Dosyadaki yazılara, İcra Mahkemesince uyulan bozma ilamı doğrultusunda inceleme yapılıp karar verilmiş olmasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, şikayet olunan ... vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayet olunan ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yerolmadığına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 14.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda, alacaklılar takipte yabancı para alacağının fiili ödeme tarihindeki kur karşılığı üzerinden tahsili talebinde bulunduğundan ve tahsil harcının alacağın ödenmesi sırasında alınması gerekmesi nedeni ile tahsil harcına esas matrahın, yabancı para (asıl) alacağının fiili ödeme tarihindeki kur karşılığı üzerinden bulunacak miktar üzerinden hesaplanması gerekir. Diğer taraftan, 28.12.2013 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 11. maddesine göre, İcra ve İflas Müdürlüklerindeki hukuki yardımlara ilişkin avukatlık ücreti, takip sonuçlanıncaya kadar yapılan bütün işlemlerin karşılığıdır. Aynı tarifenin 20. maddesi gereğince de, "avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarife esas alınır."...
Ancak haczedilen mal satılıp paraya çevrildikten sonra tahsil harcı tam olarak alınır." düzenlemesine yer verilmiştir. Somut durumda Harçlar Kanunu 23. Madde hükmü dikkate alındığında alacaklı yanın feragat beyanı haczedilen malın satılmasından sonraki safhadadır. Bu nedenle tahsil harcının tam olarak alınması gerekecektir. Bu durumda Harçlar Kanunu (1) sayılı tarifenin B-1/3 maddesi gereğince tahsil harcına esas oran %11,38 olduğundan müdürlükçe bu oran ile tahsil (feragat) harcı alınması kararında ve bu kararın iptali talebi ile yapılan şikayetin reddi kararında isabetsizlik görülmemiştir. İhalenin alacağa mahsuben yapılması ve yapılan ihaleye ilişkin fesih davası açılması, artık takibin satış safhasına geçilmiş olduğu gerçeğini değiştirmeyeceğinden sonuca etkili değildir....
açma izin harcına tabi tutulduğundan yükümlü şirket adına 2464 sayılı Yasanın 81....
Maddesi uyarınca düştüğünü, sonrasında dosyada haricen tahsil yoluna gidildiğini, alacaklı vekilince dosya borcunun haricen tahsil edildiğini, tahsil harcının borçludan alınarak dosyanın kapatılması talebinde bulunduğunu, icra müdürlüğünün ise satış işlemi gerçekleşmiş gibi tahsil harcı alma yönünde karar verdiğini (%11,38), oysa ki satış gerçekleşmeden vazgeçme olduğunu belirterek; icra müdürlüğünün kararının iptal edilmesini talep ve şikayet etmiştir. CEVAP Davalı vekili davaya cevap vermemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "Tüm dosya kapsamına göre; borçlu vekili, yasal süre içinde mahkememize açmış olduğu dava ile icra müdürlüğünün 13.01.2021 tarihli kararının şikayet yoluyla iptalini istediği anlaşılmıştır. Somut olayda ihaleye çıkılmış ancak taşınmazın satışı gerçekleşmemiş ve paraya çevirme olmamıştır. Dosyaya satış nedeniyle herhangi bir para girişi de yoktur....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı tarafından, iş akdinin 31/12/2016 tarihinde imzalanan ikale sözleşmesi ile sona erdirilmesi üzerine, kendisine ödenen ikale tazminatından kesinti yapılmak suretiyle tahsil edilen gelir (stopaj) vergisinin iadesi istemiyle yapılan düzeltme şikayet başvurusunun zımnen reddine dair işlemin iptali ile tahsil edilen tutarın dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte iadesi istenilmiştir....
(X) KARŞI OY: Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının, dava konusu işlemin gelir (stopaj) vergisine ilişkin kısmının iptaline dair hüküm fıkrasının aynı gerekçe ve nedenlerle onanması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararının, gerekçe değiştirerek onamaya ilişkin kısmına katılmıyoruz. (XX) KARŞI OY: Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının, tahsil edilen gelir (stopaj) vergisinin kesinti tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte iadesine ilişkin hüküm fıkrasının aynen onanması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararının, düzeltilerek onamaya ilişkin kısmına katılmıyoruz....
Bu nedenle temyiz isteğinin reddine ilişkin son karar İİK'nun 365 ve HUMK'nun 432.maddeleri gereği Yasaya uygun bulunmakla ONANMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme talebinde bulunulabileceğine, 25,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 4,00 TL'nin temyiz edenden alınmasına, 25.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararına ilişkin temyiz dilekçesinin reddine dair ... sayılı Daire ilâmının müddeti içinde tashihen tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Düzeltilmesi istenen Yargıtay ilamıyla bunda atıf yapılan mahkeme kararında yazılı gerekçeler ve dosyada mevcut belgeler karşısında karar düzeltme isteği yerinde görülmediği gibi HUMK'nun 440. maddesinde yazılı dört halden hiç birine de uymadığından İİK'nun 366. ve HUMK'nun 442. maddeleri uyarınca REDDİNE, takdiren 261,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınmasına, 57,60 TL peşin harcın red harcına mahsubu ile kalan 3,20 TL’nin karar düzeltme isteyen davacıdan alınmasına, 07.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararına ilişkin temyiz dilekçesinin reddine dair ... sayılı Daire ilâmının müddeti içinde tashihen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Düzeltilmesi istenen Yargıtay ilamıyla bunda atıf yapılan mahkeme kararında yazılı gerekçeler ve dosyada mevcut belgeler karşısında karar düzeltme isteği yerinde görülmediği gibi HUMK'nun 440. maddesinde yazılı dört halden hiç birine de uymadığından İİK'nun 366. ve HUMK'nun 442. maddeleri uyarınca REDDİNE, takdiren 261,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınmasına, 57,60 TL peşin harcın red harcına mahsubu ile kalan 3,20 TL’nin karar düzeltme isteyen davacıdan alınmasına, 20.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....