DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK'nun 166/1 maddesi gereğince açılmış şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası, karşı dava ise terk olmadığı takdirde şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasıdır. Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden davalı davacı erkeğin kadına karşı süreklilik arz eden hakareti, kadının dizinden geçirdiği ameliyat sırasında ve sonrasında hastalığı ile ilgilenmemesi sabit olmasına rağmen erkeğin kusursuz kabul edilmesinin hatalı olduğu, kadına isnat edilen kusurlar bakımından ise erkeğin 03.04.2019 tarihinde kadına eve dön ihtarında bulunduğu, eldeki davanın ise ihtardan sonra 21.05.2019 tarihinde açıldığı Yargıtay 2....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/03/2021 NUMARASI : 2019/644 ESAS-2021/203 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müşterek çocuğun velayetinin tedbiren davalı anneye verilmesine ve tarafların şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini istemiştir. CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle; açılan boşanma davasının reddine, kendi yararına 1.000 TL, müşterek çocuğu yararına 500 TL tedbir nafakasına, kendi yararına 100.000 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini istemiştir....
DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı 09/08/2021 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı eşi ile 13 yıllık evli olduklarını, bu evliliklerinden iki çocuklarının olduğunu, evlilik süresince sürekli şiddetli geçimsizlik yaşadıklarını, her ne kadar evliliklerinin devamı için uğraşmış olsa da başarılı olamadıklarını, bu nedenlerden dolayı davalıdan boşanmak istediğini, boşanmalarına karar verilmesini, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini, arz ve talep etmiştir....
e karşı şiddetli geçimsizlik nedenine dayanarak 25/9/2000 tarihinde boşanma davası açtığı, bu davanın Bursa-Yenişehir Asliye Hukuk Mahkemesinin 19/4/2001 tarih ve 2000/299 esas, 2001/56 karar sayılı kararıyla reddedildiği, hükmün 20/6/2001 tarihinde kesinleştiği, Bunun üzerine, adı geçen vekili tarafından 4/3/2002 tarihli dava dilekçesiyle R… …. Ç… …. aleyhine evliliğin iptaline karar verilmesi istemiyle dava açıldığı mahkemece davanın kabulüne karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 149. maddesinde yanılma nedeniyle evlenmenin nisbi butlan ile iptali hali düzenlenmiştir. Dosya kapsamına göre, davacı A… …..'nin davalı R… …. ile yanılarak, değil taraflar arasında yapılan anlaşma gereğince Recep hakkında açılan ceza davasının evlenme nedeniyle ertelenmesi ve tutukluluk durumunun sona erdirilmesini sağlamak amacıyla evlendiği anlaşılmaktadır....
nın mirasçılara mal kalmasını engellemek amacıyla mirasbırakana baskı yaparak, taşınmazların doğrudan devri halinde ileride dava açılmasının önüne geçebilmek için önce şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davası açtığını, sonrasında ise sözde anlaşarak mirasbırakan ile aralarında boşanma protokolü yaptıklarını, mahkemece anılan protokol onaylanarak boşanmaya karar verildiğini, mirasbırakanın da mirasçıdan mal kaçırmak amacıyla protokol uyarınca, 2953 ada 22 parsel sayılı taşınmazdaki 34, 39, 35 ve 25 nolu bağımsız bölümler ile 159 ada 5 parsel sayılı taşınmazını davalıya bıraktığını, mirasbırakan ile davalının boşanmadan sonra da birlikte yaşamaya devam ettiklerini, bir süre sonra yeniden evlendiklerini, boşanmanın gerçek bir boşanma olmadığını, mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı yapılan devirleri gizlemek amaçlı boşanmanın yapıldığını ileri sürerek çekişmeli taşınmazların tapu kayıtlarının miras payları oranında iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kararın gerekçe kısmında, delillerin, davanın dayandığı Türk Medeni Kanununun 164. maddesi çerçevesinde tartışılıp değerlendirilmiş olması karşısında, aynı kısımda "davanın şiddetli geçimsizlik hukuksal nedenine dayandığının" belirtilmiş olmasının sonuca etkili bulunmamasına, davalının davet edildiği konutun, eşlerin birlikte seçtikleri (TMK.m.186) veya Türk Medeni Kanununun 188. maddesindeki şartlar dahilinde eşlerden biri tarafından seçilen ya da hakim tarafından belirlenen konut olmadığından, davalının ihtara uymamakta haklı görülmesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece tefhim edilen kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında her iki dava yönünden “her iki davanın kabulüne; şiddetli geçimsizlik sebebi ile boşanmalarına", karar verilmiş ise de her iki boşanma hükmünde de tarafların kimlik bilgilerine yer verilmemiştir. Boşanmaya karar verilmesi halinde Nüfus Kanununun 27. maddesinde yer alan hükme göre kararda "Tarafların Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, adı. soyadı, doğum yeri ve tarihi, baba ve ana adları ile kadının evlenmeden önceki soyadı ile aile kütüğünde kayıtlı olduğu yer bilgilerinin" yazılmasının zorunlu olduğu belirtilmiştir. Mahkemece bu husus gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır....
nın şiddetli geçimsizlik sebebi ile BOŞANMALARINA " karar verilmiş ise de; boşanma hükmünde tarafların kimlik bilgilerine yer verilmemiştir. Boşanmaya karar verilmesi halinde Nüfus Kanununun 27. maddesinde yer alan hükme göre kararda "tarafların doğum yeri ve tarihi, baba ve ana adları ile kadının evlenmeden önceki soyadı ile aile kütüğünde kayıtlı olduğu yer bilgilerinin" yazılmasının zorunlu olduğu belirtilmiştir. Mahkemece, bu husus gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 06.06.2017 (Salı)...
Bu durum karşısında evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı TKM'nin 170. maddesi uyarınca eşler arasında mal ayrılığı rejimi, 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı 09.07.2009 tarihine kadar 4722 sayılı Kanun'un 10. maddesi gereğince, eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden TMK'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir.Dosya kapsamı ve dava dilekçesindeki açıklamalara ve aracın 22.09.2008 de edinilmiş olmasına göre; davacı vekilinin talebi araç üzerindeki katılma alacağı ve genel hükümlere dayanan ziynet alacağı isteğine ilişkindir.Mahkemece, davacının sadakatsiz davranışları nedeniyle TMK 236/2 maddesi gereğince katılma alacağı isteğinin reddine karar verilmiş ise de, taraflar arasındaki boşanma davası TMK'nın 166. maddesinde düzenlenen şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı olarak açılmış ve Mahkemece bu hukuki nedene dayalı olarak boşanma kararı verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı (kadın) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir. (...m.33) Davacı, dava dilekçesinde; davalı eşi aleyhine şiddetli geçimsizlik sebebiyle 2008 yılında boşanma davası açtığını, davanın reddedildiğini ve kararın kesinleştiğini, daha sonra biraraya gelmediklerini, ortak hayatın kurulamadığını, on bir yıldan beri ayrı yaşadıklarını ileri sürerek, boşanmalarına karar verilmesini istediğine göre, dava Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine değil, aynı Yasanın 166/4. maddesinde yer alan fiili ayrılığa dayanmaktadır....