Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesine aykırı olduğunu, bu nedenle meskeniyet şikayetlerinin kabulü ile şikayet konusu taşınmazın tapu kaydına konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; borçlu adına çıkarılan Örnek 103 davetiyesinin 02/10/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, davanın ise 7 günlük süre geçtikten sonra açıldığını ve davanın süresinde açılmadığını, davacının daha önce aynı dosyadaki aynı taşınmaza ilişkin haciz yönünden Adana 7....

Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki meskeniyet şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Kararın şikayet eden-3.kişi tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayet eden-3.kişi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Şikayet eden üçüncü kişi dava dilekçesinde; eşi olan borçlunun taşınmazına haciz işlemi uygulandığını, bu taşınmazın aile konutu olduğunu ve haline münasip ev olduğunu, bu nedenle haczedilemeyeceğini, belirterek haczin kaldırılmasını talep etmiştir. II....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/04/2022 NUMARASI : 2022/163 ESAS, 2022/244 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu meskeniyet şikayetinde bulunmuş, mahkemece, şikayet konusu taşınmaza davacı tarafından ... Bankası lehine 24.09.2008 tarihinde ipotek tesis edildiği, borçlunun diğer takip dosyasındaki alacaklılara karşı meskeniyet iddiasından vazgeçtiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir....

      CEVAP Alacaklı vekili cevap dilekçesinde; borçlunun ...’da kayıtlı iki adet gayrimenkulünün bulunduğunu, taşkın haciz ve meskeniyet iddiası ile dosya bakiye alacağını verimsiz bırakmak istediğini, taşkın hacze konu diğer gayrimenkulde davacı borçlunun 1/2 oranında hissedar olduğunu, diğer hissedar olan üvey oğlu ...'in de, davacı gibi yurt dışında ikamet ettiğini, davacının, dava dilekçesinde de belirttiği üzere tek başına yaşayan yaşlı bir kadın olması hasebiyle, sosyal durumuna daha uygun olan maliki olduğu diğer gayrimenkul için meskeniyet iddiasında bulunmasının gerektiğini, yılın yalnızca bir kısmı kullanılan şikayet konusu daire hakkında meskeniyet iddiasında bulunmasının yersiz olduğunu iddia ederek şikayetin reddini istemiştir. III....

        Meskeniyet iddiasına ilişkin başvuru şikayet niteliğinde olup, şikayetçi borçlunun geçerli bir mazeret bildirmemiş ve duruşmaya gelmemiş olması, HMK'nun 150/1. maddesine göre dosyanın işlemden kaldırılmasını ve sonuçta aynı Kanun'un 320/4. maddesi uyarınca da davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini gerektirmez. Mahkemece, başvurunun şikayet niteliğinde olduğu gözetilerek, İİK'nun 18/3. maddesine göre, taraflar gelmeseler bile inceleme yapılıp şikayetin sonuçlandırılması gerekirken, olayda uygulama yeri bulunmayan HMK' nun 320/4. maddesine göre davanın açılmamış sayılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Meskeniyet iddiasına ilişkin başvuru şikayet niteliğinde olup, şikayetçi borçlunun geçerli bir mazeret bildirmemiş ve duruşmaya gelmemiş olması, HMK'nun 150/1. maddesine göre dosyanın işlemden kaldırılmasını ve sonuçta aynı Kanun'un 320/4. maddesi uyarınca da davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini gerektirmez. Mahkemece, başvurunun şikayet niteliğinde olduğu gözetilerek, İİK'nun 18/3. maddesine göre, taraflar gelmeseler bile inceleme yapılıp şikayetin sonuçlandırılması gerekirken, olayda uygulama yeri bulunmayan HMK' nun 320/4. maddesine göre davanın açılmamış sayılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Uyuşmazlık; Meskeniyet şikayetine ilişkindir. Bu kapsamda dairemizce yapılan değerlendirmede; Borçlu davacının haczedilen taşınmazının İİK'nun 82 maddesinin 1 fıkrasının 12 bendi kapsamında haline münasip evi olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması için şikayet yolu ile icra mahkemesine baş vurduğu, mahkemece, şikayetin kabulü ile dava konusu meskenin 180.000,00 TL + satış masrafları altında satılmamasına, satıldığında bu miktarın davacıya verilmesine kalan kısmın icra dosyasında alacaklıya ödenmesine karar verildiği görülmektedir. Davacı borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için; ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir, zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır....

            Mahkemece;" Meskeniyet Şikayetinin Kısmen Kabulü Kısmen Reddi ile Niğde İcra Müdürlüğünün 2016/6472 Esas Sayılı takip dosyasındaki şikayetçi tarafa ait Niğde İli Merkez İlçesi Sarıköprü Mah. 492 Ada 209 Parsel Zemin Kat 6 nolu bağımsız bölümün 240.000,00TL'den aşağı olmamak üzere satılmasına, bu bedelin şikayetçi tarafın haline münasip bir ev alması için verilmesine, artanın şikayet olunan alacaklıya ödenmesine, fazlaya ilişkin şikayetin reddine,..." şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....

            Uyuşmazlığın, İİK. 82/12. maddesi uyarınca meskeniyet şikayetine ilişkin olduğu, bu haliyle davacı borçlunun icra mahkemesine başvurusu İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet niteliğinde olup, HMK anlamında bir dava değildir. Şikayette yargılama usulü ise İİK'nun 18. maddesindeki hükümlere tâbidir. Bu kapsamda yapılan incelemede; İİK'nun 18. maddesinin 3. fıkrası; “Aksine hüküm bulunmayan hallerde icra mahkemesi, şikayet konusu işlemi yapan icra dairesinin açıklama yapmasına ve duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir eder; duruşma yapılmasını uygun gördüğü takdirde ilgilileri en kısa zamanda duruşmaya çağırır ve gelmeseler bile gereken kararı verir” hükmünü içermektedir....

            UYAP Entegrasyonu