Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şikayet olunan vekilinin, satış talebi reddedilmiş ve bu red kararına karşı şikayet hakkının kullanılmamış olmasına göre İcra Müdürü kararı kesinleşmiştir. 05.05.2011 tarihli talebi, geçerli bir satış talebi olarak kabul etmek mümkün değildir. İİK'nun 106 ve 110. maddelerine göre, menkullerde haciz tarihinden itibaren bir yıl içinde satış talep edilmezse o ../.. mal üzerindeki haciz kalkar. Satış talebi reddedildiğinden ve bir yıl içinde yeniden satış talep edilmediğinden şikayet olunanın ilk haczi düşmüştür. (HGK. 10.03.2010 gün ve 2010/19-45 Esas, 2010/140 Karar 19. Hukuk Dairesi'nin 05.06.2008 gün ve 2008/4756 Esas, 2008/6197 Karar). Ancak şikayet olunanın satış tarihi itibariyle 26.10.2011 tarihli yeni bir haczi mevcut olup, bir yıllık süre geçmeden satış yapıldığından şikayet olunanın geçerli ilk haczi kabul edilmelidir. Bu tarih ise şikayetçinin ilk haczinden sonradır....

    Somut olayda, alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip yapılmış, şikayete konu taşınmaz üzerine 01.8.2012 tarihinde haciz konulmuş, alacaklı tarafından 31.7.2014'te taşınmazın satışı istenerek satış avansı da aynı gün yatırılmıştır. Bu durumda, haciz tarihinden itibaren yasal 2 yıllık süre içerisinde usulüne uygun olarak satış istenmiş olduğundan, icra müdürünün satış talebinin reddine dair kararının alacaklı tarafından icra mahkemesine başvurularak şikayet yoluyla iptal ettirilmediğine yönelik mahkeme gerekçesi, usulüne uygun satış talebinin varlığı karşısında yerinde görülmemiştir. O halde mahkemece; şikayetin kabulü ile icra müdürlüğünün 31.7.2014 ve 01.10.2015 tarihli kararlarının iptaline karar verilmesi yerine yazılı gerekçeyle istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla alacaklının karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir....

      Şikayet olunan vekili, şikayetçi bankanın satış talebi üzerine 13.09.2012 tarihinde ihale yapıldığını, alıcısı çıkmadığı için taşınmazlar ile ilgili satış talebinin düştüğünü, müvekkili tarafından yapılan...İcra Müdürlüğü'nün...sayılı dosyasında söz konusu taşınmazlar üzerine 15.02.2011 tarihinde haciz konularak, 01.03.2013 tarihinde de satışları yapılıp ihalenin kesinleştiğini, şikayetçi tarafa ait 23.12.2010 tarihli haciz tarihinden ilgili satış talebinin düştüğü tarih olan 13.09.2012 tarihine kadar ve ihale tarihi olan 01.03.2013 tarihi arasında geçen süre itibariyle 2 yıllık satış isteme sürelerinin dolması sebebiyle davacı tarafın hacizlerinin düştüğünü, hacizler düştüğü için... İcra Müdürlüğü tarafından ihale sonucu elde edilen paraların tekrar...İcra Müdürlüğü'nün... sayılı dosyasına iade edilmiş olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir....

        Dairesinin 21.01.2014 tarih ve 2013/8182 E., 2014/346 K. sayılı kararıyla, diğer temyiz itirazları incelenmeksizin, hacizleri ayakta olan şikayetçiye pay ayrılmaması nedeniyle sıra cetveli aleyhine şikayette bulunmakta aktif husumet ehliyetinin bulunduğu, bu nedenle uyuşmazlığın esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, satış talebinde bulunması ve satış avansının süresi içinde depo edilmesi alacaklı bakımından getirilmiş bir ödev olduğu, üzerinden uzun zaman geçmesi tek başına satış talebinin geçerliğini kaybetmesi ve bunun sonucunda da haczin düşmesi sonucuna neden olmayacağı, şikayet olunanın 10.11.2000 tarihli satış talebinin geçerli olup haczinin ayakta olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir....

          İcra Müdürlüğü'nün 2010/2882 Esas sayılı dosyasındaki alacağı nedeniyle 17.05.2010 tarihinde borçlunun taşınmazlarının haczedildiğini, satış sonrası düzenlenen sıra cetvelinde dağıtıma konu bedelin tamamının şikayet olunana ait ... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2006/10527 Esas sayılı dosyasına ödenmesine karar verildiğini, ancak satış tarihi itibariyle şikayet olunanın haciz ve takibinin düştüğünü, takibini yenilemeksizin sadece haciz yenilemesinin mümkün olmadığını ileri sürerek, şikayet olunanın 2006/10527 sayılı takip dosyasının sıra cetvelinden çıkartılarak satış bedelinin müvekkilinin dosyasına aktarılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, takip talebinin yenilenmesine gerek olmaksızın haczin yenilenmesinin istenebileceğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir....

            Şikayet olunan vekili, sıra cetvelinde yanlışlık bulunmadığını, kendi haciz tarihlerinin 05.09.2008 olduğunu, 04.08.2010 tarihinde satış istenerek avans yatırıldığını, iki yıl içinde satış isteyerek gerekli masrafları yatırdıklarını savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, şikayet olunan tarafından 04.08.2010 tarihinde taşınmazın satışının istenildiği, icra müdürlüğü tarafından kıymet takdirinin yapılmasına, satış işleminin reddine karar verildiği, bu red kararının icra mahkemesi tarafından kaldırılmadığından geçerli bir satış talebinden söz edilemeyeceği, bu nedenle de yasal süre içerisinde satış istenmediğinden haczin düşmüş olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir....

              Şikayet olunan vekili, sıra cetveline konu araç üzerine kayden haciz konulmasının yeterli olduğunu ayrıca fiilen hacze gerek bulunmadığını, müvekkilinin haciz tarihinden sonra bir yıl içinde satış talebinde bulunarak satış avansını da yatırdığını, satış tarihi itibari ile haczin devam ettiğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, şikayet olunan tarafından araç üzerine ....03.2009 tarihinde konan ihtiyati haczin süresi içinde kesinleştiği ve 03...2009 tarihinde satış avansı yatırılarak satış istenmiş ise de, daha sonra hiç bir satış talebinin olmadığı, buna göre bir yıllık satış isteme süresini sonu olan 03...2010 tarihinde haczin düştüğü ve yenilenmediği, yıllar önce yatırılan satış avansının satış talebi yenilenmeden sonsuza kadar haczi durdurmayacağı gerekçesiyle, şikayetin kabulü ile şikayet olunanın haczi düştüğünden sıra cetvelinden çıkarılmasına karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. ......

                Müdürlüğünün tahsil edilen paranın dağıtılması için 22.12.2014 tarihinde derece kararı sıra cetveli tanzim ettiği bu sıra cetvelinde ....sayılı dosyasının 1 sıraya konularak elde edilen paranın tümünü 1.sıradaki alacaklıya ödediğini oysa borçluya ait taşınmaza konulan haczin düştüğünü, şikayet olunanın mükerrer olarak haciz yenilediğini, satış avansını eksik yatırdığını ve satış talebinin icra müdürlüğünce reddedildiğini haczin geçerliliğini yitirdiğini ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, davanın reddini istemiştir....

                  Şikayet edilenler vekili, şikayetin reddini istemişlerdir. Mahkemece, şikayet edilen Yapı Kredi Bankası A.Ş.'nin icra takibinin 14.12.1999 tarihinde kesinleştiği, 29.08.2000 tarihinde Satış talebinde bulunduğu, satış avansını da yatırdığı, satış talebinin İcra Müdürlüğünce reddolunduğu, İİK'nun 106. maddesindeki yasal süre içinde satışın talep edildiği, yasal gereklerin alacaklı Yapı Kredi Bankası A.Ş. tarafından yerine getirildiği, bu haliyle haczinin sıhhatini koruduğu ve hazırlanan sıra cetvelinde birinci sırada yer almasında yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine dair verilen karar, şikayet eden vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 03.10.2011 tarih, 2011/829 E. 781 K. sayılı ilamıyla onanmıştır. Bu kez, şikayet eden vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur....

                    Şikayet konusu taşınmaza 10/02/2020 tarihinde haciz konulduğu, satış talebinin ve satış avansı yatırılma tarihinin 10/02/2021 tarihi olduğu, satışın süresi içerisinde istendiği, şikayet konusu taşınmazın ihale bedelinin muhammen bedelin üzerinde olduğu, zarar unsuru gerçekleşmemiş olup şikayetçi borçlunun ihalenin feshini istemekte hukuki yararının bulunmadığı, İİK'nın 134. maddesinin beşinci fıkrasına göre işin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilmesinin mümkün olmadığı, şikayetin hukuki yarar yokluğundan reddine kararın doğru olduğu dava dilekçesinde özetlenen satış ilamı ve şartnamesinde mahcuzun satış bedeli üzerinden KDV'nin yanlış belirlendiği ve ihalenin usulüne uygun yapılıp bir yıl içerisinde satış istenmediği usulsüz gazete ilanı ve satış ilanı tebligatının usulsüz olduğu iddiasıyla taşınmaz değerinin düşük olduğu ihale sırasında sesli görüşme yapıldığı iddialarının zarar unsurunun önüne geçen sebepler olmadığı satış...

                    UYAP Entegrasyonu