Davalı, davacının gerçeğe aykırı iddialarla lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesini talep ettiğini, davacının iddia ve taleplerinin hiçbir hukuki dayanağının bulunmadığını, yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi şartlarının oluşmadığını, anlaşmalı boşanma nedeniyle yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, anlaşmada tazminat talep etmeyerek sadece yoksulluk nafakası istediğini, eski eşinin kazancının yüksek olduğunu ve maddi durumunun kötüleşmediğini, dolar kurundaki değişimin enflasyonun altında olduğunu ve maddi durumunun iyi olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle"...aşamadaki benzer vakıaları tekrar ile yoksulluk nafakasının kaldırılması kararının yerinde olmadığını-çocuk için belirlenen miktarın az olduğunu-aleyhlerine yargılama giderleri ve ücreti vekalete hükmedilemeyeceğini-diğer tarafın davasının reddi kendi davalarının kabulü gerektiğini"istinaf sebebi yapmıştır. GEREKÇE;Dava;davacı-davalı erkeğin davasında yoksulluk nafakasının kaldırılması,kadının karşı davasında ise yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması ile gelecek yıllardaki artış oranının belirlenmesi talebinden ibarettir. İnceleme HMK 355 nci maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı ve kamu düzenini ilgilendiren hususlarda re'sen yapılmıştır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/09/2014 NUMARASI : 2013/277-2014/546 Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesi ile; davacı ve ortak çocuk için ödenen 50.00'şer TL yoksulluk ve iştirak nafakasının yetersiz olduğunu ileri sürerek; nafakaların 750.00'şer TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, cevap dilekçesi vermemiş, duruşmalara gelmemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, yoksulluk ve iştirak nafakalarının aylık 700.00'er TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Dava yoksulluk nafakasının kaldırılması mümkün olmadığı takdirde miktarının indirilmesi istemine ilişkindir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun .... maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere Türk Medeni Kanununun 118-395 maddelerinden kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını hükme bağlamıştır. ........2005 tarih ve .../673-617 sayılı HGK kararı uyarınca Aile Mahkemesi kurulmayan yerlerde Hakimler ve Savcılar ... Kurulunca belirlenen Asliye ... Mahkemelerinde davanın Aile Mahkemesi sıfatı ile görülüp karara bağlanması gerekir. Görev kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Nafaka kaldırılması veya miktarının indirilmesi istemine ilişkin davaya Aile Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, Asliye ... Mahkemesi olarak yargılamaya devam edilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, davalı için bağlanan aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, müşterek çocuklar için ayrı ayrı bağlanan aylık 200,00'er TL iştirak nafakasının indirilmesi talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından yoksulluk nafakasının kaldırılmaması gerektiği gerekçesiyle temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık konusu, davalının asgari ücretle çalışması nedeniyle davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması gerekip gerekmediği konusundadır. TMK’nun 176/3.maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır....
Bu nedenle davacı tarafın, ödenmekte olan yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddi yönünden istinaf kanun yoluna başvurma talebinin kesin karara ilişkin olması dikkate alınarak, HMK.'nun 341/4 ve 352- (1)-b maddeleri gereğince usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde, tarafların ... 1.Aile Mahkemesinin 30.03.2005 tarihinde verilen kararı ile boşandıklarını ve davacı lehine aylık 200 TL yoksulluk, müşterek çocuk için aylık 100 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; takdir edilen nafakaların, aradan geçen zaman içerisinde davacının ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiğini belirterek aylık nafaka miktarlarının artırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece; davacı tarafa nafaka bağlandığı tarihten dava tarihine kadar davalının sosyal ve ekonomik durumunda değişim olduğu, boşanma davasından sonra davalının yeniden evlenip bu evliliğinden de çocuğunun bulunduğu, kirada oturduğu ve kredi borçları olduğu gerekçesiyle davacının yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılmasına ilişkin talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : İşbu davada dava yığılması şeklinde müşterek çocuklar Hasret ve Sedat'ın velayetinin davalıdan alınarak babaya verilmesi ve çocuklar için bağlanan iştirak nafakasının kaldırılması ile birlikte yoksulluk nafakasının kaldırılarak ödemelerinin geriye dönük olarak tahsilinin talep edildiği, dava yığılması şeklinde davaların açılması halinde başvurma harcı tek olmakla birlikte nispi harcın her bir dava için ayrı ayrı yatırılması gerektiği, ancak İlk Derece Mahkemesi tarafından tek nispi harç üzerinden yargılamaya devam olunduğu anlaşılmakla yoksulluk nafakasının kaldırılması ve yapılan ödemelerin geriye dönük olarak tahsiline ilişkin dava yönünden davacı tarafa dava değerini bildirerek bildirdiği değer üzerinden nispi harcı ikmal etmesi için Harçlar Kanunu 30- 32 maddesine göre süre verilerek sonucuna göre işlem yapılması gerecektir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakalarının arttırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
GEREKÇE :Dava,yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırımı talebinden ibarettir. HMK 355.md.gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı ve ayrıca kamu düzenine ilişkin hususlar re'sen dikkate alınarak başvurunun incelenmesi gerekir. Bu kapsamda; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 nci fıkrasına göre "...Velâyetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özelliklesağlık, eğitim ve ahlâk bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. 327/1 nci maddesine göre"...Çocuğun bakımı,eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır.", Yine aynı yasanın 330/1 nci maddesine göre de"...Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir.". Velayet kendisinde olmayan taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....