Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İş Mahkemesinin 2011/630 Esas sayılı dosyasında işçilik alacakları talepli dava açmış olduğu, davalının işçilik alacakları davası ile bu dava aynı olaydan kaynaklanmakta olduğundan alınan kusur raporlarının diğeri için kesin hüküm oluşturacağı, bu nedenle işçilik alacakları davasındaki kusur oranının kesinleşmesinin beklenmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, kesinleşen işçilik alacağı dosyasında davalının %75 kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Şu halde, Mahkemece, davacının talep ettiği 16.000,00 TL zararının %75'i olan 12.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, bu miktardan yasal dayanağı olmayan bir biçimde 1/3 takdiri indirim yapılarak 8.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın talep halinde davacıya iadesine, 31.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Belirtmek gerekir ki sigortalı aynı zamanda bireysel iş hukuku kapsamında işveren aleyhine işçilik alacakları davası açmış ve bu davada işçilik alacaklarına esas hizmet süresi belirlenmiş ise bu hizmet tespiti davasında unsur etkisi yaratacak şekilde bir kuvvetli delil niteliğinde kabul edilecektir. Anayasa Mahkemesi bireysel başvuru üzerine verdiği kararda: “Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere hizmet tespiti davalarıyla işçilik alacakları  davaları birbirini etkileyebilecek bağlantılı davalardır. Nitekim Yargıtaya göre işçilik alacakları davasında -açılmış ise- kural olarak hizmet tespiti davasının sonucu beklenmelidir. Yine Yargıtay kararlarında her iki davanın birbirlerini etkilemesi mümkün ise de davaların niteliği gereği farklı sonuçlara varılabileceğinin kabul edildiği görülmektedir....

      Yargıtay'ın son dönem içtihatlarında sözleşme hükümlerinde yüklenici tarafından ödenen işçilik alacaklarının idarenin ödeyeceğine dair özel hüküm bulunması halinde bu sözleşme hükmü esas alınır. Sözleşmede bu yönde bir hüküm bulunmaması halinde işçilik alacaklarından yüklenici firmalar sorumlu tutulmalıdır. İdarenin ödenen işçilik alacaklarından sorumluluğu bulunmamaktadır. Yine idarenin müteselsilen sorumluluğu gereği ödediği işçilik alacaklarının sorumluluğu da yine yüklenici firmalardadır. Taraflar arasında imzalanan sözleşmeler incelenmiş, davacı idarenin işçilik alacaklarından sorumlu olduğuna dair bir madde tespit edilememiştir. Bu halde davacının ödenen işçilik alacakları nedeniyle herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Dava konusu rücuya tabi işçilik alacakları incelenmiş, davacı idare tarafından dava dışı işçilerin iş akitlerinin sona erdirilmesi nedeniyle kıdem tazminatı ve diğer alacakları ödenmiştir....

        - K A R A R - Davacı vekili, davalıların "Temizlik İşleri Hizmet Alımı" ihale sözleşmeleri ile temizlik işini üstlendiklerini, ihale dönemlerinde davalıların işçisi olarak çalışan...ın ödenmeyen işçilik alacakları için açtığı dava sonucunda ilama dayalı başlatılan icra takibi borcunun 06.02.2014 tarihinde 20.164,08 TL olarak müvekkil tarafından ödendiğini, işçilik alacağından tüm yüklenici firmaların sorumlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 8.0000,00 TL'nin ödeme tarihinden itibaren ticari avans faizi ile davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı ...... vekili, davacı idarenin işçisi olan...ın işçilik alacaklarını ödemeyerek kendi aleyhine davanın açılmasına neden olduğunu, işçilik alacakları davasında husumetin bizzat davacı idare ve son alt işverene yöneltildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı ...Ltd. Şti. davaya cevap vermemiştir....

          Takip toplamında belirlenen işçilik alacakları düşüldüğünde yapılan ödemeden kalan bakiye 4.077,35 TL'nin toplam alacağın faiz ve fer'ileri ile yargılama gideri olduğu anlaşılmıştır. Yukarıdaki tabloda belirtildiği üzere davalının toplamdaki sorumluluk oranı %100 olduğuna göre davalı şirket faiz ve feri'lerden de bu oranda sorumlu olacaktır. Buna göre; Hesap Formülü : Ödenen tutar -İşçilik Alacakları Toplamı = Bakiye Alacak Davalıya İsabet Eden Yargılama Gideri Tutarı Ödeme : 5.924,66 TL İşçilik alacakları toplamı : 1.847,31 TL Bakiye : 4.077,35TL Sorumluluk Oranı : %100 Davalıya İsabat eden yargılama gideri , faiz ve ferilerin toplamı : 4.077,35TL olduğu, İşçilik alacaklarına ilişkin davalının sorumluluğunun kapsamı konusunda takdir ve değerlendirme Mahkemeye ait olmak üzere; Rücu Miktarı | Rücu Miktarı Davalı (%50) (%100) ...Ltd. Şti. 0,00'TL 0,00TL ... Grup Ltd. Şti. 2.962,33 TL 5.924,66 TL" rapor edilmiştir....

            K A R A R 1- Mahkemece 31/01/2013 tarihinde davalı vekilinin yüzüne karşı verilen kararın, 01/022013 tarihinde ve süresinde temyiz edildiği, bununla birlikte davalı vekilince bu kez 18/03/2013 havale tarihli dilekçe ile temyiz talebinden feragat edildiği ve vekaletname suretinde davalı vekilinin temyiz talebinden feragate de yetkili kılındığı anlaşıldığından davalı vekilinin temyiz talebinin feragat nedeniyle REDDİNE, 2- Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Dava, sigorta primine esas kazanç tespiti ve işçilik alacakları istemine ilişkindir....

              K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum ve işveren vekillerinin hizmet tespitine ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının tümden reddine, 2- Davacı ile davalı işveren vekillerinin işçilik alacaklarına ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dava, davacının davalı işverene ait işyerinde 10.7.1995-5.9.2003 tarihleri arasında geçen ve Kuruma bildirilmeyen çalışmalarının tespiti ile işçilik alacaklarının davalı işverenden tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece tespit davasının kabulü ile, davacının davalı işyerinde 10.7.1995-5.9.2003 tarihleri arasında aralıksız sigortalı olarak çalıştığının tespitine, işçilik alacakları istemin ise kısmen kabulü ile, bir kısım işçilik alacaklarının davalı işverenden faiziyle tahsiline karar verilmiştir. Mahkemece hizmet tespitine ilişkin olarak verilen karar yerindedir....

                İşçilik alacağı davasına gelince; bu tür davalar 4857 sayılı Yasa'dan kaynaklanmakta olup, işçilik alacağına esas alınacak hizmet saptandıktan sonra talep edilen işçilik alacağının hesaplanması gerekir. Bu açıklamalardan olarak, hizmet tespiti ve işçilik alacakları davaları için izlenecek yöntem ve esas alınacak kıstaslar tamamen birbirinden farklıdır. Bu noktada her iki davanın tefrik edilmesi yargılamanın sağlıklı yürütülmesi için gereklidir. Ayrı ayrı açılıp görülmeleri gerekli bu tür davaların birlikte görülmeleri bu nedenle doğru görülmemiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2007/21-69 Esas ve 2007/55 Karar sayılı ve 07.02.2007 tarihli kararı da bu yöndedir. ./.. Mahkemenin bu maddi ve hukuki olguları gözetmeksizin, birbirinden tamamen farklı iki davayı bir arada görmesi ve yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

                  Diğer taraftan Anayasa Mahkemesi bireysel başvuru üzerine verdiği kararda: “Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere hizmet tespiti davalarıyla işçilik alacakları davaları birbirini etkileyebilecek bağlantılı davalardır. Nitekim Yargıtaya göre işçilik alacakları davasında -açılmış ise- kural olarak hizmet tespiti davasının sonucu beklenmelidir. Yine Yargıtay kararlarında her iki davanın birbirlerini etkilemesi mümkün ise de davaların niteliği gereği farklı sonuçlara varılabileceğinin kabul edildiği görülmektedir. Zira hizmet tespiti davalarında -kamu düzenine ilişkin olduğundan- resen araştırma ilkesinin, işçilik alacaklarıyla ilgili davalarda ise taraflarca hazırlama ilkesinin geçerli olduğu kabul edilmektedir. Bu nedenle işçilik alacakları davasında verilen karar hizmet tespiti davasında kesin delil değil güçlü delil olarak kabul edilmektedir....

                    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasına 5/a bendinin tamamen silinerek yerine “5/a hüküm altına alınan işçilik alacakları yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 1.100.00-TL avukatlık ücretinin davalı işverenden alınarak davacıya verilmesine, hüküm altına alınan hizmet tespiti yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 1.100.00-TL avukatlık ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine ” rakam ve sözcüklerinin eklenmesine ve hükmün bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davacıya yükletilmesine, 21.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu