Kendisine kıymet takdiri tebliğ edilmeyen ilgililerin, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz etmemeleri halinde, yine bu hususu ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürmeleri mümkün değildir. Somut olayda, ipoteğe konu taşınmazın 07/01/2020 tarihinde kıymet takdirinin yapıldığı, 13/02/2020 tarihli raporla taşınmazın değerinin 11.030.300,20 TL olarak belirlendiği, raporun davacıya tebliği üzerine yasal süresi içinde kıymet takdirine itiraz edilmediği, bu hususta bir iddia da da bulunulmadığı, alacaklı tarafından yapılan itiraz üzerine Milas İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/31 Esas 2020/61 Karar sayılı kararıyla davanın reddine karar verildiği tartışmasızdır. Artık icra müdürlüğünce yapılan kıymet takdiri kesinleştiğinden, bu değer üzerinden taşınmazın ihaleye çıkartılmasında usul ve yasaya bir aykırılık bulunmadığı gibi, davacının da yasal sürede şikayet hakkını kullanmaması nedeniyle bu hususu ihalenin feshi sebebi yapması mümkün değildir....
Davacı/borçlunun daha önce süresi içerisinde kıymet takdirine itiraz ederek icra mahkemesine başvurmasına rağmen, dava dilekçesinde yukarıda açıklandığı üzere kıymet takdirine yönelik bir itiraz nedeni ileri sürmedeği, bu halde taşınmazın icra mahkemesince kıymet takdirine itirazın reddedilmesi ile icra müdürlüğünce yaptırılan kıymet takdirine göre kesinleşen muhammen bedelinin üzerinde bir bedelle ihalesinin gerçekleştiğinin ve zarar unsuru bulunmadığının kabulü gerekir. İİK'nın 128/a-2 maddesi uyarınca kesinleşen kıymet takdiri üzerinden iki yıllık süre de geçmemiştir. Bu durumda mahkemece hukuki yarar yokluğundan ihalenin feshi şikayetinin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır Açıklanan nedenlerle; davacının istinaf başvurusunun esastan karar vermek gerekmiştir....
Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. O halde mahkemece, borçlunun kıymet takdirine itirazının süresinde olup olmadığı araştırılarak yasal 7 günlük sürede kıymet takdirine itiraz edilmiş olduğunun tespiti halinde; fesih nedeni olarak ileri sürülen kıymet takdirine ilişkin itirazların, konusunda uzman bilirkişi marifeti ile keşif yapılmak suretiyle incelenerek, icra dosyasında alınan bilirkişi raporu ile tespit edilen değerinin taşınmazın gerçek değerini yansıtıp yansıtmadığı denetlenerek, kıymet takdirine itiraz davasında taşınmaz ile ilgili yapılan kıymet takdiri tarihi itibariyle tespit edilecek değerinin, ihalede esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması halinde ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken açıklanan bu hususlar gözardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi doğru görülmemiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/08/2022 NUMARASI : 2022/460 ESAS 2022/504 KARAR DAVA KONUSU : Kıymet Takdirine İtiraz KARAR : Kıymet Takdirine itiraza ilişkin olarak açılan davada Fatsa İcra Hukuk ve Samsun 2....
Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12-161 E.- 148 K. sayılı kararı). Mahkeme, bu halde ihale konusu taşınmazın kıymetini yaptıracağı keşif ve bilirkişi incelemesi ile tespit ettirdikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verir. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler....
Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın esas ve miktarına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede (İİK’nın md.142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla icra mahkemesinde (İİK’nın md. 142/son) ileri sürülmelidir. İİK'nın 142/1. maddesi hükmüne göre, "cetvel suretinin tebliğinden yedi gün içinde her alacaklı takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel münderecatına itiraz edebilir." Anılan hükümde yer alan "alakadarlar" ifadesi, kural olarak borçluyu değil, şikayet eden alacaklıdan sıra itibariyle önce olan alacaklıları ifade eder. Şikayet, kural olarak şikayet edene göre sıra cetvelinde sıra itibariyle önce olan ya da aynı derecede hacze iştirak eden alacaklılara yöneltilmelidir....
Şikayet olunan vekili, kambiyo senetlerine mahsus takip yolunda ödeme emrine itiraz süresinin beş gün olduğunu, her iki icra dosyasındaki ödeme emirlerinin tebliğ tarihlerine göre, itiraz süresinin son gününün resmi tatil gününe denk geldiğini, bu nedenle her iki takibin de 05.12.2011 tarihinde kesinleştiğini, bu durumda müvekkilinin ... İcra Müdürlüğü'nün 2011/21333 sayılı dosyasında borçlunun üçüncü kişideki hak ve alacaklarına 28.11.2011 tarihinde koyduğu ihtiyati haczin, şikayetçinin koyduğu 24.11.2011 tarihli hacze İİK.nun 268. maddesi gereği iştirak edeceğini, bu durum karşısında icra müdürlüğünce bir sıra cetveli yapılması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dosya üzerinden yapılan incelemede, şikayet edenin takip dosyasındaki, gerek takip tarihinin gerek ihtiyati haczin kesin hacze dönüştüğü tarihin, şikayet olunana ait ... 1....
Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesinin kıymet takdirine itiraza ilişkin kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Davacı vekili tarafından kıymet takdirine itirazda bulunulduğu, icra müdürlüğü tarafından düzenlettirilen kıymet takdir raporu tarihinin 04/03/2019 olduğu, kıymet takdirine itiraz davasının 22/03/2019 tarihinde açıldığı ve mahkemece alınan kıymet takdir raporunun incelenmesinde keşif sırasında taşınmaz kapalı olduğundan karşı dairenin içine girildiği tespitine raporda yer verilmiş olduğu, taşınmazın içine girilmeden rapor düzenlendiği anlaşılmıştır ,icra müdürlüğü tarafından düzenlenen kıymet takdirine itiraz üzerine usulüne uygun olarak taşınmazın içine girilerek kıymet takdiri düzenlenmemiş olduğundan bu husustaki itirazın ihalenin feshi davasında incelenmesi gerekir....
Buna göre kıymet takdirine ilişkin bilirkişi raporunun ve ek raporun, borçlu vekili yerine borçlu ...'a tebliğ edilmesi usulsüz olup, itiraz süresini başlatmaz. Kıymet takdirine ilişkin asıl rapor ve ek rapor, borçlu vekili Av. ...'a 13.12.2013 tarihinde tebliğ edildiğine göre, 18.12.2013 tarihinde kıymet takdirine yapılan itiraz, İİK'nun 128/a maddesinde öngörülen yasal 7 günlük sürededir. Bu durumda mahkemece, şikayete konu ...numaralı taşınmazlar üzerinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle kıymet takdirine itiraz değerlendirilip, yerinde görülmesi halinde ihalenin feshine, aksi halde istemin reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yazılı gerekçe ile bu yöndeki şikayetin reddi isabetsizdir....
İcra Müdürlüğü'nün 2012/2158 sayılı takip dosyasına yer verilmediğini, müvekkiline ait takipte borçlu nezdindeki mücevherlerin haczedildiğini, yapılan kıymet takdirine borçlular tarafından itiraz edildiğini, kıymet takdirine itirazın 09.11.2012 günü karara bağlandığını, bu kararın 10.12.2012 tarihinde tebliğ olduğunu, İİK'nun 106-110 uyarınca kıymet takdiri kesinleşmeden satış istenemeyeceğini, 23.07.2013 günü satış isteyip avansı yatırdıklarını, 35. İcra Müdürlüğü'nün haczin düştüğünü karara bağlayarak sıra cetvelinde kendilerine yer vermediğini ileri sürerek, 22.01.2014 tarihli sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, icra takip dosyasından satış istemek için kıymet takdirine ilişkin dava sonucunun beklenmesinin gerekmediği, satış talep edip, avans yatırmanın yeterli olduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir....