Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesi’nin 13/11/2015 tarih ve 2015/157 E- 2015/653 K. sayılı dosyasına konu talebin ve temyiz konusunun, şikayet mi yoksa icranın geri bırakılması mı olduğunun ve dolayısıyla temyiz talebinin, satışın durdurulması sonucunu doğurması yönünden, takip konusu alacağın %15'i oranında teminat yatırılması gerekip gerekmediğinin ve "satışın yapılmasına dair kararın kaldırılmasına” ilişkin mahkeme kararının birlikte değerlendirilerek, şikayetçinin ihalenin feshi istemi hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu ...'ın temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre borçlu ...'...

    maddesine göre satışın yapılamayacağını, zira kesinleşmesi beklenen mahkeme kararının İİK....

    durdurulmasına yönelik tedbir kararı verildiğini, bunun üzerine talimat icra müdürlüğüne yazılan talimat ile satışın durdurulduğunu, akabinde 28/07/2022 tarihinde İstanbul 27.İcra Hukuk Mahkemesince satışın durdurulmasına dair karardan vazgeçerek satışın devamına karar verildiğini, bunun üzerine esas icra müdürlüğünce talimat müdürlüğüne yazı yazılarak satışın durdurulması kararının iptal edildiğinin bildirildiğini, 28/07/2022 tarihinde taşınmazın ihalesinin yapıldığını, icra müdürlüğünün mahkemenin satışın durdurulması kararından sonra yeniden satış kararı ve satış işlemlerine başlaması gerekirken, taşınmazın satışına devam edildiğini, satışın durdurulması kararı ile birlikte ihaleye katılacak olanların iradesinin bu sebeple sakatlanmış olduğunu, satışa katılmak isteyenlerin satışın durdurma kararından sonra bu satışa katılmaktan vazgeçmiş olduklarını, icra müdürlüğünce satışın durdurulması kararından sonra satışın devamına karar verilmesi hususunun yeniden ilan edilmesi gerektiğini...

    Hukuk Dairesi'nin 2021/3900 esas sayılı dosyasında derdest olduğunu, bu süreçte alacaklı vekilinin talebi üzerine 23/12/2021 tarihinde icra müdürlüğü tarafından taşınmazın satışına karar verildiğini, satışın durdurulması kararının etkisinin HMK'nın 397/2. maddesi hükmünün kıyasen uygulanması sonucunda nihai kararın kesinleşmesine kadar devam edeceğini, İİK'nın 363/son maddesi hükmü gereğince de satışın durdurulması gerektiğini belirterek satış işlemlerinin durdurulmasına, 23/12/2021 tarihli satış kararının iptaline karar verilmesini talep etmiş, Mahkemece şikayetin kabulüne, satış kararının iptaline karar verilmiş, davalı/alacaklı vekili karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İcra mahkemesi kararlarından hangilerine karşı istinaf kanun yoluna başvurulamayacağı İİK'nın 363/1. maddesinde ve aynı Kanunun bazı maddelerinde (m. 134/4, m. 97/5, m. 36/5 gibi) açıklanmıştır....

    Öte yandan, şikayet dilekçesinde, satışın durdurulmasını talep eden borçlu ... Enerji Kimya San. ve Tic. A.Ş. olarak gösterilmiş ise de, şikayete konu icra takibinin borçlusu ... İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. olup, iflasın ertelenmesi davasındaki tedbir kararı da adı geçen borçlu hakkında verilmiştir. Ayrıca, şikayet dilekçesi ekindeki vekaletname, borçlu ... İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından verildiği gibi, şikayet dilekçesi içeriğinde borçlu adına talepte bulunulduğu ve şikayete konu icra dosya numarasının da yazılı olduğu görülmektedir. Bu itibarla, şikayet dilekçesinde borçlu şirketin ... İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. yerine, ... Enerji Kimya San. ve Tic. A.Ş. olarak belirtilmiş olması maddi hataya müstenit olup mahallinde her zaman düzeltilebileceği dikkate alınarak, anılan husus bozma nedeni yapılmamıştır....

      Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile satışın durdurulmasına ilişkin talebin İİK'nın 363. maddesinde belirtilen istinaf yoluna başvurulabilecek kararlardan olmadığı, meskeniyet şikayetinin süresinde olmadığı, ancak alacaklı vekiline duruşma davetiyesi tebliğ edilmesine rağmen cevap dilekçesi sunmadığı ve duruşmaya katılmadığı dikkate alındığında davalı alacaklı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin yerinde olmadığı gerekçesi ile satışın durdurulmasına yönelik istinaf başvuru dilekçesinin reddine, istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, şikayetin reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçiler temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri İstinaf dilekçesinin tekrar edildiği görülmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, satışın durdurulması ve iptaline ve meskeniyet şikayetine ilişkindir. 2....

        durdurulması'' talepli açılan Kayseri 1....

        İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/576 E. sayılı dosyasında satışın durdurulması talebi ile şikayet yoluna başvurulması ve söz konusu şikayetin istinaf aşamasında olması nedeniyle İİK'nun 363/4. maddesi gereğince şikayetin sonucu beklenmeden yapılan ihalenin usulsüz olduğunu ileri sürerek, tapunun 14 parselinde kayıtlı B blok 33 bağımsız bölüm, 34 bağımsız bölüm ve 36 bağımsız bölüm numaralı taşınmazlara ilişkin ihalelerin feshini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı banka cevap dilekçesinde; İİK'nın 295. maddesi gereğince mühlet kararının ipotekli takipleri etkilemeyeceğini, kıymet takdir raporuna itiraz etmeyen borçlunun kıymete ilişkin itirazlarını ihalenin feshi nedeni olarak ileri süremeyeceğini, Ankara 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/576 E. sayılı dosyasında şikayetçi borçlunun satışın durdurulması talebinin reddedildiğini ileri sürerek şikayetin reddi ile şikayetçi borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesini talep etmiştir....

          Somut olayda, şikayetçinin, 08/08/2019 tarihinde, icra emri tebliğinin iptaline, kıymet takdir raporu tebliğinin iptaline, meskeniyet ve aile konutu şerhi iddialarına dayanan haczedilmezlik şikayetine ve satışın durdurulması talebine yönelik şikayette bulunduktan sonra sebepleri ve talep sonucu aynı olan ikinci bir şikayet dilekçesiyle 23/12/2019 tarihinde eldeki şikayet davasını açtığı anlaşıldığından HMK'nun 114/1- ı maddesine göre mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi isabetli olmuştur....

          Bölge adliye mahkemesi, birinci fıkra kapsamına girdiği hâlde reddine karar verilmemiş başvuruyu geri çevirmeyip doğrudan kesin karara bağlar hükmü nazara alınarak yapılan değerlendirmede; Bölge Adliye Mahkemesince incelenmesi istenilen kararının niteliği (...satışın iptali...satışın durdurulması...) itibariyle istinaf yoluna başvurulabilecek kararlardan olmadığı anlaşıldığından davacının istinaf başvuru dilekçesinin İİK'nun 363/1, 365/son HMK'nun 352/1- b maddeleri gereğince reddine oy birliği ile karar verilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu