WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, takip dosyasındaki 28.05.2021 tarihli keşif zaptında davacı borçlunun keşif sırasında hazır bulunduğuna ilişkin bir tespit olmadığı, davacı borçlu vekiline kıymet takdir raporunun tebliğ edildiği 15.06.2021 tarihinden itibaren meskeniyet şikayetinin süresinde olduğu, taşınmaz üzerindeki haczin şikayet tarihi itibariyle geçerli olduğu, meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için borçlunun meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu evde oturması gerekmediği, raporlarda dava konusu taşınmazın değerinin ve haline münasip ev değerinin tespitine yönelik verilere yer verilmesi, emsal karşılaştırma yöntemi ile hesaplama yapılması nedeniyle, bu yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde görülmediği gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

    Diğer yandan, taşınmazda Ziraat Bankası lehine 24/10/2011 tarih ve 24936 yevmiye numaralı ipotek şerhi bulunduğu, haciz ve şikayet tarihi itibariyle bu ipoteğin mevcut olduğu, ipoteğin icra dosyasına gönderilen Ziraat Bankası yazısına göre şikayet tarihinden sonra 12/08/2021 tarihinde fekkedildiği anlaşılmaktadır. Dosya içeriğinde bulunan ipotek resmi senedinden ipoteğin zorunlu ipotek olmadığı görülmektedir. Borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Bu nedenle Ziraat Bankası A.Ş. Genel Müdürlüğünden ipoteğe konu borcun hangi tarihte tamamen ödendiği, haciz tarihi olan 06/09/2017 tarihinden önce ödenip ödenmediği sorulup, buna göre davacının meskeniyet iddiasında bulunup bulunamayacağının tespiti gerekmektedir....

    Bunun dışında borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibari ile de ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Uyuşmazlık Giresun İcra Müdürlüğü'nün 2019/12703 esas sayılı dosyası üzerinden haczedilen Giresun ili Merkez ilçesi Çınarlar Mah. 128 ada 56 parsel 5. kat, 9 nolu bağımsız bölüm hakkında meskeniyet şikayeti noktasında toplanmaktadır. İİK'nın 16/1. ve 82/12. maddeleri gereğince borçlu meskeniyet şikayetini haczi öğrendiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine bildirmelidir. Şikayete konu taşınmaza ilişkin kıymet takdiri raporuna karşı şikayet edenin 16.03.2020 tarihinde Giresun İcra Hukuk Mahkemesi 2020/60 Esas sayılı dosyası ile itirazda bulunduğu, en geç 16.03.2020 tarihinde haczin öğrenildiği, mevcut davanın ise 25.12.2020 tarihinde açıldığı, şikayetin, hacizleri öğrenme tarihine göre yasal yedi günlük süresinden sonra yapıldığı anlaşılmaktadır....

    Meskeniyet iddiasına ilişkin yargılamanın devamı sırasında icra müdürlüğünün 2404/2021 tarihli kararı ile dosya infazen kapatıldığından, haczin kaldırılmasına karar verilmiştir. Dolayısıyla, haczin kaldırılması ile meskeniyet şikayeti ile elde edilmek istenen gaye fiilen gerçekleştiğinden ve şikayet tarihinden sonra davaya konu haciz kaldırıldığından, yargılama aşamasında davanın konusuz kaldığı açıktır. Davanın açıldığı tarih itibarı ile haciz ayakta olduğundan, HMK'nın 114. maddesi kapsamında davacının bu davayı açmakta hukuki yararının olduğu tartışmasızdır. Yargılama aşamasında haczin kaldırılması ile dava konusuz kaldığından, şikayetin süresinde olup olmadığının öncelikle incelenmesi gerekir. Bu nedenle, mahkemece şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi yerinde görülmemiştir....

    Şikayete konu taşınmaz üzerinde hacizden önce tesis edilen ve haciz tarihi itibari ile ipoteğe bağlı borcu ödenmeyen, zorunlu olmayan ipotek mevcut olup borçlu meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş sayılacağı anlaşılmaktadır. Ancak, İİK 82/1 maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şarttır. Bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK 106- 110 maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi ve halen geçerli ve devam eden bir haczin bulunup bulunmadığının mahkemece resen tespit edilmesi gerekir. Şikayet tarihinden önce anılan maddeler uyarınca haczin düştüğünün veya haczin kaldırıldığının belirlenmesi halinde, davacının düşen bir haczin kaldırılmasını istemekte hukuki yararı olmayacağından meskeniyet şikayetinin fuzuli yapıldığının kabulü gerekir....

    Şti.nden sorularak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken bu husus incelenmeksizin şikayete konu taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin zorunlu ipotek olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir." gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiş, kaldırma sonrası mahkemece yeniden yapılan yargılama neticesinde, 2022/334 E 2022/828 K sayılı karar ile, ipoteğin iradi ipotek olduğu ve haciz tarihi itibariyle ipotek alacaklısının alacağının devam ettiği gerekçesiyle meskeniyet şikayetinin reddine dair iş bu istinaf incelemesine konu karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; şikayet dilekçesinde ileri sürülen iddia ve vakıalar tekrar edilmekle birlikte, taşınmaz üzerinde ipotek bulunsa dahi haczedilmesinin mümkün olmadığını, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiş, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Şikayet, meskeniyet iddiasına dayalı olarak haczin kaldırılması talebine ilişkindir....

    DELİLLER: Akşehir İcra Müdürlüğünün 2019/1454 Esas sayılı dosyası ve Yalvaç İcra Müdürlüğünün 2019/130 Talimat sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Meskeniyet şikayetinde bulunma hakkının takip borçlusuna ait olduğu, takipte borçlu sıfatı olmayan 3. kişinin şikayetinin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak ve Anayasa Mahkemesi kararlarının herkesi bağlayacağı, müvekkilinin şikayet hakkının bulunduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, borçlunun eşi tarafından açılan meskeniyet şikayetine ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; İlk derece mahkemesince de belirtildiği üzere, İİK'nin 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun haline münasip evi haczedilemez....

    İstinaf Sebepleri Şikayet dilekçesindeki itiraz sebeplerinin tekrar edildiği görülmekle istem konusunun kıymet takdirine itiraz olduğu, kesinleşen ilamın konusunun ise meskeniyet olduğu belirtilerek kesinleşen kararın iş bu dava yönünden kesin hüküm teşkil etmeyeceği ileri sürülmüştür. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayete konu taşınmazın şikayetçinin borçlu olduğu başka bir takip dosyası olan ... 7....

      İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, icra dosyasında verilmiş kararların değerlendirmesinde hatalar yapıldığını, icra dosyasındaki kararlar hakkında herhangi bir şikayet olmaksızın icra müdürlüğünün kararında değişiklik yapılması yerinde görülmemiş olmasına rağmen, mahkemenin kendi tespitini yok sayıp şikayetin reddine karar vermekle hata yaptığını, neticede, 04/09/2020 tarihli haciz şerhi hakkında yapılmış şikayet ve verilmiş bir icra hukuk mahkemesi kararı bulunmaksızın icra müdürlüğü tarafından 02/10/2020 tarihli karar ile haciz terkin işlemi yapılmasının hatalı olduğunu, bilindiği üzere, taşınmaz üzerine daha önce konulmuş bir haciz bulunmakta ve daha evvel bu hacze dayalı meskeniyet şikayetinde bulunulmuş ise de, her haczin yeni bir şikayet hakkı ve aynı zamanda yükümlülüğü doğuracağından, son haciz hakkında borçlu tarafından icra hukuk mahkemesinde açılmış bir şikayet olup olmadığında göre karar verilmesi gerekirken ve 04/09/2020 tarihli haciz hakkında açılmış...

      UYAP Entegrasyonu