DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davalı şirket vekili tarafından davacı aleyhine 149.047,38 Euro alacağının tahsili için ilamsız takip başlatıldığı, takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %2,50 (TL - mevduat EURO (kamu banka) değişen oranlarda ) faizi ile tahsilinin istendiği, icra müdürlüğünce 14/07/2020 tarihli dosya kapak hesabına yönelik borçlu tarafın şikayetçi olduğu ayrıca fazla ödeme yapıldığı, fazla ödemenin iadesine yönelik taleplerinin reddine dair müdürlük kararının şikayet edildiği, mahkemece alınan kapsam ve sonucuna itibar edilen hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre 15/06/2020 tarihli kararla, dosya borcunun sona erdiği, 94.159,70 TL fazla ödeme yapıldığı, yapılan kısmi ödemenin ödeme tarihlerindeki kur karşılığı hesaplanarak borçtan mahsubunun yerinde olduğu, ayrıca Bakırköy 6....
Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; takipte faize itiraz edilmemesi takip tarihinden sonra işleyecek faiz miktarı ve oranının kesinleştiği anlamına gelmediğini, borçlunun her zaman dosya borcunun yeniden hesaplanmasını talep edebileceğini, ilk derece mahkemesinin dosyanın faiz yönünden kesinleştiği bahisle icra müdürlüğünün bilirkişi marifeti ile tanzim edilen dosya hesabı raporunun yok hükmünde saymasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, icra müdürlüğü icra inkar tazminatına ilişkin icra emrini borçluya tebliğe çıkarmadan ve kesinleşmesi beklenmeden hukuka aykırı olarak dosya hesabına dahil etiğini ve alacaklıya ödeme yaptığını, alacaklıya yanlış dosya hesabına göre fazla ödeme yapıldığının ortada olduğunu, İİK 361.nun madde gereği karşı yana yapılan fazla ödemenin vekil edenine iadesi gerektiğini, bilirkişi marifeti ile icra takip dosyasında yapılan 10.02.2021 tarihli dosya hesabına göre icra müdürlüğünün 22.01.2021 tarihli dosya hesabının hatalı ve kanuna aykırı olduğunu...
Bu durumda icra müdürlüğünce borçlunun itirazında kabul ettiği asıl alacak ve yasal faiz oranına göre takibe devam edilmesi ve kapak hesabının da bu kurallar çerçevesinde düzenlenmesi gerekir. İcra müdürlüğünce 14/01/2021 tarihi itibariyle dosya kapak hesabı yapıldığı, borçlu tarafından takipte faize ve oranına itiraz üzerine takibin kısmen durmasına rağmen takibin kesinleşmeyen duran kısmına ilişkin alacaklar da dahil edilerek kapak hesabı yapıldığı iddiasında bulunulup, kapak hesabının tümden iptali istendiğine göre takibin itiraza uğramayıp kesinleşen kısmı yönünden istem üzerine dosya hesabı yapılarak takibe devam edilebilir ise de, duran kısım kapak hesabına dahil edilemez....
İlk derece mahkemesince borçlunun takipten önce oluşmuş faiz alacağına yönelik bir talebi bulunmadığı halde, talep konusu dışında bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle şikayet konusu olmayan hususta karar verilmesi açıkça usul ve yasaya aykırıdır. Öte yandan, davacının tüketici ilişkisinden kaynaklı kredi kartı alacağına takip sonrası işletilecek faiz oranının TBK'nın 88 ve 120. maddesine aykırı olduğu iddiası ve buna bağlı olarak kapak hesabına yaptığı itirazın ise hiç incelenmeksizin talep dışında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
Dava İİK'nun 16, 149 vd. maddeleri uyarınca açılmış ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan ilamlı takibin, icra emrinin ve dosya kapak hesabının iptali istemine yöneliktir....
İcra Müdürlüğünün kapatılan 2011/113 E sayılı dosyasında davalı tarafça takibe yapılan itirazın kaldırılması için dava açıldığını, Edremit İcra Hukuk Mahkemesinin 2013/120 E 2019/540 K sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, karar Yargıtay denetiminde de geçerek kesinleştiğini, bu karara istinaden devam etmekte olan şikayet konusu 2020/6266 E sayılı takip dosyasında karara uygun olarak kapak hesabı yapılmasını talep ettiklerini, kapak hesabının 22.03.2021 tarihinde hukuka ve usule aykırı biçimde hatalı olarak yapıldığını, bu hesaplamaya binaen borçlu tarafça 08.06.2021 tarihinde ödeme yapıldığını, yapılan hatalı kapak hesabına icra müdürlüğü nezdinde itiraz ettiklerini, yeni bir hesaplama yapılması talep edilmişse de mevcut taleplerinin 26.10.2021 tarihinde icra müdürlüğünce reddedildiğini bu nedenlerle yapılan İcra Memur Muamelesine yönelik şikayetlerinin kabulüne, bu doğrultuda Edremit İcra Müdürlüğünün 26.10.2021 tarihli yeniden kapak hesabı yapılması taleplerinin...
Davalının 24/09/2020 tarihli İstinaf yasa yolu başvurusu, Mahkemenin 24/09/2020 tarihli ek kararı ile istinafın kesin karara karşı yapıldığı gerekçesi ile reddedilmiş ise de, şikayetin yapılan kapak hesabına ilişkin olduğu, kapak hesabında davacı borçlunun 24.869,15 TL borçlu olduğunun tespit edildiği, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacı borçlunun borçlu olmadığı gibi 9.699,01 TL fazla ödeme yapıldığı tespit edildiğine göre davalı tarafın istinaf başvurusunun yasal kesinlik sınırının üstünde olduğu anlaşılmakla, Mahkemenin 24/09/2020 tarihli ek kararın kaldırılmasına ve işin istinaf başvurusunun esasının incelenmesine karar verilmiştir. Borçlu İcra Mahkemesine başvurusunda, İcra Müdürlüğü'nce yapılan kapak hesabında, takibin kesinleşmesinden sonra Merkez Bankasının açıklamış olduğu kademeli faiz oranlarına göre dosya hesabının yapılması gerekirken %84 oranında dosya hesabı yapılmasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle fazla ödeme olduğunu iddia etmiştir....
Maddesinin uygulanma biçimi ve taşkın hacze ilişkin şikayet olması nedeni ile istinaf yoluna başvurulamayacak, dolayısı ile kesin kararlardan olduğu anlaşılmıştır. Devam eden takipte işlemiş faiz alacağının TBK 120.md uyarınca hesaplanması talebi yönünden ise; faize itirazın ancak icra müdürlüğü tarafından dosya kapak hesabı yapıldığında kapak hesabına itiraz şeklinde, ileri sürülmesi halinde bu itirazın değerlendirilmesi için mahkemenin kapak hesabını denetleme imkan ve görevi bulunur. Devam eden takipte mahkeme tarafından faiz hesabı yapılmasına ilişkin talep bu nedenle yerinde olmadığından mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olmakla, yerinde bulunmayan istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
HD 2019/3251 E. 2019/4094 K. sayılı ilamı ile yeni bir karar verildiği, davacıya yeni bir icra emri gönderilmesi gerekirken, eski takip talebi üzerinden dosyaya sunulan teminat mektubunun paraya çevrilmesine karar verildiği, teminat mektubunun bozulmaması için dosyaya ödeme yapılmak zorunda kalındığı belirtilerek, alacak kalemlerinin karara göre düzeltilmesi, bakiye borcun bulunmadığının tespitine karar verilmesi talep edilmiş olup, şikayetin icra dosyasında en son yapılan 16.01.2020 tarihli kapak hesabına yönelik olduğu dilekçe içeriğinden anlaşıldığından, mahkemece bu tarih dikkate alınarak icra ve iflas hukukuna vakıf, ehil bir bilirkişiden dosya kapak hesabına ilişkin ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli rapor alınarak, bu kapak hesabına göre bakiye dosya borcunun bulunup bulunmadığının tespitine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olduğundan, istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, HMK.353/1- a6 maddesi gereğince...
CEVAP Borçlu vekili cevap dilekçesinde ; Kapak hesabının usule uygun olduğunu, tahsil harcını müvekkilinin ödeyeceğine ilişkin mahkeme kararı olmadığı gibi böyle bir talebin de olmadığını, peşin harcın ve icra masraflarının dosya hesabına eklenmediğine yönelik iddianın asılsız olduğunu iddia ederek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....