Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

biçiminin ortaya konacağını, çocuğun uzun süre babasının yanında kalmasının çocuğa travma nedeni olacağını, davalının nasıl bir kimlik ve kişiliğe sahip olduğunun adli sicil kaydından anlaşılacağını belirterek hükümde '' her yıl 1- 31 Temmuz tarihleri arasında davacı babanın yanına alıp dilediği gibi görüşebilmesine..'' şeklindeki şahsi ilişkinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava konusu uyuşmazlık, velayetin tedbiren belirlenmesi; çocukla şahsi ilişkinin tesisi; tedbir nafakası ve aile konutu olarak özgülenen evin tahsisi istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 23.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davacı vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı şahsi ilişkinin kısıtlanması kararının yanlış olduğu ve şahsi ilişkinin tümden kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği yönünde istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de, dosya üzerinde yapılan incelemede, yerel mahkemece toplanan deliller neticesinde;müşterek çocuğun, gerek SİR raporunda tespit edilen, gerekse mahkemece alınan beyanları ve tanıkların beyanlarından anlaşılacağı üzere, babasının evinde yatılı olarak kalmasının çocuğa uygun olmadığı, oradaki şartların ve babası , eşi ve amcasının kendisine davranışının kendisini mutlu etmediği ve bunu bir eziyet olarak gördüğü, amcasının kendisine davranışının her ne kadar cinsel amaçlı olarak görülmese de, çocuğa derin ızdırap verdiğinin belirlendiği, ara ara şiddet uyguladıklarını da beyan ettiği göz önüne alındığında çocuğun ne denli olumsuz bir durum ile karşı karşıya kaldığının anlaşılabilmesinin zor olmadığı, tüm bu olumsuz nedenlerin bir araya gelmesi ile, çocuğun babasının yanında...

    Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: YARGITAY KARARI Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine ve özellikle davacının davalı işyeri tarafından işi ifa ederken kullanması gereken, işverence tahsis edilen kredi kartını veriliş amacına aykırı olarak şahsi harcamaları için de kullandığının, davacının bu hususta fesihten önce uyarıldığının ve uyarıya rağmen işyerine ait kartı şahsi harcamalarında kullanmaya devam ettiğinin iş akdinin işverence bu nedenle feshedildiğinin, davacının feshe konu eylemlerinin doğruluk ve bağlılıkla bağdaşmayan niteliği nedeniyle feshin haklı nedene dayandığının anlaşılmasına göre, davalının yerinde görülmeyen tüm temyiz itrazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru olan kararın bu gerekçe ile ONANMASINA, 13/05/2019 gününde oybirliği ile karar verildi....

      Bu nedenle ortak çocuklar 02/06/2006 doğumlu Alperen Taştan, 12/08/2008 doğumlu Altay Taştan'ın bizzat ya da istinabe yoluyla yatılı yatısız şahsi ilişki hakkındaki tercihinin hakim tarafından kendilerinden sorulması (Yargıtay HGK 16.03.2012 tarih, 2011/2- 884 esas ve 2012/197 karar ile 22.01.2014 tarih, 2013/2- 2085 esas ve 2014/30 karar sayılı kararları), psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacı niteliğindeki uzman veya uzmanlardan (4787 sayılı Kanun m. 5) adı geçen ortak çocukların yatılı-yatısız şahsi ilişkiyi değerlendirir içerikte sosyal inceleme raporu alınması ve tüm deliller birlikte değerlendirilip, yatılı ve yatısız şahsi ilişkinin menfaatine olup olmayacağı tespit edilip, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Uyuşmazlık, iştirak nafakasının indirilmesiyle birlikte davacı baba ile küçük arasındaki şahsi ilişkinin yeniden tesisine ilişkin olup, hüküm her iki yönüyle de temyiz edilmiştir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 01.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Erkeğin birleşen çocukla şahsi ilişki tesisi davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar isabetli bulunmamıştır. Boşanmanın ferisi mahiyetinde şahsi ilişkinin düzenlenmesi bu konuda açılmış bağımsız davayı konusuz kılmaz. Zira her iki davada hukuki sebepler farklıdır. Somut olayda taraflar Mayıs 2018de fiilen ayrı yaşamaya başlamış, ortak çocuk anne yanında kalmıştır. Babanın çocukla şahsi ilişkinin düzenlenmesini her zaman talep etme hakkı bulunduğundan erkeğin bu konuya mümas istinaf talebinin kabulü ile çocukla baba arasında şahsi ilişki birleşen dava yönünden de tesis edilmiştir. Yargılama gideri davada haksız çıkan taraftan alınır (HMK m 326). Vekalet ücreti de yargılama giderlerindendir (HMK m 323)....

        kurulmasının çocuğun faydasına olacağı, çocuğun hali hazırda babası ile ilişkisinin zedelenmiş olması sebebiyle, baba ile yatılı şahsi ilişkinin çocuğu kaygılandırabileceğinin uzman tarafından açıklanması, baba ile çocuk arasında zedelenen bağın kuvvetlendirilmesinin baba kadar küçüğün yararına da olduğu dikkate alındığında, kişisel ilişkinin tamamen kaldırılmasının küçüğün gelişimine olumlu etki yapmayacağı, en son alınan 03/03/2021 tarihli sosyal inceleme raporunda da ''şahsi ilişkinin zaman ve nitelik açısından kademeli bir şekilde kurulmasının önemli olduğu, ilk etapta kısa süreli ve yatılı olmaksızın şahsi ilişki düzenlenmesinin uygun olacağı, ilerleyen zamanlarda davalı baba ile çocuk arasındaki ilişkinin niteliği ve çocuğun isteği paralelinde şahsi ilişkinin süresinin uzatılabileceği ve yatılı kalabilecek şekilde düzenlenebileceği'' şeklinde görüş belirtildiği, öncelikli olarak küçüğün yüksek yararı düşünüldüğünde; mevcut ilişki tesisinin küçüğün sağlıklı gelişimine zarar verebilecek...

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/02/2021 NUMARASI : 2019/182 ESAS 2021/46 KARAR DAVA KONUSU : ŞAHSİ İLİŞKİNİN DÜZENLENMESİ KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların anlaşmalı olarak boşandıklarını, çocuğun velayetinin anneye verildiğini, davacının halen Konya Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu olduğunu, bu süreçte davacının müşterek çocuğu göremediğini, müşterek çocuğu davacının ailenin de göremediğini tüm bu nedenlerle her hafta cezaevi görüş günlerinde çocuk ili kişisel ilişki tesisine karar verilmesini talep etmiştir....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayet ya da Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi- : Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı baba tarafından reddedilen velayetin değiştirilmesi olmadığı takdirde ise kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davası ve davalı-karşı davacı annenin kabul edilen kişisel ilişkinin kaldırılması davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı babanın reddedilen velayetin değiştirilmesi davası yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde; Velayetin düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 382/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz....

          UYAP Entegrasyonu