WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

karar olduğundan bu talebin yeniden incelenemeyeceği, satışın durdurulması yönünden de müdürlük kararının yerinde olduğu gerekçesiyle istemin reddedildiği, iş bu karara karşı borçlunun temyiz isteminin, mahkeme kararının İİK'nun 363. maddesi gereğince kesin karar olduğu gerekçesiyle Dairemizin 07.11.2017 tarih ve 2016/22543 E. - 2017/13764 K. sayılı ilamı ile reddedildiği anlaşılmaktadır....

    Şikayetçinin icra mahkemesine başvurusu; satışın durdurulmasına ilişkin şikayet olup, bu karar yukarıda anılan yasa hükümleri uyarınca kesindir. O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, 6100 sayılı HMK'nun 352. maddesi gereğince istinaf isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, 6100 sayılı HMK'nun 353/1-b-1. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden, sonucu itibariyle doğru olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının reddi ile yukarıda yazılı nedenlerle sonucu doğru Bölge Adliye Mahkemesi kararının, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 370. maddesi uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 31,40 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, 01/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Hukuk Dairesinin 22/03/2019 tarihli ve 2019/207 Esas, 2019/273 Karar sayılı kararı ile şikayetçinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nin 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verildiği; iş bu karara karşı davalı alacaklı vekilince bu kez temyiz yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. 02/03/2005 tarihli ve 5311 sayılı Kanun'un 24. maddesi ile değişik 2004 sayılı İİK'nin 363/1. maddesi “İcra Mahkemesince 85 inci maddenin uygulanma biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekâlet ücreti, 103 üncü maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yediemin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet takdirine ilişkin şikâyet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilânının iptali, süresinde satış istenmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263 üncü maddenin uygulanma biçimi, iflâs idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflâs idaresinin işlemleri hakkında şikâyet...

        Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; şikayetçinin takip dosyasında ödeme emrinin borçluya ........2011 tarihinde tebliğ edildiği, şikayet olunanın başlattığı takip dosyasında ise ödeme emrinin ....07.2010 tarihinde tebliğ edildiği, buna göre, şikayet olunanın takip dosyasındaki ihtiyati haczin, şikayetçinin ihtiyati haczinden daha önce kesin hacze dönüştüğü,şikayet olunanın,istihkak davasının kesinleştiği 01.02.2011 tarihinden itibaren bir yıllık süre içerisinde 31.01.2012 tarihinde masrafı yatırılarak satış talebinde bulunması nedeniyle haczinin düşmediği, sıra cetvelinde usulsüzlük olmadığı gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. Şikayet olunanın alacaklı olduğu ... ....... Müdürlüğü'nün 2008 / 17348 E. sayılı takip dosyasında alacaklı vekili tarafından ... .... ......

          Posta giderleri avansından artan tutarın ve istemi halinde kullanılmayan ...-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine, 6. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine, 7. 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 09/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nden şirketin sağlık sektöründe faaliyet gösterdiğinin açıkça anlaşılabildiği, yine firmanın ünvanından da bunun görülebildiği, ihaleyi gerçekleştiren idareye yapılan şikayet başvurusunda da aynı belgelerin bulunduğu ancak şikayet başvurusunun şekil yönünden reddedilmediği ileri sürülmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, Kamu İhale Kurumu'na itirazen şikayet başvurusunda bulunulabilmesinin ön koşulunun idareye usulüne uygun olarak şikayet başvurusunda bulunulması olduğu, ihaleyi gerçekleştiren idareye EKAP üzerinden şikayet başvurusunda bulunan davacının e-şikayet dilekçesi ekinde sunulan belgede ihale konusu alanda faaliyet gösterildiğini tevsik eden bilgilerin yer almadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık, İcra Müdürlüğünün satışa durdurulması işlemini şikayettir. 02/03/2005 tarih ve 5311 sayılı Kanunun 26. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 365/1. maddesinde; ''İstinaf yoluna başvurma, yasal süre geçtikten sonra yapılır veya istinaf yoluna başvurulmasına olanak bulunmayan bir karara veya vazgeçme nedeniyle itiraz veya şikâyetin reddine yahut süresi geçmiş bir şikâyete ilişkin olursa, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri gereğince istem icra mahkemesince reddedilir'' hükmü yer almaktadır. Aynı maddenin 3. fıkrasında ise; ''Bölge adliye mahkemesi, birinci fıkra kapsamına girdiği hâlde reddine karar verilmemiş başvuruyu geri çevirmeyip doğrudan kesin karara bağlar'' düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, incelenmesi istenen karar, icra müdürlüğünün satışın durdurulması işlemini şikayete ilişkin olup, anılan kararın istinaf kabiliyeti bulunmamaktadır....

              Buna göre İcra Mahkemesince 85. maddenin uygulanma biçimi, İcra Dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti 103. maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yediemin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet taktirine ilişkin şikayet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, süresinde satış istenilmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263. maddenin uygulanma biçimi, iflas idaresinin oluşturulması, İcra Mahkemesinin iflas idaresinin işlemleri hakkında şikayet üzerine verdiği kararlara karşı, iflas idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası ve 36. maddeye göre icranın geri bırakılmasına ilişkin kararları dışındaki kararlarına karşı, ait olduğu alacak, hak ve malın değer ve miktarının 7.000,00 TL'yi geçmesi şartıyla istinaf yoluna başvurulabileceği belirtilmiştir....

              sorulması gerektiğini belirterek öncelikle yetkisiz ve görevsiz hukuki yoksunluktan davanın reddine, davacının haksız ve kötüniyetli soyut beyanlarla dolu davasında talep edilen satışın durdurulması talebinin reddine karar verilmesini istemiştir....

              Zira; borçlu tarafından yapılan satışın durdurulması talebi üzerine mahkemece verilecek ret kararları kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkün olup, bu doğrultuda Konya 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 21.07.2016 tarih ve 2016/338 – 582 E. ve K. sayılı kararının incelenmesinde; mahkemenin gerekçe olarak dayandığı ve satış avansı olarak kabul ettiği 31.01.2014 tarihli 200,00 TL'lik ödemenin, 03.02.2014 tarihli satış kararı ile satışa çıkarılan taşınırların satışına ilişkin satış avansı olduğu, 29.4.2014 tarihli 500,00 TL'lik ödemenin ise; kıymet takdir avansı olduğu, dolayısıyla şikayete konu taşınmazın satışı için süresinde yatırılan bir satış avansı bulunmadığı anlaşılmış olup 19.09.2013 tarihinde konulan haczin, İİK'nun 110. maddesi gereğince düşmüş olduğunun kabulü gerekir....

                UYAP Entegrasyonu