Davacı diğer şikayet nedenlerinin yanında hesap kat ihtarnamesinin usulsüz olarak tebliğ edildiğini, İİK 150/1 maddesi gereğince usulüne uygun bir kat ihtarı yapılmasının ilamlı ipotek takibi için şart olduğunu ileri sürmüş olup, mahkemece dosyaya celbedilen takip dosyası şikayet ile ilgisi bulunmayan İstanbul 10.İcra Müdürlüğü'nün 2019/2006 esas sayılı dosyasının fotokopisidir. Şikayete konu 2014/ 2006 nolu takip dosyasının bir bölümü Uyap sistemine taranmış ise de, davacının şikayet nedenlerinin incelenmesi için gerekli ipotek akit tablosu, hesap kat ihtarı, hesap kat ihtarının tebliğ parçası v.b. önemli evraklar sisteme taranmamıştır. Yargıtay 12.Hukuk Daire'sinin yerleşik içtihatları uyarınca hesap kat ihtarının usulsuz tebliğine ilişkin şikayet kamu düzenine ilişkin olduğundan, süresiz şikayet sözkonusu olduğu için, bu şikayet yönünden süreden red kararı verilmesi doğru değildir....
İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan ilamlı icra takibine karşı, borçlunun, icra mahkemesinden şikayet yoluyla takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, borçlunun şikayet sebepleri incelenmeksizin, ipoteğin teminat ipoteği olduğu ve kesin borç ipoteği olmadığı, kesin borç ipoteğinin olmadığı durumlarda, İİK'nun 150/ı maddesi göndermesi ile 149. maddesi gereğince icra emri gönderilebilmesi için, alacaklının kısa, orta, uzun vadeli kredi çekiminde işleyen nakdi bir kredi kullandıran finans kurumu olması gerektiği gerekçesiyle davacı yönünden takibin iptaline karar verildiği...
edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmiş, hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. 6085 sayılı .......
Bu durumda, Mahkemece, özel yasasındaki mevcut düzenleme nazara alınarak, eda hükmü içeren ve kesinleşen Sayıştay kararı ile ilamların icrası yolu ile takip yapılabileceğinden, bu yöndeki şikayetin reddi ile diğer şikayet sebepleri incelenerek sonuca gidilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 12.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda, Mahkemece, özel yasasındaki mevcut düzenleme nazara alınarak, eda hükmü içeren ve kesinleşen Sayıştay kararı ile ilamların icrası yolu ile takip yapılabileceğinden, bu yöndeki şikayetin reddi ile diğer şikayet sebepleri incelenerek sonuca gidilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 12.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda, Mahkemece, özel yasasındaki mevcut düzenleme nazara alınarak, eda hükmü içeren ve kesinleşen Sayıştay kararı ile ilamların icrası yolu ile takip yapılabileceğinden, bu yöndeki şikayetin reddi ile diğer şikayet sebepleri incelenerek sonuca gidilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 12.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda, Mahkemece, özel yasasındaki mevcut düzenleme nazara alınarak, eda hükmü içeren ve kesinleşen ... kararı ile ilamların icrası yolu ile takip yapılabileceğinden, bu yöndeki şikayetin reddi ile diğer şikayet sebepleri incelenerek sonuca gidilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 12.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda, Mahkemece, özel yasasındaki mevcut düzenleme nazara alınarak, eda hükmü içeren ve kesinleşen Sayıştay kararı ile ilamların icrası yolu ile takip yapılabileceğinden, bu yöndeki şikayetin reddi ile diğer şikayet sebepleri incelenerek sonuca gidilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 12.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Hukuk Mahkemesine yaptığı şikayet üzerine bonoda keşide yerinin bulunmaması ve senet vasfı taşımaması nedeniyle takibin iptaline karar verildiğini, takibe dayanak senedin kambiyo senedi vasfında olup olmadığını icra müdürlüğünün resen gözetip takip talebini reddetmesi ve borçluya örnek 10 yerine örnek 7 ödeme emri göndermesi gerektiğini, icra memurunun kusuru nedeniyle takibin iptali edilmesi ile icra veznesine yatırılan harç miktarı kadar maddi zarara uğranıldığını belirterek, zararın tazmini isteminde bulunmuştur. Davalı vekili; İdarenin herhangi bir kusuru bulunmadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin Taliki veya İptali Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Borçlu vekili, takip dayanağı olan İcra Ceza Mahkemesi kararının kesinleşmeden icra takibine konulamayacağını belirterek takibin iptalini istemiştir. Mahkemece, takibin, İcra Ceza Mahkemesi'nin beraat ilamına istinaden yagılama giderleri ve vekalet ücretine ilişkin olduğu, beraat kararı ve eklentilerinin karar kesinleşmeden takibe konulmasında bir usulsüzlük bulunmadığı gerekçesi ile, şikayetin reddine karar verilmiştir. Hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir....