Diğer bir ifade ile, hukuki tavsif hakime ait kuralı dikkate alındığında borçluların İcra Mahkemesi'ne yaptıkları başvurusu, İİK'nun 134. maddesi kapsamında ihalenin feshi istemi olup, ihalenin feshi istemine ilişkin şikayetin yetkili mahkemeye yapılıp yapılmadığının değerlendirildikten sonra, ihalenin feshi istemine ilişkin ileri sürülen şikayet nedenlerinin ve resen dikkate alınması gereken fesih nedenlerinin incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılması istemi icra memurunun işlemine yönelik şikayet mahiyetinde olduğundan şikayet koşulları doğrultusunda çözümlenmesi gerekir. Somut olayda, davacı 3.kişinin taşınmaz üzerine konan haczin kaldırılmasını talep ettiği görülmektedir. Mahkemece istem şikayet olarak kabul edilmeli ve işin niteliği gözetilerek süreye tabi olmadığı da nazara alınarak, işin esası incelenip neticelendirilmelidir. Eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı 3.kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 26.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Buna göre İcra Mahkemesince 85. maddenin uygulanma biçimi, İcra Dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti 103.maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yediemin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet taktirine ilişkin şikayet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, süresinde satış istenilmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263.maddenin uygulanma biçimi, iflas idaresinin oluşturulması, İcra Mahkemesinin iflas idaresinin işlemleri hakkında şikayet üzerine verdiği kararlara karşı, iflas idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası ve 36. maddeye göre icranın geri bırakılmasına ilişkin kararları dışındaki kararlarına karşı, ait olduğu alacak, hak ve malın değer ve miktarının 7.000 TL'yi geçmesi şartıyla istinaf yoluna başvurulabileceği belirtilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Alacaklının, satışın durdurulması kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; İcra mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK.nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan mahkeme kararları kesindir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/1141 Esas sayılı dosyası ile malvarlığının terkini sureti ile konkordato talebinde bulunduğunu, şikayet eden müvekkili şirketine ilişkin verilmiş bir konkordato kararının mevcut olduğunu, İİK md. 295 uyarınca alacağını rehinle teminat altına almış olan alacaklıların rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatabilirse de rehinli malın satışının gerçekleştirilemeyeceğini, şikayet eden müvekkili ile borçlu lehine ipotek tesis eden üçüncü şahıs arasında mecburi takip arkadaşlığı mevcut olduğunu, icra takibinin sonuna kadar birlikte takip yapılması gerektiğinden, şikayet eden müvekkili adına sonuç doğuran satış yapılamaması hususunun, ipotekli Sağtürkler Turizm Otelcilik Sağlık Enerji İnş Tic ve San Ltd Şti'nin gayrimenkulü için de geçerli olduğunu, satışın gerçekleşmesinin mümkün olmadığını, netice olarak, satışın gerçekleşmesiyle geri dönülmez sonuçlar doğacağını, yargılama sonuçlanıncaya kadar satışın tedbiren durdurulmasını talep ettiklerini, takibin iptalini...
Öte yandan İİK'nun 22. maddesine göre, şikayet, icra mahkemesince karar verilmedikçe icrayı durdurmayacağı gibi, şikayet hakkında verilen kararın temyizi dahi kesinleşen ihale sonrası ayrıca mahkemece tedbir kararı verilmediği sürece alıcı adına tescil işlemi yapılmasına engel teşkil etmez. Somut olayda, 29.09.2014 tarihinde yapılan ihalenin, (yasal sürede ihalenin feshi istenmediğinden) henüz Hopa İcra Mahkemesi'nce haczin kaldırılmasına yönelik 25.03.2015 tarihinde hüküm tesis edilmeden önce kesinleşmiş olduğu sabit ve tartışmasızdır. Haczedilemezlik başvurusunun incelenmesi sırasında mahkemece takibin veya satışın durdurulmasına yönelik verilmiş bir tedbir kararı bulunmadığı gibi kararın temyizi sonrasında da aynı mahkemenin tescil ve satış sonrası diğer işlemlerin yapılmasına engel oluşturacak bir tedbir kararı da sözkonusu değildir....
Mahkemece, durumun aciliyeti, icra dosyasındaki satışın gerçekleşmesi halinde telafisi mümkün olmayan zararların doğacağı ve davacının daha fazla mağdur olmaması için ... 3. İcra Müdürlüğü'nün 2012/5339 Esas sayılı takip dosyasından yapılacak olan satışın dava sonuçlanıncaya kadar tedbiren durdurulmasına karar verildiği, itiraz eden vekilinin belirttiği itiraz sebeplerinin davanın mahiyeti itibariyle yerinde görülmediği, tedbir kararında yazılı gerekçenin henüz ortadan kalkmadığı, talepten bir gün sonra satışın olması nedeniyle duruşma açılmadığı gerekçesiyle muteriz ... vekilinin satışın tedbiren durdurulması kararına itirazının reddine karar verilmiştir. Kararı, İhtiyati Tedbir Kararına İtiraz Eden vekili temyiz etmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/882 Esas 2019/1026 Karar sayılı davasının sadece borca itiraz niteliğinde olmadığı, takip hukukuna yönelik takibin ve icra emrinin iptali istemine ilişkin şikayet olduğu, satışın durdurulması için İİK'nın 149/a-2. maddesinde yazılı teminatın yatırılması koşulunun bulunmadığı anlaşıldığından, İİK'nın 363/4 maddesi uyarınca şikayete ilişkin istinaf başvurusu sonuçlanmadan satışın yapılmasına olanak bulunmamaktadır. İİK'nın 363/4 maddesi uyarınca, ihale tarihinden önceki 17/12/2019 tarihinde söz konusu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması nedeniyle, ihalenin feshine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. Ayrıca, aynı takip dosyasına ilişkin olarak davacı borçlu tarafından icra dosyasına İzmir 10....
E. sayılı takip dosyasında hazırlanan .... tarihli sıra cetvelinde müvekkiline pay ayrılmadığını, oysa müvekkilinin alacağının işçi alacağından kaynaklandığını ve imtiyazlı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, müvekkilinin haczinin ilk kesinleşen haciz olduğunu ve yasal süresi içerisinde satışın yapıldığını, şikayetçi yönünden İİK'nın 100. maddesindeki hacze iştirak şartlarının oluşmadığını, şikayetçinin dayandığı ilamın dava tarihinin müvekkilinin takip tarihinden sonra olduğunu, satışın yasal süresinde yapıldığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2016/21 Talimat) sayılı dosyasından işlem yapılarak ... plaka sayılı aracın kaydına İcra Satış Şerhi işlenilerek tescilinin ihale alıcısı adına yapılmasına karar verildiği, ilgili işlemin kaldırılması talebiyle şikayet yoluna başvurulduğu, şikayet konusu işlemin icra müdürlüğü tarafından yapılan işlemi şikayet olduğu, asıl icra dosyası Mersin İcra Müdürlüğü'nde olduğu, Kayseri İcra Müdürlüğü'nün talimat gereği işlem yaptığı, şikayetin o yer mahkemesince incelenmesi gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasal koşulların oluşması halinde İİK'nın 79 ve 360. maddeleri, bu husustaki yetki ile ilgili istisnalardır....