli istinaf dilekçesi sunulmamıştır....

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; duruşma yapılmaksızın şikayetçi iddiaları ile karara bağlandığını, hukukun genel ilkelerine ve savunma hakkına aykırılık teşkil edildiğini, bu nedenle verilen kararın bozulması gerektiğini, müvekkil ile şikayet arasında cari hesap mevcut olup, bu hesaba göre müvekkilin alacaklı olduğunu, Müvekkillerin bu alacağına ilişkin İstanbul 4. İcra Müdürlüğü 2020/25484E ve itiraz üzerine İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/562 esas sayılı itirazın iptali davası açıldığını, müvekkil aleyhine işbu dosya şikayetçisi tarafından şikayete konu İstanbul 8. İcra Müdürlüğü 2020/15709E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı ve usulsüz tebligat ile alacağını kesinleştiren şikayet eden davacının müvekkilinden haksız para tahsil ettiğini, üstelik bu tahsilatı direk müvekkil iş yerine hacze çıkarak ticari ahlakın ötesinde gerçekleştirdiğini, müvekkil takip borçlusu davalı tarafından usulsüz tebligata ilişkin İstanbul 3....

ne gibi beyanda bulundukları gibi unsurların bulunmadığını, Ahmet Yener isimli bir komşunun bulunup bulunmadığının da mahkemece yeterli ve olayı aydınlatacak nitelikte incelenmediğini, davacı T2 yapılan tebligata ilişkin tebligat memurunun mahkemece dinlenmesi ve sürecin nasıl işlediğinin gerçekliğe uygun şekilde öğrenilmesi gerektiğini, tebligat memurunun Mehmet Demir isimli şahsın beyanı dışında herhangi bir ifadeyi tebligatın üstüne şerh düşülmesini gerektirecek bir somut gerekliliği bulunmadığını, T2 yapılan tebligata dair mahkemenin değindiği kanun maddelerinde yanılgı olduğunu ve dolayısıyla yanlış madde hükümlerine dayanılarak verilen kararın hukuki olmadığını, TK'nın 12. ve 13. maddeleri ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 20. ve 21. maddelerinin tüzel kişilere tebligata ilişkin düzenlemeler içerdiğini, somut olayda kendisine tebligat yapılan kişinin gerçek kişi olduğunu, sadece tebligatın yapıldığı adresin iş yerine ait olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına...

Taraflar arasındaki ödeme emri tebligat işleminin usulsüz olduğuna dair şikayet uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile Şanlıurfa 3. İcra Dairesinin 2021/8843 Esas sayılı icra takip dosyasında örnek 7 ödeme emrinin borçlu davacıya 31.08.2021 günü yapılmış sayılmasına karar verilmiştir. Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; oturduğu adresin... mah. ...küme evlerin No:999/12 ......

    olan adrese MERNİS şerhi ile çıkarıldığından tebligat işleminin usulsüz olduğunun anlaşılması karşısında; usulsüz tebligat nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın kesinleşmediği bu nedenle de denetim süresinin başlamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde hükmün açıklanmasına karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Şikayet, icra mahkemesince karar verilmedikçe icrayı durdurmaz. İİK'nun 363/son maddesinin uygulanabilmesi için ihale tarihinden önce şikayet hakkında verilen kararın istinaf edilmesi gerekir. İlam gerekçesinin, İİK'nun 363/son maddesi hükmüne ilişkin kısmı hatalı ise de, satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin kısmı isabetli olduğundan alacaklı vekili tarafından bildirilen istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir....

      Somut olayda; davacıya gönderilen ödeme emri tebliğ şerhinde, muhatabın komşusu Ali Ak'ın beyanına göre muhatabın işte olduğu yazılı olmakla birlikte, ayrıca beyanı alınan komşunun isim ve imzadan imtina ettiğine dair kaşenin de yer aldığı, bu durumda tebliğ şerhinin kendi içerisinde çeliştiği, yine haber verilen komşunun adının tespit edilmediği, bu hali ile tebliğ işleminin TK'nın 21/1 ve Yönetmeliğin 30.maddesine aykırı ve usulsüz olduğu, yine HMK'nın 326.maddesi gereğince şikayetin reddini talep eden davalı aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesinin de yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, Mahkemenin şikayetin kabulüne ilişkin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

      DAVA Şikayetçi borçlu şikayet dilekçesinde; alacaklı tarafından aleyhine kambiyo yoluyla takip başlatıldığını, ödeme emrinin Tebligat Kanununun 35. maddesine göre 10.10.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, adresinin belli olduğunu, tebliğden 13.10.2020 tarihinde haberdar olduğunu, ödeme emrinin ekinde takibe konu senet suretinin borçluya tebliğ edilmediğini belirterek tebligatın usulsüz olduğunun tespiti, İİK'nın 167 ve devamı maddelerine aykırı olarak gönderilen ödeme emrinin iptaline karar verilmesini, talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; tebligatın usulüne uygun olduğunu, takibe dayanak belgenin tebligata eklendiğini belirterek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....

        üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, mahkeme kararının kaldırılmasına ve yerine; ihtarname tebligatları usulsüz olsa da cevabi ihtarname ile usulsüz tebligata muttali olunduğu ve hesap kat ihtarnamesi tebliğ şartı gerçekleştiğinden takip talebine ihtarname aslının eklenmemiş olmasının icra emri gönderilmesine engel olmadığı gerekçeleriyle şikayetin reddine hükmedildiği, kararın borçlular tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır....

          Bunun yapılabilmesi için de tebligatı çıkaran merciin, adresin, adres kayıt sistemindeki mernis adresi olduğunu tebliğ evrakında belirtmesi gerekmekledir.Tüm bu açıklamalar doğrultusunda kişiye önce bilinen en son adresi esas alınarak (bilinen bir adresi yok ise adres kayıt sistemindeki adresi esas alınarak) Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre tebligat çıkartılmalı, adres tebligata elverişli değilse ya da tebligat yapılamazsa, adres kayıt sistemindeki adresine buna ilişkin şerh de düşülerek 21/2. madde uyarınca tebligat çıkartılmalıdır.Somut olayda; 3.8.2011 tarihinde  ........ adresinde yapılan haciz sırasında hazır bulunan şikayetçi E K.'...

            UYAP Entegrasyonu