Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 71/2. maddesine dayalı zamanaşımı şikayeti olup, şikayetin yasal hasmı icra takibinin alacaklısıdır. Somut olayda, ...İcra Dairesi'nin 2012/1206 Esas sayılı takip dosyasında başlatılan çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde takip alacaklısının ... olduğu, icra mahkemesine yapılan zamanaşımı şikayetinde şikayet edilen taraf olarak ...'nin gösterildiği anlaşılmakla birlikte, adı geçen şirketin takibin tarafı olmadığı gibi dosya kapsamında bu şirkete yapılmış alacağın temlikine ilişkin bir belgeye de rastlanılamamıştır....
Siverek İcra Hukuk Mahkemesince, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayetini inceleme yetkisi, haciz kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olup, anılan yetki, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğinde olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Diyarbakır 1. İcra Hukuk Mahkemesince ise, davacının talebinin taşınmazın haciz işlemlerine karşı şikayet olmayıp, mahcuz taşınmazla ilgili Siverek İcra Müdürlüğünün 2022/102 Talimat dosyasından yapılan keşif neticesi düzenlenen kıymet taktiri raporuna karşı şikayet talebinde bulunduğu, bu nedenle kıymet takdiri talimat yoluyla, Siverek İcra Müdürlüğünce yapıldığından kıymet takdirine ilişkin itirazları inceleme yetkisinin de Siverek İcra Mahkemesine ait olacağı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....
Tebligat usulsüz olsa dahi, borçlu Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre usulsüz tebligatı öğrendiğini beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi sayılacağından, bu hususta bir şikayeti olmayan borçlu yönünden tebligat parçasında yazılı tebliğ tarihinin geçerli olduğunun kabulü gerekir. Somut olayda kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde alacaklının takibin kesinleşmesi nedeniyle haciz konulma talebinin icra müdürlüğünce reddedildiği, bu ret kararının icra mahkemesinde şikayet yolu ile iptalinin istendiği, mahkemece bu ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu, tebliğ çıkaran merciin tebligatın yasaya uygun olup olmadığını denetleme görevi bulunduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir....
Senedin vadesinin gelmediği yönündeki şikayet bu madde kapsamı dışında olup İİK'nun 16. maddesinin birinci fıkrasına göre 7 günlük süreye tabidir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte ödeme emrine kesin süresi içerisinde itiraz ve şikayette bulunulması takip talebinde yazılı asıl alacak ve ferileri ile birlikte kesinleşir. Takibin kesinleşmesinden sonraki safhada borçlu İİK'nun 71. maddesine göre itfa imhal veya zamanaşımı itirazında bulunabilir. Somut olayda bononun vadesi gelmeden takibe konulduğu şikayeti süresinde yapılmadığından takip asıl alacak ve ferileri ile birlikte kesinleşmiştir....
İcra Müdürlüklerinin göndermiş olduğu 1. haciz ihbarnamelerine yönelik olduğu, bu durumda ... 1. ve 6. İcra Müdürlüklerinin bağlı bulunduğu İcra Hukuk Mahkemesine yapılması gerektiğinden ... 6. İcra Müdürlüğünde başlatılmış olan takibin iptali talebinin reddine karar verildiği, hükmün şikayet eden borçlu tarafından temyiz edildiği, şikayet dilekçesine ekli 3. kişi olarak ...'ye ... 1. ve 6. İcra Müdürlüklerinden gönderilen 1. haciz ihbarmalerinde alacaklılarının farklı farklı kişiler olduğu, borçlunun ise ... Güvenlik ve Koruma Hiz. Tic. Ltd. Şti. olduğu görülmektedir. Borçlu ...'nin icra mahkemesine başvurusu ... 6. İcra Müdürlüğünün 2015/10685 E. sayılı takip dosyasında kendisinden bu takipte asıl alacak, yargılama gideri ve bu kalem alacakların faizinin talep edilemeyeceği iddiasına ilişkin olup, ... 1. ve 6. İcra Müdürlüklerinden gönderilen haciz ihbarnamelerine ilişkin değildir. Bu nedenle ... 4. İcra Hukuk Mahkemesi bu şikayeti incelemekle görevli ve yetkilidir....
Buna göre, Dairemizce incelenmesi istenen Bölge Adliye Mahkemesi kararı, İİK’nın 365/1-son maddesinde belirtildiği üzere KESİN nitelikte olduğundan, 5311 sayılı Kanunla değişik İİK'nın 364. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 366.maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352. maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin taşkın haciz şikayeti yönünden (REDDİNE), 3-Aydın İli, Çine İlçesi sınırları dahilinde bulunan sicil 26253(İR:6008) ve sicil 6418(İR:2467) numaralı maden ruhsatlarının halen yürürlükte olduğu ve üzerine haciz konulduğu, 6185 numaralı maden ruhsatının iptal edilerek Devlete intikal ettiğinden haciz konulamadığı görülmekle bu maden ruhsatı yönünden şikayet hakkının bulunmadığının anlaşılmasına, temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre...
HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Şikayet, şikayetçi nezdinde kullanılan taşınırların haczedilemeyeceğine ilişkindir. Şikayetçi Sağlık Bakanlığı vekili şikayet olunanın alacaklı olduğu takip dosyasından, dosya borçlusunun malı olduğu iddiasıyla müvekkiline ait hastanede ihtiyati haciz işlemi yapıldığını; mahcuz malların devlete ait ve kamu hizmeti için kullanılan mallardan olduğunu ve haczedilemeyeceğini ileri sürerek haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili mahcuzların şikayetçi Bakanlığa değil borçlu şirkete ait olduğunu ve haczedilebileceğini bildirerek istemin reddini savunmuştur....
Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olup, borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır....
Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Somut olayda, davacıya kıymet takdir raporunun 09/10/2019 tarihinde tebliğinden sonra, alacaklı vekilinin bu tebliğ işleminin usulsüzlüğünü kabul ederek yeniden tebligat yapılması talebi üzerine davacıya 103 davetiyesi ve kıymet takdir raporunun 26/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı tarafın da usulsüzlüğünü kabul ettiği ve bu nedenle yenilenen tebligat işleminden davacının tebliğ tarihinde haberdar olduğuna dair bilgi ve belge bulunmadığı, alacaklının talebi ile icra müdürlüğünce borçluya 103 davetiyesi ve ikinci kez kıymet takdir raporu tebliğinin, ona yeni bir şikayet hakkı tanıyacağı anlaşılmakla mahkemece işin esasının incelenmesi gerekirken şikayetin süre nedeniyle reddine karar verilmesi isabetli değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Temyize konu uyuşmazlık "Taşkın Haciz Şikayeti"ne ilişkin olup ve İcra Mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK'nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan Mahkeme kararları kesindir. Yargıtay'ca incelenmesi istenen karar bu maddelerle tespit edilen kararlar arasına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan temyiz dilekçesinin REDDİNE, taraflarca HUMK'nun 388/4....