Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, şikayetçinin alacaklı olduğu takip dosyalarında bir yıllık satış istemi süresi dolmadan şikayetçi alacaklı vekilinin 13.04.2016 tarihinde satış talebinde bulunduğu, İİK'nın 110/1 maddesine göre icra dairesi tarafından satış giderini depo etmesi için alacak veya 15 günlük süre verilmesi gerekirken bu imkanın tanınmadığını, satış giderinin depo edilmesi için gerekli 1 yıllık süre dolduktan sonra icra dairesince 09.05.2016 tarihinde haczin düştüğünden bahisle satış talebinin reddine karar verildiği, alacaklı vekilinin karara karşı şikayet yoluna başvurduğu, icra mahkemesince şikayetin reddine karar verildiği, kararın istinaf denetiminden geçerek kesinleştiği, bu karar doğrultusunda düzenlenen sıra cetvelinin de usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı şikayetçi vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 5....
Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen sıra cetveline şikayet sonucunda verilen hükmün düzeltilerek onanmasına ilişkin Dairemizin 03.07.2012 gün 2012/3361 Esas 2012/4565 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi şikayetçi temsilcisi tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Şikayetçi temsilcisi, temsilcisi olduğu şirket hakkında şikayet olunan tarafından ... .... ... Müdürlüğü'nün 2001/13870 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus yolla takibe geçilip, şikayetçi şirketinin taşınmazına haciz konulduğunu, iki yıllık süre içerisinde satış talep edilmeyip, satış giderlerinin de yatırılmaması nedeni ile haczin düştüğünü, kıymet takdiri talebinin süreyi kesmediğini, İİK'nın 106 ve 110. maddelerinde öngörülen sürelerin kamu düzenine ilişkin olduğunu ileri sürerek, ... müdürlüğünün haczin devam ettiği yönündeki kararının iptali ile sıra cetveli düzenlenmeyeceğine karar verilmesini talep etmiştir....
Alacaklının icra mahkemesine başvurusu, İİK’nın 106- 110. maddeleri gereğince süresinde satış istenmemesi nedeni ile icra müdürlüğünün satış talebinin reddine ilişkin kararına karşı şikayet olup, bu şikayet üzerine verilen karar yukarıda anılan yasa hükümleri uyarınca kesindir (Yargıtay 12. HD'nin 2017/6381- 2018/12023 E-K sayılı ilamı da bu yöndedir). Bu nedenle, davacının istinaf talebinin usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Görüldüğü üzere satış isteme süresi haczin uygulandığı tarihten itibaren başlamaktadır. İlk derece mahkemesinin benimsediği üzere satış isteme süresi haciz talep etme tarihinden itibaren başlamaz. Somut olayda şikayet konusu taşınmaz üzerine haczin 09/12/2020 tarihinde işlendiği, satış isteme süresinin bu tarihten itibaren başladığı, dosya kapsamında davalı alacaklının 09/11/2021 tarihli satış talebinin bulunduğu, eldeki şikayet tarihinin ise 16/11/2021 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda şikayet tarihi itibariyle satış isteme süresi dolmamıştır. İlk derece mahkemesince şikayet tarihi itibariyle satış isteme süresinin dolmadığı dikkate alınarak uyuşmazlığın esası hakkında inceleme yapılması, haczedilen taşınmazın fiilen kamu hizmetinde kullanılıp kullanılmadığının (Yargıtay 12.HD 2018/4938 E, 2019/228K sayılı içtihatta belirtilen ilkeler ışığında) değerlendirilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile şikayetin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
, kesinleşmiş olmasına rağmen kesinleşme şerhi ve Yargıtay ilamının dosyada olmasına rağmen böyle bir görüş bildirildiğini, görüşten sonra icra dairesinin satış talebini yeniden reddettiğini, satış talebinin tekrar reddedilmesinden sonra taraflarınca2019/408 E....
-K A R A R- Şikayetçi temsilcisi, temsilcisi olduğu şirket hakkında şikayet olunan tarafından ... 1.İcra Müdürlüğü'nün 2001/13870 sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığını, 26.12.2001 tarihinde müvekkiline ait taşınmazlara haciz konulduğunu, iki yıllık hak düşürücü süre içinde satış talep edilmediği ve satış giderleri yatırılmadığından haczin düştüğünü, kıymet takdiri talebinin iki yıllık süreyi kesmediğini, İİK'nun 106 ve 110.maddesinde öngörülen sürelerin kamu düzenine ilişkin olduğunu ileri sürerek, icra müdürlüğünün haczin devam ettiği yönündeki kararının iptali ile sıra cetveli düzenleyemeyeceğine karar verilmesini talep etmiştir....
Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davada şikayetin reddine, birleşen davada şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada şikayetçi-birleşen davada şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Asıl dosyada şikayetçi vekili, ..... 8.İcra Müdürlüğü'nün 2013/290 sayılı takip dosyası ile borçluya ait 33 SN 047 plakalı aracın satılarak paraya çevrildiğini, davalılar .....i ve ...'ne izafeten İl Müdürlüğüne satış bedelinden garameten pay ayrıldığını, ....... Noterliği'nce düzenleme 13.03.2012 tarih ve 07831 numaralı rehin sözleşmesi gereğince rehinli alacağın öncelikli olduğunu ileri sürerek, garameten paylaştırmada şikayet olunanlara pay ayrılmamasına karar verilmesini talep etmiştir....
Şikayet olunan tarafın haczi ise 13.01.2010 tarihli olup süresinde satış istenmediğinden bu haciz düşmüştür. Bu itibarla her ne kadar şikayetin kabulü gerektiği söylenebilirse de şikayetçi sıra cetvelinde 7. sıra da olup şikayet olunanın sırasının hatalı olduğu kabul edilse bile 2 ila 6. sıralara husumet yöneltilmemesine rağmen sıra cetvelinde bu sıralardaki hacizlerin geçerli ve ayakta olduğu anlaşıldığından şikayet edene pay isabet etmeyeceği belli olup bu sebeble mevcut şikayette hukuki yararı bulunmadığı açıktır. Bu nedenle belirtilen gerekçe ile şikayetin reddi doğru olmamış ise de sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK'nın 438/son maddesi gereğince değişik bu gerekçe ile onanması uygun bulunmuştur....
- K A R A R - Şikayetçi vekili, borçluya ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde üst sıraya alınan icra dosyasında usulüne uygun bir satış talebi bulunmadığından haczin düştüğünü, alacağın zamanaşımına uğradığını ve kapak hesabının hatalı yapıldığını ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, haczin 25.02.2009 günü konulduğunu, satış talebinin de yasal süre içinde 09.02.2011 günü yapıldığını; alacağın zamanaşımına uğramadığını ve hesaplamada da hata bulunmadığını bildirerek şikayetin reddini savunmuştur İlk derece mahkemesince şikayetin kabulüne dair verilen kararın taraflar vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliyesince şikayet olunan yönünden istinaf talebinin esastan reddine, şikayetçinin bir kısım istinaf sebeplerinin kabulü ile şikayetçi lehine vekalet ücreti verilmesine dair yeniden esas hakkında karar verilmiştir....
KARAR Açıklanan sebeplerle; Şikayet olunan ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA, Şikayet Olunan SGK harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, Karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunabileceğine, Dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 22.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....