Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

talep etmesi gerekir iken kalan sürede yeniden satış talep edilmediğini, ayrıca işbu şikayet İİK.'...

e satış günü tebliğ edildiğini, satış gününden uygun bir süre önce tebliğ edilmemiş olmasının ihalenin feshi sebebi olduğunu ayrıca 9 ve 10 nolu parseller üzerinde fabrika ve müştemilat bulunduğundan aralarında ekonomik bütünlük bulunduğunu ve ayrı satılmalarının doğru olmadığını ileri sürerek ihalenin feshini talep ettiği anlaşılmıştır. 1-Borçlu ...temyiz talebinin incelenmesinde; Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlu ... temyiz itirazlarının (REDDİNE); 2-Borçlu ...'in temyiz talebinin incelenmesine gelince; Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK.nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi ise başlı başına ihalenin feshi sebebidir....

    İlk Derece Mahkemesi kararı şikayet olunan ... Sanayi ve Ticaret Ltd Şti vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde; borçluya ait taşınmazın satıldığın, düzenlenen sıra cetvelinde müvekkiline ait 3 dosyaya pay ayrılmadığını, şikayet olunanların dosyalarından konulan ilk hacizler geçerliymiş gibi sıra cetveli düzenlendiğini, şikayet olunanların ilk hacizlerinin düştüğünü, ilk kesin hacizlerin müvekkili dosyalarına ait olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile satış bedelinin müvekkili dosyalarına ödenmesini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet olunan ......

      İcra Müdürlüğü'nün 1998/6757 Esas sayılı dosyasına ayrılmasına karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Asıl dosyada şikayet olunan ... vekili, taşınmaz üzerine konulan haczin düşmediğini, süresinde satış avansının yatırıldığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Asıl dosyada şikayet olunan ..., şikayete cevap vermemiştir. Birleşen dosyada şikayetçi vekili, ... 11....

        Şikayet olunanlardan ... vekili, yasal bir yıllık süre içerisinde satış istediklerini, ... yetkisinin olmadığının bildirilmesi üzerine tekrar satış istediklerini ve satış masrafını 16.10.2008 tarihinde yatırdıklarını, hacizlerinin düşmediğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir. İcra Mahkemesince, dosya ve icra dosyası kapsamına göre; şikayet olunan ...'ın dosyasından paraya çevrilen giyotin makinasına 15.10.2007 tarihinde haciz konulduğu, 15.10.2008 tarihinde satış talebinde bulunulduğu ancak İİK'nun 106. maddesince bir yıl geçtikten sonra 16.10.2008 tarihinde satış avansının yatırıldığı, bu durumda satış isteme süresinden sonra avans yatırıldığından haczinin düşmüş olduğu, sıra cetvelinde birinci sırada gösterilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne, sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan ... vekili temyiz etmiştir....

          İstanbul Sulh Hukuk Mahkemeleri Satış Memurluğunun 2014/74 satış sayılı dosyası ile yapılan ihalenin temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği, kesinleşen ihale uyarınca davalının ihale alıcısı sıfatını haiz olduğu anlaşıldığından davacının satış işleminin iptaline yönelik talebinin yerinde olmadığı kanaatine varılarak açılan davanın reddine, kesinleşmiş ihale kararına rağmen satış işleminin iptalinin istenilmesi nedeni ile davacının ihale bedelinin %10'u oranına mahkum edilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Açılan davanın REDDİNE, Davacının ihale bedelinin %10'u oranına mahkum edilmesine," karar verildiği görülmüştür....

          Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; takibe yönelik itiraz ve şikayetler hakkında verilen icra mahkemesi kararları hakkında ihale tarihi itibariyle yargı yoluna başvurulmuşsa bu durumda ihale yapılamayacağını, bu hususun mahkemece re'sen dikkate alınması gerektiğini, haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet yönünden icra mahkemesi kararı 10.11.2021 tarihinde kesinleşmiş ise de HMK'nın 77. maddesine aykırı olarak işlem yapıldığına yönelik şikayet yönünden şikayetçi 04.01.2021 tarihinde temyiz yasa yoluna başvurduğundan ve temyiz yasa yoluna başvurma, satış işlemlerini durduracağından 03.02.2022 tarihinde yapılan ihalenin İİK'nın 364/3. maddesine aykırı olduğunu, ihale bedelinin muhammen bedelin üzerinde olması ve ihalenin feshine ilişkin şikayet devam ederken temyiz başvurusunun reddine karar verilmiş olmasının sonuca etkili olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun HMK'nun 353-(1)-b-2 maddesi uyarınca esastan...

            Tebligat, herhangi bir hukuki işlem veya olaydan haberdar olmak için muhataba yapılan bir tebliğ (bildirim) işlemi olup, doğrudan doğruya tebligatın muhatabı tebliğ yapılan şahıs olduğundan tebligatın yapılmadığı veya usulsüzlüğü bizzat muhatap tarafından ileri sürülmediği sürece diğer ilgililerin bu tebligata ilişkin itiraz ve şikayet hakları yoktur. Bu kurallar ışığında, ihalenin feshini isteyen borçlunun, diğer borçlulara veya alacaklılara satış ilanı tebliğ edilmediğinden bahisle ihalenin feshini isteme hakkının bulunmadığının kabulü gerektiği sonucu ortaya çıkmaktadır. Bir başka anlatımla, diğer borçlu veya alacaklıya kıymet takdir raporunun veya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması, kendisine usulüne uygun tebligat yapılan borçluya değil, tebligat yapılmayan ilgilisine şikayet hakkı verir. Bu nedenle mahkemece tapu kaydında görülen diğer takip alacaklılarına satış ilanının tebliğ edilmediğinden bahisle ihalenin feshine karar verilmesi isabetsizdir....

              Şikayet edilen ihale alıcısı cevap dilekçesinde; borçlu tarafından ileri sürülen itirazların hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, söz konusu ihalenin usul ve yasaya uygun olarak gerçekleştirildiğini, ileri sürerek şikayetin reddi ile şikayetçi borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesini istemiştir. III....

                Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama ve dosya kapsamına göre, Halkbankası tarafından yapılan takipte, taşınmaz üzerine 15.06.2001 tarihinde haciz konulduğu, daha sonra banka ile dosya borçlusu arasında 07.01.2003 tarihinde yeniden yapılandırma sözleşmesinin imzalandığı, bu tarihte satış için işleyen iki yıllık sürenin durduğu, 31.12.2004 tarihinde ki ilk taksitin ödenmemesi üzerine İİK'nun 111/4 maddesine göre satış istenmesi için kalan sürenin yeniden işlemeye başladığı, bakiye 6 ay 15 günlük süre bu tarihe eklendiğinde 15.07.2005 tarihinde satış isteme süresinin dolduğu, buna göre şikayet edilen Halkbankası'nın taşınmaz üzerindeki haczinin düştüğü gerekçesiyle birleşen davadaki Vakıfbank'ın şikayetinin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline asıl davadaki şikayetçi TMSF'nin şikayetinin ise, İİK'nun 268....

                  UYAP Entegrasyonu