WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece borçlular hakkında aciz vesikası tanzim edilmemiş olması nedeni ile tazmin sorumluluğundan söz edilemeyeceği savunulmuş ise de, icra takiplerinin önemli bir kısmında kesin rehin açığı belgesi düzenlenmiş olduğundan kredi tahsis aşamasında yeterli teminat koşulunun sağlanmadığı, genel haciz taleplerinin neredeyse tamamen semeresiz kalmış olması nedenleriyle kredilerin geri dönüşünün sağlanamayacağı kabul edilmiştir. Kesin rehin açığı belgesi “borç ödemeden aciz vesikası” ile eşdeğerde bir belge değildir. Kesin rehin açığı belgesi yalnızca rehnedilen taşınırın borcu karşılamadığını ortaya koyarken, borç ödemeden aciz vesikası borçlunun tüm malvarlığının borcu karşılamak açısından yeterli olmadığın anlamını taşımaktadır....

    esas sayılı takip dosyasından yapılan icra takibi neden ile; rehin açığı belgesi verildiğini, Alacaklı vekili rehin açığı belgesine istinaden 62.058,88 TL rehin açığı ve 236,00 TL hizmet bedeli faturası ile birlikte toplam 62.294,88 TL nin yukarıda belirtildiği şekilde tahsili talep ettiği, faiz oranı ve alacak miktarının takdiri sayın Mahkemeye ait olmak üzere; taleple bağlı kalınarak belirtilen miktar alacağın rehin açığı belgesi tarihi olan 06.03.2013 tarihi itibariyle dava tarihi olan 23.08.2016 tarihine kadar ticari avans faizi üzerinden alacak hesabının yapılması gerektiği anlaşılmakla faiz tablosu ve alacak miktarı raporun 13....

      Elektrik Ltd.Şti’nden olan alacağının rehinle teminat altına alındığı, İİK.nun 45.maddesi gereğince önce rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılması gerektiği, rehin tutarının alacağı karşılamaması halinde alınacak rehin açığı belgesiyle takip yapılması gerekip, asıl borçlu hakkında haciz yoluyla takipten önce rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılmadığı; kefil olan diğer davalı yönünden ise, kefil davalıya ödeme emrinin davanın açılmasından sonra 06.04.2006 tarihinde tebliğ edildiği,takibe itiraz eden Av. ...’in bu şirketten alınmış vekaletinin bulunmadığı, bu nedenle kefil davalının takibe geçerli bir itirazının olmadığı, 14.10.2002 dava tarihi itibariyle bu davalıya henüz ödeme emri tebliğ edilmesi ve takibe itirazının da bulunmaması nedeniyle itirazın iptali davasının koşulları oluşmadığı gerekçeleriyle her iki davalı yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

        İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyasından tahsil edildiğini, ayrıca alacaklı olduğunu iddia eden Bankanın alacağının, ipotek ile teminat altında olan bir alacak olduğunu ve söz konusu borcun ipotek limitini aşmamış olduğunu, 2004 Sayılı İİK45/1 uyarınca rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip sonucunda rehin tutarı borcu ödemeye yetmez ise alacaklının, kalan alacağını iflas veya haciz yolu ile takip edebileceğini, davacı bankanın, ... İcra Müdürlüğü'nün ...esas sayılı dosyası ile başlatmış olduğu ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte tüm hak ve alacaklarını almış olduğunu, davacı bankanın, ancak ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı icra dosyasından rehin açığı belgesi alarak bu rehin açığı belgesi üzerinden takip yapabileceğini, ancak huzurdaki davaya esas teşkil eden icra dosyasına bakıldığında dayanak belgenin rehin açığı belgesi olmadığını, dayanak belgelerin daha önce ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı icra dosyası ile aynı dayanak belgeler olduğunu ve ......

          Davalı Vekili; davacı bankanın alacağının rehinli alacaklılardan olduğunu, konkordato projesi rehinli alacaklılar yönünden tasdik edilmediğinden davacı bankanın rehine müracaat hakkını engeller bir durum bulunmadığını, mahkemece bu husus dikkate alınmadan hüküm kurulduğunu, rehin açığının tespitine ilişkin olarak eksik ve hatalı hesaplama yapıldığını, davacı banka lehine verilen teminata konu ipotekli taşınmazın kıymeti 19/09/2019 tarihinde tespit olunduğunu, yaklaşık 2,5 yıl öncesine ilişkin kıymet takdiri baz alınarak rehin açığı tespitine yer verilmesi usule ve hukuka aykırı olduğu gibi hayatın olağan akışına da aykırı olduğunu, güncel değer üzerinden yapılacak bir hesaplamada rehin açığı yerine rehin fazlası hesaplanmasının muhtemel olduğunu, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılması talebi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur. İnceleme; 6100 sayılı HMK'nın 355....

            2021/1065 Esas sayılı icra takip dosyasından düzenlenen 25/10/2022 tarihli icra memur muamelesinin iptaline, müvekkili şirketin başlattığı icra takibine dayanak rehin belgesinin takibe konu Genel Kredi Sözleşmesi'nin eki sayılarak 34 XX 351 plaka sayılı aracın satışından elde edilen satış bedelinin tümünün sıra cetveli ve derece kararında 1....

            İcra Dairesi’nin yetkisine itiraz ettikleri, ayrıca alacaklıya borçlarının bulunmadığını bildirerek borca ve fer’ilerine de itirazda bulundukları, bunun üzerine alacaklının borçluların itirazları ile duran takibin devamını sağlamak amacıyla itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; tarafların tacir olduğu belirtilerek takip konusu kredi sözleşmesinde yer alan yetki anlaşmasının tarafları bağladığından bahisle yetki itirazının yerinde olmadığı tespit edildikten sonra takip konusu belgenin de İİK’nun 68. maddesinde sayılan belgelerden olduğu belirtilerek, istemin kabulü ile itirazın kaldırılmasına ve borçlular aleyhine %20 tazminata hükmedildiği, kararın borçlularca istinaf edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesince; takip dayanağı kesin rehin açığı belgesinin borç ikrarı içeren senet niteliğinde olduğu belirtilerek yetkinin genel hükümlere göre belirlenmesi gerektiği ve buna göre de borçluların ikametgahı olan ......

              Tüm bu ilkeler ışığında davacı bankaya alınmış ise rehin açığı belgesi ile aciz vesikasının sunulması için süre verilmiş ise de davacı bankaca sunulamamış, uyuşmazlığın sözleşmeden kaynaklanan sorumluluğa dayalı olduğu, zararın tespit edildiği, rehin açığı veya aciz vesikası aranmaksızın davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği savunulmuştur. Sonuç olarak davacı bankaca davadan önce tüm şahsi ve ayni teminatlara başvurularak tüm takip yollarının tüketildiği, somut olarak alacağın rehin açığı belgesi (İİK m.152, 150/f) ile aciz vesikasına (İİK m.105) bağlandığı iddia ve ispat olunmamış olup tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgelere göre takip işlemlerinin sürmekte olduğu, davacı alacağının rehin açığı belgesine ve aciz vesikasına bağlanma durumunun gerçekleşmediği, davacının bu koşullar gerçekleştikten sonra davalıya başvurabileceğinin tabii bulunduğu anlaşılmakla, erken açılan dava mahiyetinde olduğu anlaşılan eldeki davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir....

                Müdürlüğünde yapılan satışların müvekkilinin alacağını karşılamadığından anılan dosyada 08/02/2013 tarihi itibariyle müvekkili lehine 710.536,71 TL bedelli Rehin Açığı Belgesi düzenlendiğini, rehin açığı belgesine konu alacağın temini için davalı ... hakkında ... 8. ... Müdürlüğü 2013/14743 sayılı dosyasından 19.06.2013 tarihinde takip işlemlerine geçildiğini, bu dosyadan yapılan menkul ve gayrimenkul malvarlığı araştırmasının olumsuz sonuçları, çeşitli kurum ve kuruluşlara yazılan müzekkerelerin olumsuz cevaplarının yanı sıra taşınmaz haczinden yapılan ... takdire göre alacağı karşılamaktan uzak olduğu, yurtiçi ikametgah adresine hacze gidildiğini, adreste tanınmadığını, borçlunun hacze kabil malı bulunmadığına dair tutanak tutulduğunu, 09/07/2013 tarihli haciz tutanağının Geçici Aciz Vesikası hükmünde olduğunu, bu arada davalı borçlu ...'ın 02/04/2012 tarihinde ... Ticaret Odasında 474267 sicil numarası ile kayıtlı ... Otomotiv San. Tic. Ltd....

                  İcra Dairesinin 2019/739 esas sayılı takip dosyasında satış kesinleştikten itibaren rehin açığı belgesine dayalı olarak 1 yıllık süre geçmeden alacaklı tarafça haciz yolu ile takip talebinde bulunulduğundan, ayrıca ödeme emri tebliğine gerek yoktur. Bu nedenle davacı tarafın istinaf talepleri yerinde görülmemiştir. Dairemizce yapılan değerlendirmelere göre; dosya kapsamı, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı ve hükümde kamu düzenine aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Dosya kapsamına, toplanan delillere, Ankara 8....

                  UYAP Entegrasyonu