de iadesini talep ettiklerini, celse tarihi itibariyle alacak taleplerinden vazgeçtiklerini, sadece maaş üzerindeki blokenin kaldırılmasını talep ettiklerini beyan etmiştir....
Hukuk Dairesi İLK DERECE Taraflar arasındaki sıra cetveline, şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikayetçi vekili, borçluya ait taşınmazın satıldığını, düzenlenen sıra cetvelinde tüm paranın 1. sıradaki şikayet olunan dosyasına ödendiğini, müvekkili dosyasının 4. sıraya alındığını, müvekkilinin ihtiyati haczinin daha önce olduğunu, şikayet olunanın haczine iştirak etmesi gerektiğini, satışın müvekkili dosyasından yapılmasına rağmen satış masrafları ayrılmadan sıra cetveli düzenlendiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile yeniden düzenlenmesini talep ve şikayet etmiştir....
in müvekkili bankanın kredi borçlusu olduğunu, davacının maaş haczinin 3.sırada olduğunu, maaş haczinde 1. sırada alacaklı olan dosyanın alacaklısının diğer davalı ... olduğu, alacağın müstenidinin bono olduğunu, dosyanın itirazsız kesinleştiği ve maaş haczinin yazıldığını, borçluya gönderilen ödeme emrinin hemen tebliğ edilmesi ve itirazsız kesinleşmesi, söz konusu takibin ve maaş haczinin muvazaalı olduğunu gösterdiğini ileri sürerek 1. sıradaki icra dosya sırasının iptali ile alacaklı olduğu takip dosyasının 1. sıraya alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ...'un vekili, davalı ...'i uzun zamandır tanıdığını ve aralarındaki ilişkinin kendisine borç vermesinden ve karşılığında senet almasından kaynaklandığını, anlaşmalı bir durumun söz konusu olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... duruşmadaki beyanında, kendisinin davalı ...'...
Davalı vekili, davacının emekli sandığından emekli olduğunu, emekli aylığına 1/4 oranında 2005 yılında konulan hacze göre kesintinin devam ettiğini, davacının şikayeti üzerine kesintinin durdurulduğunu, haczin konulduğu tarih itibariyle SSK kanununa bağlı olmayan emekli sandığı emeklisi olan davacının maaşının haczinin yasal olarak mümkün olduğunu, davacı icra yoluyla borcunu ödemeye devam ettiğini, icra hukuk mahkemesi kararı ile dilediğinde kesintisine son verdiğini, Yasaya uygun olarak konulmuş haciz doğrultusunda yapılan kesintilerin istirdadının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir....
- K A R A R - Şikayet eden vekili, şikayet edilenin haczinin düştüğünü belirterek satış bedelinin müvekkiline ödenmesi gerektiği iddiasıyla Fatsa Satış Memurluğunca düzenlenen sıra cetvelinin iptali için Fatsa İcra Mahkemesine başvuruda bulunmuştur. İcra Mahkemesi tarafından verilen görevsizlik kararının temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda şikayet edilen Bankanın haczinin düşmediği belirtilerek şikayetin REDDİNE karar verilmiştir. Şikayet eden vekili kararı temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 19.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
gelecek haciz memurlarının kendisini mesleki anlamda yıpratacak olması nedeniyle zoraki halde dosyada yer alan ve ekte sunulan icra taahhüdünü imzalamak zorunda kaldığını, maaş bordrosunda görülen icra kesintilerinden sonra elinde 47,82 TL kaldığını, müvekkilinin maaşının neredeyse tamamına haciz konulması nedeniyle müvekkilinin halen çok zor durumda olduğunu, yaşam koşullarını dışarıdan gelen destek ve yardımlar sayesinde devam ettirdiğini ve bu durumun ne sosyal, hukuk devleti anlayışına sığdığını, ne de kanunların varmak istediği nihai amaca hizmet ettiğini beyan ederek, öncelikle maaş haczinin tamamen kaldırılmasını talep ettiklerini, aksi halde en azından kanundaki koşullarda , uygun görülecek şekilde kesintinin değiştirilmesi gerektiğini beyan ederek maaş haczinin kaldırılmasını, yahut asgari geçim düzeyinde yeniden belirlenmesini, yargılama giderinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir....
Bu itibarla mahkemece şikayetçinin geçerli bir haczi olduğu kabul edilerek şikayet olunan yönünden inceleme yapılmalıdır. Şikayet olunanın dosyasında borçlu ...'a ödeme emrinin 02.08.2005 tarihinde tebliğ edildiği, bu borçlu yönünden takibin 13.08.2005 tarihinde kesinleştiği, borçlu ...'a ödeme emrinin 13.09.2005 tarihinde tebliğ edildiği ve bu borçlu yönünden takibin 24.09.2005 tarihinde kesinleştiği, bu dosyada 15.08.2005 tarihinde haciz konulduğu dikkate alındığında, satış avansının yatırıldığı 20.08.2007 tarihi itibariyle borçlu ... yönünden iki yıllık sürenin geçmesi sebebiyle haczin düştüğü, diğer borçlu yönünden haczin ayakta kaldığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, şikayet olunanın haczinin şikayetçinin haczinden daha önce olduğu, borçlu ... yönünden şikayet olunanın haczinin düştüğü ve gareme koşullarının oluşmadığı da dikkate alınarak hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....
İcra Müdürlüğünün 2015/19394 sayılı icra dosyasına gönderilen belgedeki imzanın kendisine ait olmadığını, böyle bir muvafakat vermediğini, muvafakatnamenin geçersiz olduğunu belirterek haczin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece gerek asıl gerek muhabere icra dairesinde yapılan araştırma sonucunda maaş muvafakatına ilişkin belge aslına ulaşılamadığı, bu sebeple de şikayetçinin almakta olduğu aylıktan yapılan kesintilerin dayanaksız kalması sebebiyle şikayetçi beyanına itibar ederek, şikayetin kabulüne, emekli maaş haczinin kaldırılmasına borçlunun emekli maaşından yapılan kesintilerin iadesine karar verildiği anlaşılmaktadır. 5510 sayılı Yasa'nın 93. maddesinde; "Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez....
DAVA KONUSU : ŞİKAYET (İCRA MEMUR MUAMELESİ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 25. İcra Müdürlüğünün 2018/29789 Esas sayılı dosyasından müvekkili aleyhine nafaka alacağına ilişkin takip yapıldığını, müvekkilinin emekli maaşınının tamamı üzerine haciz konulduğunu, erleşik Yargıtay İçtihatları " emekli maaşının tamamının haczinin geçerli bir borçlu muvafakanamesi ile mümkün" olacağı yönünde görüş bildirirken, icra dosyasında müvekkilinin hiçbir muvafakatı olmadığını, emekli maaşının tamamına yapılan haczin kaldırılması talebinin icra müdürlüğünce reddedildiğini, müvekkilinin çok ciddi sıkıntı içine girdiğini belirterek müdürlük kararının kaldırılarak haksız kesilen 3/4 maaş kısmının müvekkiline toplu halde iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı -alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; stanbul 10....
Öte yandan, haczi talep edilen mal veya hakkın haczinin caiz olup olmadığını değerlendirerek 82/son madde hükmüne göre talebin kabulü veya reddine karar vermek durumunda olan icra müdürünün, 30.06.2014 günü yapılan son haciz talep tarihi itibarı ile borçlunun emekli maaşının haczine ilişkin muvafakatinin bulunmadığını nazara alarak emekli maaşının haczi talebini bu gerekçeyle reddetmesi gerektiğinden, şikayete konu işlem, emekli maaşının haczi talebinin reddine ilişkin kısım yönünden sonucu itibarı ile doğrudur. O halde, mahkemece; alacaklının, borçlunun emekli maaşının haczine ilişkin istemi yönünden şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken alacaklının bu husustaki istemini de kapsar biçimde şikayet konusu işlemin tümüyle iptaline karar verilmesi isabetsizdir....