WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : TCK’nın 155/2,62,52,53 maddeleri gereğince mahkumiyet Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Suç tarihinin gerekçeli karar başlığında, "14/01/2015” olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : TCK'nın 155/2, 62, 52/2, 50/1-a ve 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet Sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Gerekçeli karar başlığında 09/02/2015 olarak gösterilen suç tarihinin, 04/07/2007 olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, davacı adına çıkartılan ödeme emri tebliğ işleminin, tebellüğden imtina eden firma yetkilisinin adının mazbataya yazılmaması nedeniyle usul ve yasaya aykırı gerçekleştirildiği, ödeme emri tebliğ tarihinin 7201 Sayılı Yasanın 32.maddesi uyarınca muhatabın öğrenme tarihi olarak davalı tarafça aksi iddia ve ispat edilemediği belirtilerek, davanın kabulü ile Adana 3.İcra Dairesinin 2019/4231 esas sayılı takip dosyasından davacıya gönderilen ödeme emrinin tebliğ tarihinin 08/04/2019 olarak düzeltilmesine, dosyadan 08/04/2019 tarihi ve öncesinde konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir....

      Davalı vekili 04/06/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davanın süresinde açılmadığı ve tebligatın usulüne uygun olarak yapıldığı için reddini talep ettiğini, her ne kadar dava tebligat tarihinin düzeltilmesi davası değil ise de mahkeme davanın tebliğ tarihinin düzeltilmesi şeklinde davayı görmek isterse; davacı TK. 32. Maddesine göre tebliğ tarihini bildirmediğinden tebliğ usulsüz de yapılmış olsa süresinde yapıldığını, 21.08.2006 tarihini tebliğ tarihi olarak bildirdiğini, ancak İİK 16. maddesinde belirtilen 7 günlük yasal sürede Tebligatın usulsüz yapıldığını şikayet etmediğini ve takibin kesinleştiğini, bu davanın açıldığı tarihte davacının tebligatı öğrendiği varsayımında dahi icra takibin kesinleştiğini, tebligatın usulsüz yapılmış olması, ödeme emrinin iptal edilmesi, gerekçesi olamayacağını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre; “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.” Şikayetçinin bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, bu tarihin aksi karşı tarafça ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 12/02/1969 tarih ve 1967/172-107 sayılı kararında da benimsendiği üzere, beyan edilen öğrenme tarihinin aksi tanık beyanıyla ispat edilemez....

        Her ne kadar Mahkemece, icra takibinde borcun sebebi olarak ‘’aidat, emlak vergisi, elektrik, su ve diğer giderler’’in gösterildiği, ancak kira sözleşmesinde bu alacakların ödenmemesinin tahliye nedeni sayılacağına dair bir düzenleme bulunmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiş ise de, ödeme emri tebliğ tarihinin şikayet yoluyla düzeltilmesi hususunda ... İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/651 Esas sayılı dosyasında verilen kararın kesinleşmesi beklenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken dava hakkının doğup doğmadığı, davanın süresinde açılıp açılmadığı üzerinde durulmaksızın yazılı gerekçe davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı, bu defaki incelemeden anlaşılmakla davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile kararın bozulması gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Güveni kötüye kullanma HÜKÜM : TCK'nın 155/1, 62, 50/1-a, 52/2-4 maddeleri gereğince mahkûmiyet Güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü; Suç tarihinin, ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 27/04/2010 tarihinden itibaren ihtarnamede belirtilen 60 artı 5 günlük sürelerin bitim tarihi olan 08/06/2010 tarihi olmasına rağmen, gerekçeli karar başlığında “07/06/2010” olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiştir....

            Bu durumda hukuki tavsif hakime ait olmakla başvurunun tebligatın usulsüzlüğü şikayeti olarak değerlendirilip diğer itiraz nedenlerinin itirazın kaldırılması veya itirazın iptali istemleri ile ilgili yargılama sırasında tartışılacağı gözönünde bulundurularak usulsüz tebliğ nedeniyle Tebligat Kanununun 32. maddesi gereği tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile yetinilmesi gerekirken takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.nun 366. ve 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 30.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Güveni kötüye kullanma HÜKÜM : TCK'nın 155/1, 62, 52/2, 53/1. maddeleri gereğince mahkûmiyet Güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü; Suç tarihinin, ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 12/11/2008 tarihinden itibaren ihtarnamede belirtilen 60 artı 3 günlük sürelerin bitim tarihi olan 14/01/2009 tarihi olmasına rağmen, gerekçeli karar başlığında “14/01/2009” olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiştir....

                şikayet hakkını doğurmayacağı, takip talebinde TL karşılığının gösterilmiş olması nedeniyle bu hususun her zaman tamamlanabilecek eksikliklerden olduğu, süresinde şikayet yoluna başvurulmadığı durumlarda ödeme emrinin iptalinin gerekmeyeceği, kaldı ki davacı tarafından 2018/275 Esas 2019/325 Karar sayılı dosyası ile tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ile tebliğ tarihinin düzeltilmesini talep ettiği, mahkemece ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verildiği, verilen kararın istinafı üzerine Dairemiz 2019/2614 Esas 2020/229 Karar sayılı kararı ile söz konusu karara yönelik davalının istinaf isteminin esastan reddine karar verildiği, söz konusu kararın temyizi üzerine Yargıtay 12....

                UYAP Entegrasyonu