Şikayet eden vekili kararı temyiz etmiştir. 1-İİK.’nun 268. maddesinin 1. fıkrasına göre, "İhtiyaten haczedilen mallar, ihtiyati haciz kesin hacze dönüşmeden önce diğer bir alacaklı tarafından bu kanuna veya diğer kanunlara göre haczedilirse, ihtiyati haciz sahibi alacaklı, bu hacze 100. maddedeki şartlar dairesinde kendiliğinden ve muvakkaten iştirak eder.” Bu hüküm uyarınca öncelikle ilk kesin haciz belirlenmeli, sonraki ihtiyati hacizlerin İİK.’nun 100. maddesindeki koşulları taşımaları halinde ilk kesin hacze iştirak edebilecekleri dikkate alınmalıdır. Bu nedenle mahkemece ihtiyati hacizlerin kesinleşme tarihleri yerine, ihtiyati haciz tarihlerinin esas alınması suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. 2-Somut olayda rehin alacaklısına alacağı ödendikten sonra sıra cetveli yapılması için satış bedeli sıra cetveli dosyasına gönderilmiştir....
gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, haciz düşmüş olmakla meskeniyet şikayeti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, haczedilen taşınır ve taşınmazların değerleri belli olmadığı için taşkın haciz iddiası değerlendirilemeyeceğinden davacının diğer taleplerinin reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Sayılı dosyasında 02/10/2020 tarihinde haciz işlemi yapıldığını, borç konusu çekin 21/09/2020 vade tarihli olduğunu, alacaklı vekilinin adres göstermesi ile yapılan ve 6 saati aşkın süren haciz işlemi ile müvekkilinin mağdur edildiğini, haciz yapılan adresin borçlular ile ilgisinin bulunmadığını, müvekkili şirketin otelinde zorlama haciz uygulandığını, evrak araştırmasında borçlu şirketin otel açılmadan önce iştigali olan mimari proje işi yapması nedeni ile 2017- 2018 yılına ait inşaat işyeri açılış, SGK dökümleri ve 3. kişilere yapılan hakediş gereği müvekkiline ibraz edilen evrak, borçlular hakkında gönderilen 89/1 haricinde hiçbir evrak bulunamadığını, haciz ile ilgili İİK 96 ve 97. Maddesine göre işlem yapılmasının hukuksuz olduğunu söyleyerek icra müdürlüğünün 02/10/2020 tarihli haciz ile ilgili vermiş olduğu 09/10/2020 tarihli İİK 97. Maddenin uygulanmasına yönelik kararının kaldırılmasını istemiştir....
, İİK 89/2 haciz ihbarnamesine itiraza ilişkin dilekçe üzerindeki tarih ve şikayet dilekçesindeki beyana göre İİK 89/2 haciz ihbarnamesine 21/11/2018 tarihinde itiraz ettikleri, davacı tarafa birinci haciz ihbarnamesinin 01/08/2018 tarihinde tebliğ edildiği, şikayet dilekçesinde 27/08/2018 tarihinde birinci haciz ihbarnamesine itiraz ettiklerinin beyan edildiği, 89/2 haciz ihbarnamesinin de 12/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği, itirazın ise 21/11/2018 tarihinde yapıldığı, İİK 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerine tebliğden itibaren yasal süre içerisinde itiraz edilmediğinden, itirazlar süresinden sonra olduğundan, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Şikayet konusu taşkın haciz işlemine ilişkindir. İcra Mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK'nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan Mahkeme kararları kesindir....
ihbarnamelerinin iptali için şikayette bulunduğu görülmüş olup , 3.kişiye İİK 89/2.madde kapsamında haciz ihbarnamesi düzenlenip gönderilmeden doğrudan 89/3 haciz ihbarnamesi gönderilmesi yasaya aykırı olup bu konudak şikayet süreye tabi olmadığından, ilk derece mahkemesinin süre aşımı nedeniyle vermiş olduğu red kararı yasaya uygun olmamakla davacının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetçi 3.kişi aleyhine 2.haciz ihbaramesi düzenlenerek tebliğ edilmeden doğrudan çıkartılan İİK 89/3 haciz ihbarnamesinin iptaline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Taşkın hacze yönelik istinaf istemine ilişkin olarak; ilk derece mahkemesince taşkın hazce ilişkin açılan haczedilmezlik şikayeti sonucunda verilen kararlar, İİK'nın 363/1. maddesi kapsamında kesin niteliktedir. Bu sebeple ilk derece mahkemesi kararının, taşkın haciz şikayeti yönünden istinaf yoluyla incelenmesi mümkün olmadığından davacıların taşkın haciz şikayetine ilişkin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; I-Davacıların taşkın haciz şikayetine ilişkin istinaf başvurularının usulden REDDİNE, Davacıların yetkiye ve borca itiraza ilişkin istinaf başvurularının KISMEN KABULÜ ile İstanbul 26....
Somut olayda; davacının şikayetinin İİK 106 ve 110 madde uyarınca "süresinde satış istenmediği için haczin düştüğüne yönelik talebin icra müdürlüğü tarafından red edilmesine ilişkin kararının kaldırılmasına" ilişkin olup, mahkemece şikayet kabul edilmiştir. İİK'nun 363/1.maddesi gereğince "süresinde satış istenmemesi nedeniyle hacizlerin kaldırılmasına ilişkin şikayetler sonucunda verilen kararların kesin olduğu anlaşılmakla, İİK 363/1 maddesi gereği davalı-alacaklılar vekilinin istinaf dilekçesinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM:Gerekçesi yukarda açıklandığı üzere , 1- İstanbul Anadolu 17....
Bir muamelenin şikayet konusu olabilmesi için, şikayet edenin mutlaka zarar görmesi gerekmediği gibi, icra organının kusurlu olması da gerekmez. Şikayet konusu işlem, icra veya iflas dairesince yapılmış olmalıdır. Ancak, icra ve iflas dairesi işlemlerine karşı icra mahkemesine başvurulabilir. Kanunda açıkça öngörülen hallerde, icra ve iflas dairesi dışındaki bazı organların da işlemlerine karşı şikayet yoluna başvurulabilir. İcra ve iflas dairelerinin işlemleri dışında, iflas idaresi (İİK. m. 227), alacaklılar toplanması (İİK. m. 225), iflas bürosu (İİK. m. 221, IV), konkordato komiseri (İİK. m. 287, III), malvarlığının terki suretiyle konkordatoda alacaklılar kurulu kararlarına karşı (İİK. m. 309/ç, I) şikayet yoluna başvurulabilir. Şikayet, icra mahkemesince incelenir ve karara bağlanır(İİK. m.16). İcra mahkemesinin şikayeti inceleyebilmesi için kendisine talepte bulunulması gerekir....
Davacı vekilinin talebi üzerine 08/12/2022 tarihli ara karar ile; "1- Davalı T3 adına kayıtlı, Mersin ili, Tarsus İlçesi, İncirlikuyu Mah, 111 ada, 8 parsel, 6 bağımsız bölüm nolu taşınmaza İİK 277 maddesi gereğince ihtiyati haciz konulmasına, 2- Davalı T3 adına kayıtlı, Mersin ili, Tarsus İlçesi, İncirlikuyu Mah, 148 ada, 1 parsel, D Blok, 8 bağımsız bölüm nolu taşınmaza, İİK 277 maddesi gereğince ihtiyati haciz konulmasına, 3- Davalı T3 adına kayıtlı, Mersin ili, Tarsus İlçesi, Kalburcu Mah, 255 ada, 6 parsel, 1 bağımsız bölüm nolu taşınmaza, İİK 277 maddesi gereğince ihtiyati haciz konulmasına, 4- Mersin İli, Tarsus İlçesi, İncirlikuyu Mahallesi, 111 Ada, 8 Parsel 14 bağımsız bölüm nolu mesken bakımından T3 adına kayıtlı taşınır, taşınmaz ve üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları bakımından İİK madde 281/2 uyarınca ihtiyati haciz konulmasına" dair karar verilmiştir....