DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca usulsüz tebligat şikayeti, haczin kaldırılması isteminin reddine ilişkin icra memur işlemini şikayet ve haczin kaldırılması istemine ilişkindir. Somut olayda, davacıya İİK'nın 355. maddesi uyarınca gönderilen maaş haciz müzekkerelerinin usulsüz tebliğ edildiği iddia edilmiş, gerek hacze itiraz dilekçesinde, gerekse dava dilekçesinde, maaş haciz yazısının 27/01/2020 tarihinde öğrenildiği belirtilmiş olup, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca davacının usulsüz tebliğ işlemini öğrendiği tarih dikkate alındığında, şikayetin yasal süre geçtikten sonra 24/02/2020 tarihinde yapıldığı anlaşıldığından, usulsüz tebligat şikayetinin süre aşımından reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. Davacının bu konuda icra müdürlüğüne yaptığı başvurunun reddine karar verilmesi ve bu kararın tebliğ tarihi somut uyuşmazlıkta sonuca etkili değildir....
hakkında yapılmadığı, diğer borçlu şirketler hakkında da haczin yapıldığı 3. kişi vekilinin haczin İİK'nun 99. maddesi uyarınca yapılmış sayılmasına ve haczin kaldırılmasına yönelik şikayet yerinde olmadığından reddine, birleşen dosyaya ilişkin olarak da aynı takip dosyasında icra memurunun 29.06.2012 ve 03.07.2012 tarihli kararlarının iptali ve teminat yatırıldığında takibin talikine 3. kişinin 7 gün içinde dava açmaktan muhtariyetine karar verilmiş hüküm şikayet eden üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Şikayet eden 3. Kişi vekili, müvekkili şirketin adresinde 15.05.2012 tarihinde yapılan haczin, usulsüz olduğunu belirterek, haczin kaldırılması için şikayet başvurusunda bulunmuştur. Mahkeme gerekçesinde belirtilmekle birlikte haczin İİK 99. maddesine göre yapılmış sayılmasına yönelik bir talebi yoktur. Takipte taraf olmayan 3. kişi şikayet yoluyla haczin kaldırılmasını isteyemez....
İcra Müdürlüğü'nün 2013/4422 sayılı takip dosyasında emekli maaşı üzerindeki haczin kaldırılması talebini içerir şikayette bulunduğu, dava tarihinin 06.03.2020 olup, bu tarih itibariyle icra takibine muttali olduğundan, bu tarihten itibaren 7 gün içerisinde en geç 13.03.2020 tarihinde usulsüz tebligat şikayetinde bulunması gerekirken, 25/08/2021 tarihinde usulsüz tebligata ilişkin şikayette bulunduğu görülmüştür. Kaldı ki davacı vekili şikayet dilekçesinde müvekkilinin 20/07/2021 tarihinde icra takip dosyasından fotokopi aldığını beyan etmiş olup, bu tarihe göre de şikayet süresinde değildir....
Temyiz Sebepleri Şikayet edilen borçlu temyiz dilekçesinde; bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, usulüne uygun ödeme emri tebliği yapılmadığı ve tebligatın iade edildiği gerekçesiyle haczin kaldırılmasına ilişkin 30.12.2019 tarihli icra müdürlüğü işleminin iptali istemidir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu 16. Maddesi ,Tebligat Kanunu 10, 11, 32, maddeleri, HMK'nun 73, Avukatlık Kanununun 41. maddeleri 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
mernis adresine yönelik usulsüz tebligata ilişkin açılmış şikayet davası ve gecikmiş itiraz bulunmadığından borçlunun takipten haberdar olduğu kanaatiyle meskeniyet şikayetinin yasal süresinden sonra yapıldığı gerekçesiyle şikayetin usulden reddine karar verildiği görülmektedir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki usulsüz tebliğ şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kısmen kabulüne, tebliğ tarihinin ıttıla tarihi olarak beyan edilen 24.03.2021 tarihi olarak tespitine, haczin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın şikayet edilen alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayet edilen alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca usulsüz tebligat nedeniyle takip kesinleşmediğinden haczin kaldırılması isteminin reddine ilişkin icra memur işlemini şikayet ve haczin kaldırılması istemine ilişkindir. Tüzel kişilere ne şekilde tebligat yapılacağı, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. ve 13. maddelerinde belirlenmiştir. Tebligat adresinin, borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı olması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde, bu adrese 7201 Sayılı Kanunu'nun 21/1. ya da 35/4. maddelerine göre tebligatın yapılması gerekir. İİK'nın 78. maddesi, "ödeme emrindeki müddet geçtikten ve borçlu itiraz etmiş ise itirazı refolunduktan sonra mal beyanını beklemeksizin alacaklı haciz konmasını isteyebilir" hükmünü içermektedir....
Mehmet Ender Çelik'in fiilen büro adresi olarak kullanmadığı adrese tebliğe çıkarıldığının öğrenildiğini, tebliğin usulsüz olduğunu, mahcuz taşınmazın müvekkilinin haline münasip meskeni olduğunu, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca haczedilemeyeceğinden haczin kaldırılması gerektiğini, diğer taraftan taşınmaza kıymet takdirinin hatalı ve usulsüz olduğunu ileri sürerek kıymet takdir raporunun davacı borçlu vekili Av. Mehmet Ender Çelik'e usulsüz tebliğ edildiğinin tespiti ile rapordan 05.03.2021 tarihinde muttali olunduğunun kabulüne, kıymet takdirine yönelik şikayetleri ile meskeniyete ilişkin şikayetlerinin kabulüne, haczin kaldırılmasına, satışın durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, ödeme emri, kıymet takdiri raporu ve 103 davetiyesi tebliğlerinin usulsüz olduğu, tebliğ tarihlerinin iptali ile ıttıla tarihi olan 21.12.2015 olarak düzeltilmesine, kıymet takdiri davasının ve meskeniyet şikayetinin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir....
Teknesi” aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, ...ve Danışmanlık Limited Şirketi”nin şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurarak, takipte taraf olmadıkları halde, mülkiyeti şikayetçiye ait olan ...Teknesi isimli yata haciz konulduğunu belirterek haczin kaldırılmasını istediği, şikayetçi şirketin takipte borçlu taraf olduğu kabul edilse bile, ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmemiş olduğunu, tebligat adresinin, borçlunun ticaret sicil adresi olmadığını, usulsüz tebligattan 15.08.2014 tarihinde haberdar olunduğunu ileri sürerek tebliğ tarihinin düzeltilmesini istediği, mahkemece, örnek (7) ödeme emrinin, Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, örnek (7) ödeme emrinin ... Mahallesi, ... ... adresinde 03.02.2014 tarihinde Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır....