Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü dosyasının talimat yazısıyla Niğde İcra Müdürlüğü tarafından 02.07.2008 tarihinde haciz konulduğu, satış talebinin ve satış avansının da yatırıldığının 22.02.2010 tarihli belgede görüldüğü, şikayet olunanın ilk haciz tarihi itibariyle olay zamanında geçerli olan ve İİK'da yer alan 2 yıllık haciz süresi geçmeden satış talebinde bulunulduğu, bu durumda şikayet olunana sıra cetvelinde 1.sırada yer verilmesinin mevcut kurallara aykırılık teşkil etmeyeceği gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiş, şikayetçi vekilinin istinaf başvurusu, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesince, esastan reddedilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçi vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23....

    Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. İhale konusu taşınmaza ilişkin satış ilanında ve şartnamede KDV oranının %18 olarak gösterildiği ve satış ilanının borçluya tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından, şikayet dilekçesinde satış ilanı tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin bir iddianın ileri sürülmediği görülmektedir. Bu durumda şikayetçi, KDV oranının satış ilanında %18 olarak gösterildiğini satış ilanı tebliği ile öğrendiği halde, bu tarihten itibaren İİK'nun 16. maddesinde öngörülen yasal sürede icra mahkemesine başvurarak şikayet konusu yapmadığından, aynı nedene dayanarak ihalenin feshini talep edemez....

      Şikayet olunan, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece; şikayetçinin, şikayet olunan iflas idaresinin satış bedelinden öncelikli olarak davacıya ödeme yapılması talebinin reddine dair işlemin iptalini istediği, bunun yanında neticeten şikayetçi bankanın kendisine rüçhanlı pay ayrılmadığına ilişkin sıra cetvelinin iptalinin de talep edildiği ve itirazın alacağın esas ve miktarına ilişkin olduğu, İİK'nın 223 ve devamı maddeleri uyarınca şikayetçi bankanın 12.07.2001 tarihli rehin sözleşmesi kapsamına menkul malların dahil olup olmayacağı ya da bunların daha sonra tesis edilen gayrimenkul ipoteği kapsamında kalıp kalmadığı hususlarının ihtilaf konusu olduğu, bu nedenle bu tür davalara genel mahkemelerde bakılabileceği gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliği nedeniyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. Şikayet, sıra cetvelindeki sıraya ilişkindir....

        Borçlunun şikayete konu ettiği, istinaf ve temyiz sebebi olarak ileri sürdüğü hususların ilk derece mahkemesince de incelendiği gibi satış ilanın şikayet eden borçluya usulüne uygun tebliğ edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde ileri sürdüğü diğer hususlar ise satışa hazırlık işlemi olup, satış ilanı tebliğinden itibaren İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede şikayet yoluyla ileri sürülmemesi nedeniyle daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshinin istenemeyeceği, kamu düzenine ilişkin re'sen incelenen hususlarda da bir aykırılığın bulunmadığı, borçlunun temyiz dilekçesindeki itirazlarının isabetli olmadığı anlaşılmakla sonucu doğru olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir....

          Şikayet olunan vekili, haczin 25.02.2009 günü konulduğunu, satış talebinin de yasal süre içinde 09.02.2011 günü yapıldığını; alacağın zamanaşımına uğramadığını ve hesaplamada da hata bulunmadığını bildirerek şikayetin reddini savunmuştur İlk derece mahkemesince şikayetin kabulüne dair verilen kararın taraflar vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliyesince şikayet olunan yönünden istinaf talebinin esastan reddine, şikayetçinin bir kısım istinaf sebeplerinin kabulü ile şikayetçi lehine vekalet ücreti verilmesine dair yeniden esas hakkında karar verilmiştir. Kararı, taraflar vekilleri temyiz etmiştir Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23....

            İcra müdürlüğünün 2007/11230 esas sayılı dosyasında icra müdürlüğünün 12/08/2021 tarihinde "1- )Dosya alacağının 1.000.000,00 TL limit ipoteği olması nedeniyle ve alacaklının alacağını ipotekli taşınmazın alacağa mahsuben ihale soncunda tahsil ettiğinden fazlaya ilişkin alacakları yönünden talebinin ve sıra cetvelinin yapılması talebinin reddine, 2- )Kararın alacaklı vekiline tebliğine, tebliğden itibaren alacaklı tarafa müdürlük kararı şikayete konu edilmesi halinde ödemelerin şikayet sonucuna kadar yapılmamasına, İİK’nun 16. maddesi gereğince şikayet yolu açık olmak üzere " şeklinde karar verildiğini, bu kararın yasaya aykırı olduğunu söyleyerek 12/08/2021 tarihli kararın kaldırılmasına satış tarihi itibari ile alacak miktarının 7.148.524,71- TL olarak nazara alınarak sıra cetveli derece kararı düzenlenmesini istemiştir....

            Vergi Dairesi Müdürlüğü'ne tebliğ edilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı, sıra cetvelinin düzenlenmesinde nazara alınan şikayet olunanın 25.08.2006 tarihli haczinin satış tarihinde düşmeyip ilk haciz olduğu, sıra cetvelinde açıkça belirtilmemiş olsa da şikayet olunanın alacağının faizsiz ve masrafsız 25.000 Euro karşılığı 52.500,00 TL olarak alınıp, ... Vergi Dairesi'nin 12.411,18 TL, ... Vergi Dairesi'nin 2.620,18 TL alacağı ile birlikte garameye sokulduğu, böylece satış parasının 6831 sayılı Kanun'un 21/1. maddesi uyarınca garameten paylaştırıldığı, davacının bu yöndeki talebinin sıra cetvelinde karşılandığının anlaşıldığı ve bunun dışındaki davacının kendi alacağının miktarının sıra cetvelinde az gösterildiği şeklindeki itirazının genel yargılamayı gerektirdiği, miktara ilişkin itirazın değerlendirilmesinde mahkemenin görevli olmadığı gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir....

              Alacaklının icra mahkemesine başvurusu, İİK’nun 150/e-2 maddesi gereğince süresinde satış istenmemesi nedeni ile icra müdürlüğünün satış talebinin reddine ilişkin kararını şikayet olup, bu şikayet üzerine verilen karar yukarıda anılan yasa hükümleri uyarınca kesindir. Dairemizce incelenmesi istenen Bölge Adliye Mahkemesi kararı, İİK’nin 365/1-son maddesinde belirtildiği üzere KESİN nitelikte olduğundan, 5311 sayılı Kanunla değişik İİK'nun 364. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nin 366.maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352.maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin (REDDİNE), 13/06/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                İcra Müdürlüğünün 25.10.2016 tarihinde düzenlenen sıra cetveli ve derece kararında, şikayet olunanın takip dosyasının 1. sırada, müvekkilinin takip dosyasının 2. sırada olduğunu, şikayet olunanın takip dosyasında bedeli paylaşıma konu taşınmazlar üzerine 14.05.2010 tarihli haczinden sonra 13.02.2014 ve 30.03.2015 tarihlerinde tekrar haciz koydurduğunu, her haczin konulduğu tarihin yeni bir haciz niteliğinde olduğunu, satış istendikten sonra 100. madde bilgileri toplanırken şikayet olunanın takip dosyasından verilen cevabı yazıda haciz tarihinin ise 30.03.2015 tarihli olduğunun belirtildiğini, ayrıca 14.05.2010 tarihli hacze dayanılarak yapılan 13.02.2012 tarihli satış talebinin reddedildiğini, dolayısıyla ortada geçerli bir satış talebinin bulunmadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve dava etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayetin bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikayetçi vekili, şikayet olunan adına haciz talebinde bulunan avukatın vekaleti ve yetki belgesi bulunmadığından, haciz talebinin geçersiz olduğunu, sıra cetvelinde şikayet olunana pay ayrılmaması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini istemiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir. İcra mahkemesince, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, şikayet olunanın alacaklı bulunduğu icra dosyasında, haciz tarihinden itibaren yasada belirtilen sürede satış talebinde bulunulmadığından, şikayet olunanın haczinin düştüğü gerekçesiyle, şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu