Tarafların Afyonkarahisar Aile Mahkemesinin 2017/1143- 1259 Esas / karar sayılı ilamı ile boşandıkları, müşterek çocuklar hakkında ortak velayet kararı verildiği, davacının ortak velayetin kaldırılması ile birlikte iştirak nafakası talep ettiği, davanın kabul edildiği, kararın davalı erkek tarafından istinaf edildiği anlaşılmaktadır. Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır....
İstinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince istinaf talebinin kısmen kabulü ile çocuk ile baba arasında kişisel ilişki yeniden düzenlenmiş ve ortak çocuk yararına aylık 600 TL tedbir nafakasının kararın kesinleşmesinden sonra iştirak nafakası olarak devamına, davacı-karşı davalı kadın yararına hükmedilen aylık 400 TL tedbir nafakasının kararın kesinleşmesinden sonra yoksulluk nafakası olarak devamına hükmedilmiştir. O halde ilk derece mahkemesince davacı-karşı davalı kadına yüklenen kusurlar ile tazminat taleplerinin reddine ilişkin bölümü istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir....
Taraflar arasındaki iştirak nafakasının kaldırılması veya azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; düzenli bir işte çalışmadığını, inşaat işçisi olduğunu, boşandıktan sonra tekrar evlendiğini ve çocuğunun olduğunu, davalı ile ortak çocuklarının bakım, gözetim, beslenme, eğitim, giyim gibi bütün ihtiyaçlarını karşıladığını ileri sürerek...... Mahkemesinin 2011/1069 Esas, 2011/1058 Karar sayılı ilamı ile ortak çocukların her biri için ayrı ayrı takdir edilen 250,00 TL iştirak nafakasının kaldırılmasını, mahkemece taleplerinin yerinde görülmemesi durumunda nafakanın tenkisini talep etmiştir....
SONUÇ: Yukarıda (...) nolu bentte açıklanan nedenlerle iştirak nafakasının azaltılması talepli asıl davaya yönelik davacı-karşı davalının sair temyiz itirazlarının reddine, (...) nolu bentte açıklanan nedenlerle iştirak nafakasının artırımı talepli karşı davaya yönelik temyiz edilen hükmün davalı/karşı davacı yararına HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, HUMK'nun 440/III-... maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, ....01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı baba duruşmada çocuklara bakamadığını bu nedenle velayet kendisinde olmasına rağmen çocukların fiilen anne yanında kaldıklarını ikrar etmiştir. O halde verilen velayet kararında bir isabetsizlik olmadığı anlaşıldığından erkeğin velayete yönelik istinafının reddine karar vermek gerekmiştir. Velayeti anneye verilen ortak çocukların ihtiyaçları için baba aleyhine iştirak nafakası takdirinin doğru miktarının ise makul olduğu anlaşıldığından tarafların iştirak nafakasına yönelik istinafının reddine karar vermek gerekmiştir. İştirak nafakası velayetin ferisi mahiyetinde olduğundan velayet kararı kesinleşmeden iştirak nafakasından bahsedilemez. Bu itibarla iştirak nafakası velayet kararının kesinleşmesinden itibaren işlemeye başlar. Bu hususta verilen karar isabetli olup davacı vekilinin nafakanın başlangıç tarihine yönelen istinafı reddedilmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı, boşandığı davalı eşine ödemekte olduğu yoksulluk ve iştirak nafakasının yetersiz olduğunu ileri sürerek, kendisi ve müşterek çocuk için ödenmekte olan nafakanın 250,00'şer TL'ye çıkartılmasını talep etmiştir.Mahkemece, davalının gelirine göre hüküm altına alınan 125,00 er TL nafakanın uygun olduğu bunun üzerinde bir miktarın davalının maddi gücü ile orantılı olmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.TMK 182/2 maddesine göre, boşanma veya ayrılık vukuunda "velayet kendisine verilmeyen eş, küçük çocuğun bakım ve eğitim giderlerine" gücü oranında katılmak zorundadır.ine aynı yasanın 330.maddesi uyarınca da; nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir....
O halde mahkemece küçük için takdir edilen önceki iştirak nafakasının küçüğün yaşı, eğitim düzeyi ve ihtiyaçları ile davalının mali gücü doğrultusunda hakkaniyete uygun bir miktarda; yoksulluk nafakasının ise TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında arttırılarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmelidir.Mahkemece delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
O halde mahkemece küçük için takdir edilen önceki iştirak nafakasının küçüğün yaşı, eğitim düzeyi ve ihtiyaçları ile davalının mali gücü doğrultusunda hakkaniyete uygun bir miktarda; yoksulluk nafakasının ise TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında arttırılarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmelidir, gerekçesiyle Dairemizce bozulmuş, mahkemece Dairemize ait bozma kararına uyularak, aylık 250 TL yoksulluk nafakasına, aylık 250 TL iştirak nafakasına hükmedilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, yoksulluk nafakasının TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında artırılarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir....
çocuğun velayetinin davalı babadan alınarak davacı anneye verilmesine, ortak çocuk için 750 TL tedbir-iştirak nafakasına hükmedilmesini istemiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının ve müvekkili için hükmedilen yoksulluk nafakasının indirilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Kocaeli 1. Aile mahkemesinde verilen kararda nafakaların her yıl ÜFE - TÜFE oranında arttırılmasına verildiğini, karar doğrultusunda artışlar uygulandığında ödenmeyen nafakalarla birlikte belirlenen nafaka bedellerinin hatalı olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın iştirak nafakasının azaltılması, yoksulluk nafakasının kaldırılması veya azaltılması davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....