"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm karşılıklı boşanma davaları ile nafaka davası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-davacı kocanın şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı davasının yasal koşullarının oluşmamış bulunmasına göre sonucu itibarıyla doğru olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.02.05.2011 (Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından reddedilen boşanma ve ziynet alacağı davaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Boşanma davasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davacı kadın tarafından açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı (TMK m. 166/1) boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda mahkemece “Davalının davacıyı başka bir kadınla aldattığı, tarafların bu nedenle tartıştıkları, davacı ...'...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf edilmiş; Davacı-davalı erkek vekili kararı, kusur belirlemesine, karşı boşanma davasının kabul edilmiş olmasına, kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakasına, erkeğin tazminat taleplerinin reddedilmiş olmasına, kadının ziynet alacağı davasının kabul edilmesine yönelik olarak Davalı-davacı kadın vekili ise, kusur belirlemesine, asıl boşanma davasının kabul edilmiş olmasına, kadının tazminat taleplerinin reddedilmiş olmasına, ziynet eşyalarının değerinin ödeme tarihi üzerinden belirlenmemesine yönelik olarak istinaf etmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK'nun 166/1 maddesi gereğince açılmış şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası karşı dava ise ziynet ve çeyiz eşyası alacağı ile şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı boşanma davasıdır....
Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96 md. hükümlerine göre geri alınır." hükmünü gerekçe göstererek 23.10.2016 tarihi itibariyle yetim aylığını kesdiğini ve 05.12.2016 tarihli yazı ile de muvazaalı boşanma yaptığının tespiti nedeniyle 24.10.2008-23.10.2016 sürelerinde tarafına ödenen aylıkların iadesi için oluşturduğu toplam borç miktarı 96.613,74 TL geri ödenmesini istediğini, ancak davalı Kurumun maaş kesmek ve ödenen aylıkların faizi ile birlikte geri ödenmesini istemek için ileri sürdüğü gerekçeler ve bununla ilgili yaptığı tüm soruşturmaların doğru olmadığını, gerçeği yansıtmadığını, müvekkilin eşinden muvazaalı boşanmadığını, aralarındaki uyumsuzluk ve şiddetli geçimsizlik nedeniyle müşterek hayatı devam ettiremeyeceklerini tespitle birlikte boşanma kararı aldıklarını, bu konuda mahkemeye kesin bir kanaat gelmekle de boşanmalarına karar verildiğini, eğer yetim maaşı almak için muvazaalı bir boşanma tasarlanmış olsaydı bu boşanmayı yıllar önce gerçekleştirebileceklerini, iki taraf...
Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile 2007 yılında şiddetli geçimsizlik nedeniyle anlaşmalı boşanma ile boşanmaya karar verdiklerini, 01/02/2007 tarihli anlaşmalı boşanma metnini imza ettiklerini, anlaşmanın şartlarında kendisi tarafından boşanma davası açılacağı, davalının ise davayı kabul edeceği, anlaşmalı boşanma sözleşmesi ile davalıya 30.000,00 TL tutarında tazminat ödeyeceği, davalının duruşmaya gelmezse bu parayı derhal ve aylık %5 faiziyle iade etmeyi kabul ettiği, 30.000,00 TL'yi 02/02/2007 tarihinde davalı hesabına havale ettiğini, ancak davalının 28/05/2007 tarihli duruşmaya katılmadığını, davanın çekişmeli boşanma olarak devam ettiğini, dava sonunda verilen kararın davalı tarafından temyiz edildiğini, temyiz talebinin reddi ile kararın onandığını ancak 30.000,00 TL paranın ve faizinin çeşitli ikaz ve ihtara rağmen geri ödenmediğini beyan ederek davalı tarafa ödenen 30.000,00 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işlemiş yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf edilmiş, Davacı davalı kadın vekili ziynet alacağı miktarı ve tazminat miktarı, birleşen davanın usulden reddedilmemesi bakımından, Davalı davacı erkek ise asıl davanın kabulü karşı davanın reddine yönelik olarak hükmün tümüne şamil halde İstinaf talebinde bulunmuşlardır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK'nun 166/1 maddesi gereğince açılmış şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası ve ziynet alacağı davası; birleşen dava ise şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasıdır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Asıl dava, TMK'nın 166/1 maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve boşanmanın fer'isi niteliğindeki taleplere,karşı dava ise TMK'nın 166/1 maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'isi niteliğindeki taleplere dairdir....
Yerel Mahkeme kararında, "taraflar arasında müşterek hayatı çekilmez kılacak derecede şiddetli geçimsizlik bulunduğu, evlilik birliğinin ortak hayat sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelden sarsıldığı, aralarındaki geçimsizlik nedeniyle tarafların ayrı ayrı yaşadıkları, evliliklerinin fiilen bittiği, devamında taraflar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmadığı ve davalının da boşanmayı kabul ettiği" belirtilerek, Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi uyarınca davanın kabulüne karar verilmiş, boşanma davasının kabulüne dayanak "vakıalar" ve taraflara yüklenen kusurlar ayrı ayrı gerekçede gösterilmemiştir. Yerel mahkemenin hangi delillerle sonuca ulaştığını değil, dayanılan dellirde yer alan hangi vakıanın kabul edildiğini Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olarak açıklaması zorunludur. Bu nedenle, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması da usul ve kanuna aykırı olduğundan, bozmayı gerektirmiştir....
Yerel Mahkeme kararında, “taraflar arasında müşterek hayatı çekilmez kılacak derecede şiddetli geçimsizlik bulunduğu, evlilik birliğinin ortak hayat sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelden sarsıldığı, aralarındaki geçimsizlik nedeniyle tarafların ayrı ayrı yaşadakıları, evliliklerinin fiilen bittiği, devamında taraflar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmadığı ve davalının da boşanmayı kabul ettiği" belirtilerek, Türk Medeni Kanununun 166/1-2.maddesi uyarınca davanın kabulüne karar verilmiş, boşanma davasının kabulüne dayanak "vakıalar" ve taraflara yüklenen kusurlar ayrı ayrı gerekçede gösterilmemiştir. Yerel mahkemenin hangi delillerle sonuca ulaştığını değil, dayanılan delillerde yer alan hangi vakıanın kabul edildiğini Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olarak açıklaması zorunludur. Bu nedenle, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması da usul ve yasaya aykırı olduğundan, bozmayı gerektirmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, cevaba cevap dilekçesi, tanık beyanları, yaptırılan zabıta araştırmaları, nüfus aile kayıt tablosu ve dosyada bulunan tüm bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde; davanın şiddetli geçimsizlik nedeniyle açılan boşanma davası ile nişan sırasında davacıya takılan ziynet eşyalarının ve nakit paranın aynen iadesi, mümkün olmaması halinde bedelinin tahsili talebine ilişkin olduğu, yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde tarafların 06/02/2018 tarihinden itibaren evli oldukları, bu evliliklerinden müşterek çocuklarının olmadığı, davacı kadın tanıklarının beyanlarının bir kısmı sebep ve saiki açıklamayan, bir kısmı geçimsizlik hususunu ispat elverişli olmayan beyanlar olup bir tanık beyanlarından da anlaşılacağı üzere; tarafların resmi nikah yaptıktan sonra 2018 yılı Mayıs ayında düğün günü kararlaştırdıkları, düğün masrafları ve ev eşyaları konusunda taraflar arasında sorun çıktığı, davalının ''oturacakları...