Dava dilekçesinde şahsi ilişki kurulan "her yıl 1 Temmuz saat 10:00 ile 31 Temmuz saat 17:00 arası" dönemin kesintisiz bir şekilde uygulanması yerine, "her yıl Temmuz ayının 1. Haftası, 3. Haftası ve Ağustos ayının 1. Haftası, 3. Haftası" olarak değiştirilmesini talep etmektedir. Cevap dilekçesinde ise velayeti kendisine bırakılan davalı anne, davacı baba ile şahsi ilişki kurulan dönemlerde bir sorun yaşanmadığını, davacının her istediğinde müşterek çocuğu görebildiği ileri sürülmüştür. Bilindiği üzere velayetin kendisine bırakılmadığı taraf ile çocuk arası şahsi ilişki kurulan sürelerde tarafların tercihi dikkate alınabilir. Özellikle kesintisiz şahsi ilişki kurulan dönemde çocuğun kişisel gelişimi açısından ebeveynleri ile daha fazla vakit geçirme imkanı sağlanması sebebiyle istisnai durumlar haricinde çocuğun yararı vardır. Yine kesintisiz şahsi ilişki kurulan dönemde, velayet kendisine bırakılan taraf için bağımsız ve bireysel vakit geçirme imkanı ortaya çıkar....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline verildiğini, davalı baba ile şahsi ilişki kurulduğunu, şahsi ilişki süresinin çok sık olduğunu, davalının sürekli icra kanalıyla çocuğu aldığını, çocuğun psikolojisinin olumsuz etkilendiğini, davalının yaşadığı evde zihinsel engelli kardeşinin olduğunu, bu nedenle çok yüksek sesle konuşulduğunu çocuğun bu durumdan etkilendiğini belirterek şahsi ilişkinin daraltılarak yeniden düzenlenmesini, cari aylık 200 TL iştirak nafakasının çocuğun yaşının büyümesi ihtiyaçlarının artması ve paranın alım gücünün düşmesi nedeni ile aylık 1000 TL sına yükseltilmesini nafakaya ÜFE artırım oranının uygulanmasını talep ve dava etmiştir....
Açıklanan bu husus davalının savunma hakkını kısıtlayan ve adil yargılanma hakkını etkileyen önemli bir usul hatası olup, resen gözetilmesi gerekir. 2- Mahkemece, talebin kısmen kabulü ile yaz ayındaki kişisel ilişki süresinin 10 gün kısaltılarak, 20 gün üzerinden devamına karar verilmiştir. Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını Türk Medeni Kanununun 324. maddesinin (1.) fıkrasında gösterilen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki hakkı kendilerinden alınabilir (TMK m. 324/2). Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir....
Haftası Cumartesi günü saat 10:00'dan aynı gün akşam saat 17:00'ye kadar yatısız olarak şahsi ilişki tesisine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Şahsi ilişki süresini istinaf etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davanın kabulü kararını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Açılan dava şahsi ilişki kurulmasından ibarettir: Tarafların Aksaray 3. aile Mahkemesinin 2020/438 Esas - 2021/28 karar sayılı ilamı ile boşandıkları, müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiği, baba ile anne eşliğinde şahsi ilişki kurulduğu, kararını 08/03/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır....
ilişki çok dar tutulduğundan şahsi münasebetin değiştirilmesi ve artırılmasını ayrıca yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DAVA Davacı dava dilekçesinde; tarafların 2017 yılında boşandıklarını, müşterek çocuğun velâyetinin anneye verilerek baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesis edildiğini, kişisel ilişkinin yatılı olmaksızın düzenlendiğini, müşterek çocuğun büyüdüğünü ve şahsi ilişki saatlerinin kısa olması nedeniyle düzenli ilişki kurulamadığını, davalının yeniden evlendiğini, çocuğun üvey babasına baba diye hitap ettiğini, çocuğun kendisini ve ailesini tanımadığını, müşterek çocuğun fiziksel gelişiminin etkilenmemesi için şahsi ilişkinin yatılı olarak kurulması gerektiğini, bu nedenlerle müşterek çocukla arasında kurulan şahsi ilişkinin yatılı olarak kurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
Baba ile müşterek çocuklar arasında "15 günde bir Cumartesi günü" ilkokula başlamasından sonraki dönemde ise "ayda 4 defa aralarında kararlaştıracakları yer ve zamanda" şahsi ilişki düzenlenmesi infazda tereddüt yaracak niteliktedir. Ayda 4 defa, uyuşmazlık halinde ise her Cumartesi şahsi ilişki düzenlenmesi çoktur. Müşterek çocukların ayda 4 defa veya her Cumartesi günü gidip gelmeleri onların zihinsel ve bedensel gelişimini olumsuz yönde etkileyceği gibi anneyi de her hafta sonu eve bağımlı hale getirecektir. Daha kısa süreli ve infazda tereddüt yaratmayacak şekilde şahsi ilişki düzenlenmesi gerekir. SONUÇ....
HMK 355.maddeye göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen hallerle sınırlı olarak yapılır. 3. kişilerin, koşulları gerçekleştiği takdirde çocukla kişisel ilişki kurma hakkı mevcut ise de; kişisel ilişki süresinin ana ve babaya tanınan genişlikte olması beklenemez. Ancak; anneanne, dede, büyükanne ve büyük babalarla torun arasındaki kişisel ilişki, torunun bunlarla "aile bağlarını" güçlendirmek ve geliştirmek, onların da torun sevgilerini tatmaya elverişli olacak yeterlilikte olması gerekir....
KAMULAŞTIRMA BEDELININ ARTTIRILMASI BEDEL ARTTIRIMI DAVASI IDARE MAHKEMESI KARARININ SÜRESINDE TEMYIZ EDILMESI KARAR DÜZELTME ISTENILMESI 30 GÜNLÜK ADLI YARGIYA BAŞVURU (DAVA AÇMA) SÜRESININ BAŞLANGICIKAMULAŞTIRMA KANUNU (2942) Madde 14 "İçtihat Metni"Dava dilekçesinde kamulaştırma bedelinin arttırılması ile faiz ve masrafların davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasasının 14. maddesinin üçüncü fıkrasının ilk bölümünde, kamulaştırmanın iptali yolunda İdare Mahkemesine başvurulduğu takdirde, adli yargıya başvuru süresinin (30 günlük dava süresi) idari yargı kararının kesinleştiği tarihten itibaren işlemeye başlayacağı öngörülmüştür....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; karara karşı velayet ve şahsi ilişki yönlerinden itirazının olduğunu, davacının yatılı olarak çalıştığını, çocuğa bakabilecek durumda olmadığını, çocuğa bakacak olan davacı annesi Hatun Elik'in rahatsızlıkları olduğunu ve çocuğa bakabileceğini düşünmediğini, velayetin kendisine verilmesini istediğini, ayrıca şahsi ilişki süresinin toplu olarak verilmesini istediğini beyan ederek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma davasıdır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....