Davalı vekili cevap dilekçesinde; yetkili mahkemenin Beykoz mahkemeleri olduğunu ve yetki yönünden davanın reddini talep ettiklerini,esasa ilişkin olarak ise, davacının davalının haysiyetsiz hayat sürdüğü yönündeki iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davalının dosyaya yansıyan belgelere göre hayat standartlarının yüksek olduğu, genç yaşta boşandığı, boşanmadan sonra 12 yıllık süre içerisinde kendisine iş imkanı bulabilecek konumda olduğu,bu haliyle hayatını idame ettirmesi için davacıdan almış olduğu yoksulluk nafakasına ihtiyacı olmaması gerektiğinden bahisle davanın kabulü ile; İstanbul 1.Aile Mahkemesi'nin 2004/974 Esas 2007/85 Karar sayılı 20.02.2007 tarihli kararı ile aylık 400 TL olarak belirlenen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş,hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi istemine ilişkindir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı-k.davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilin karşı davasının ve tüm taleplerinin reddedilmiş olması, davacı-k.davalının davasının ve tüm taleplerinin kabul edilmiş olması, müşterek çocukların velayetlerin müvekkile verilmesi gerekirken müvekkilin davasının ve tüm taleplerinin reddi ile müvekkil aleyhine olarak yoksulluk ve iştirak nafakalarının arttırılması, müvekkilin karşı davasının reddine yönelik olarak gerekçe kısmında hiç değinilmemesi ve müvekkilin davasının ve tüm taleplerinin reddine karar verilmesinin gerekçelendirilmemesi, tarafların nafakanın ödenmemesi konusunda anlaşma yapmış olmalarına rağmen müvekkilin nafaka yükümlüsü olarak nitelendirilerek nafakanın kaldırılması taleplerinin reddi ile nafakanın arttırılmasına karar verilmesi, bu husustaki iddialarına gerekçe kısmında hiç değinilmemesi, tarafların sosyal ve mali durumları araştırılmadan, gelirlerinin...
gideri ve vekalet ücretine yönelik istinaf talebinin kabulü ile HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 5.maddesindeki başlık kısmı ile E ve F bentlerinin KALDIRILARAK yeniden hüküm tesisine, (5.maddedeki A,B,C bentlerin aynen muhafazasına,) BUNA GÖRE ; 5.maddenin başlık kısmı olarak; Yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi davası yönünden, E bendi yerine geçmek üzere; Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, F bendi yerine geçmek üzere; Davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, D-Davalı kadın vekilinin velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenerek iştirak nafakasının azaltılması davası yönünden yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik istinaf talebinin kabulü ile HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 6.maddesindeki başlık kısmı ile A,B,C bentlerinin KALDIRILARAK...
Mahkemece; yakın bir tarihte kesinleşen nafakanın artırımı davasının kısmen kabul edildiği, nafakaların artırımı yönünde hüküm tesis edildiği, nafaka yükümlüsü davacının açtığı nafakaların kaldırılmasına ilişkin karşı davanın reddedildiği, kararın temyiz edilmeksizin 16.11.2011 tarihinde kesinleştiği, kesinleşme tarihinden kısa bir süre sonra 16.01.2012 tarihinde eldeki davanın açıldığı, o kararın kesinleşmesiyle eldeki davanın açılma tarihi arasında geçen iki aylık sürede davacının ekonomik ve sosyal durumunda, olağanüstü bir değişikliğin varlığının ispat edilemediği, diğer taraftan kararın temyiz edilmemesinin nafaka artırımının kabulü anlamına geldiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, bu talep kabul görmezse indirilmesi istemine ilişkindir....
Davacı vekili dilekçesinde, daha önce hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını belirterek iştirak nafakasının 900 TL'ya, yoksulluk nafakasının ise 1.300 TL'ya çıkartılmasını talep etmiştir. Mahkemece; yoksulluk nafakasının 10 TL artırılarak 800 TL'na, iştirak nafakasının ise 50 TL artırılarak 550 TL'na yükseltilmesine karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, tarafların gerçekleşen ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ve TÜİK'ın yayınladığı ÜFE gözönüne alındığında takdir edilen iştirak ve yoksulluk nafakası miktarları hak ve nesafete uygun olmayacak şekilde düşüktür....
Aile Mahkemesinin 2021/269 Esas ve 2021/338 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, bu kararla birlikte müvekkili lehine aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk Yiğit lehine aylık 500,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini ve nafakaların her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verildiği, üfe artışı ile birlikte müvekkilinin davacı için aylık 1.160,00 TL yoksulluk nafakası, çocuk için aylık 1.160,00 TL iştirak nafakası ödemekte olduğunu, müvekkilinin gelir durumu, borçluluk durumu, günün ekonomik koşulları müvekkilinin yeniden evlenmiş olması ve maddi olarak acz içinde olması hususları nazara alınarak davalı ve müşterek çocuk için bağlanmış bulunan yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılmasını, bunun mümkün olmaması halinde ise hakkaniyete uygun olarak indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde, daha önce hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını belirterek iştirak nafakasının 100 TL'den 300 TL'ye, yoksulluk nafakasının 150 TL'den 400 TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevabında, davanın reddini dilemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması veya yoksulluk ve iştirak nafakasının indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, yasal süresi içerisinde vermiş olduğu temyiz dilekçesinde adli yardım talebinde bulunmuş, bu nedenle mahkemece temyiz harçları alınmadan dosya dairemize gönderilmiştir. Adli yardıma ilişkin usul ve esaslar 6100 sayılı HMK’nun 334 ila 340. maddelerinde düzenlenmiştir. Aynı kanunun 336/3 maddesine göre; adli yardım talebi kanun yollarına başvuru sırasında Yargıtay'a da yapılabilir ve talep hakkında duruşma yapılmaksızın karar verilebilir....
Değerlendirme Davacı kadın vekili dava dilekçesinde boşanma kararı ile davacı kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ve çocuklar için hükmedilen iştirak nafakalarının arttırılmasını istemiş ancak nafakalara yıllık artış yapılmasına ilişkin talebi olmamıştır. 6100 sayılı Kanun`un 26 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Mahkemece, davacı kadın tarafından yıllık artış yapılması talep edilmediği halde, talebi aşacak şekilde yoksulluk ve iştirak nafakalarına ileri ki yıllarda yıllık ÜFE oranında artış uygulamasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. V....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BANAZ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/08/2014 NUMARASI : 2013/88-2014/211 Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacı ile müşterek çocuğa ödenen yoksulluk ve iştirak nafakalarının günün koşularına ve artan ihtiyaçlara göre yetersiz olduğunu beyan ederek, 175 TL olan yoksulluk nafakasının, aylık 475 TL'ye, 100 TL olan iştirak nafakasının ise, aylık 400 TL'ye çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....