ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 19/02/2014 NUMARASI : 2013/489-2014/77 Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması-yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm davacı (birleşen davada davalı) tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı 24.06.2013 tarihli dava dilekçesi ile; halen 500 TL olan yoksulluk nafakasının 500 TL artırılarak aylık 1000 TL'ye, müşterek çocuklar için halen ödenmekte olan 250'şer TL olan iştirak nafakalarının ise ayrı ayrı 250'şer TL artırılarak aylık 500'er TL ye çıkarılmasını ( toplam 2000 TL aylık nafaka) talep etmiştir....
Ortak çocuklar yönünden kaldırılması istenen iştirak nafakası miktarının (300x12=3600,00 TL) kararın kesin olması nedeniyle HMK'nın 341/2. ve 346. maddeleri gereğince davacının istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. Açıklanan sebeplerle, davacının iştirak nafakasının kaldırılmasına yönelik istinaf talebinin kesin karara yönelik olması sebebi ile reddine, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik istinaf talebinin ise karar usul ve yasaya uygun olduğundan HMK'nın 353/1.b.1 maddesi gereği esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Temyiz Sebepleri 1.Davacı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kişisel ilişkinin yatılı ve uzun süreli kurulmasının babasını tanımayan müşterek çocuğun menfaatine aykırı olduğunu, iştirak nafakasının ve tazminat miktarlarının erkeğin ekonomik ve sosyal durumu gereği oldukça düşük olduğunu, erkeğin ekonomik sosyal durumunun yeterince araştırılmadığını, çalışmadığı halde yoksulluk nafakasının kaldırılmasının doğru olmadığını belirterek kararı kişisel ilişki, iştirak nafakası ve tazminatların miktarları ile reddedilen yoksulluk nafakası yönünden temyiz etmiştir. 2.Davalı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; çocuğa kadının annesinin baktığını, kadının ve annesinin imkanların yetersiz olduğunu, velâyeti istediğini aksi halde düzenlenen kişisel ilişkinin yetersiz olduğunu belirterek kararı velâyet, kişisel ilişki, tazminatlar, iştirak nafakası ve vekâlet ücreti yönünden temyiz etmiştir. C. Gerekçe 1....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 1- Davalı- davacı erkeğin kadının nafakasının artırılmasına yönelik istinaf incelemesinde; Asıl davanın iştirak nafakasının artırılmasına ilişkin olduğu, Mahkemece" Davacı birleşen dosya davalısı nafakanın artırımı davasının KABULÜ ile, Tarafların müşterek çocuğu Umut Şamlı yararına daha önce takdir olunan 750,00 TL iştirak nafakasının dava tarihi olan 08/07/2020 tarihinden itibaren aylık 750,00 TL artırımla iştirak nafakasının aylık 1.500,00 TL'ye yükseltilmesine, aylık 1.500,00 TL iştirak nafakasının tahsilde tekerrür olmamak üzere her ay davalı birleşen dosya davacısından alınarak ve müşterek çocuk yararına kullanılmak üzere davacı birleşen dosya davalısı kadına verilmesine, çocuk yararına takdir olunan aylık 1.500,00 TL iştirak nafakasının her yıl TÜİK tarafından yayımlanan ÜFE oranında arttırılmasına," karar verildiği, anılan hükme karşı davalı davacı erkek tarafından istinaf yasa yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. 6763 sayılı yasa ile değişik...
K:3 D:5 A Blok Bayraklı / İZMİR DAVANIN KONUSU : Nafanın Kaldırılması / İndirilmesi İSTİNAF KARAR TARİHİ : 07.10.2021 İSTİNAF KARARININ YAZILDIĞI TARİHİ : 07.10.2021 Taraflar arasındaki davada verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan incelenmesi uygun görülerek dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı-davalı vekili dava dilekçesinde özetle; "...tarafların İzmir 14. Aile Mah.nin 2014/796 E-2014/756 K. sayılı boşanma ilamı ile boşandıklarını, velayeti davalı anneye verilen müşterek çocuk ve davalı için aylık 500'er TL. iştirak ve yoksulluk nafakalarına hükmedildiğini, aradan geçen süre, artan masraf ve ihtiyaçlar sebebiyle bu miktarların yetersiz kaldığını, yoksulluk nafakasının aylık 750TL'ye, iştirak nafakasının aylık 1.000 TL'ye çıkarılmasını" talep ve dava etmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde, davacı ile davalının 28.05.2009 tarihinde verilen kararla boşandıklarını ve davalı lehine aylık 500 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini; davalının özel bir dershanede öğretmen olarak çalışmaya başladığını ve yoksulluk durumunun ortadan kalktığını iddia ederek yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Birleştirilen ... 3.Aile Mahkemesinin, 2012/133 esas sayılı davasında ise davalı kadın; boşanma davasıyla, müşterek çocuk lehine hükmedilen 400 TL iştirak nafakasının 1000TL'ye yükseltilmesi istenilmiştir.Mahkemece; davalının boşandıktan sonra öğretmen olarak çalışmaya başladığı, düzenli gelir elde ettiği ve yoksulluk halinin ortadan kalktığı gerekçesiyle davacının yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin talebinin kabulüne, birleştirilen iştirak nafakasının artırılması davasının ise kısmen...
Hüküm Dairemizin 2012/23232 esas 2013/10324 karar sayılı ilamı ile kadının boşanma davasının reddi, kadının davasındaki yargılama gideri ve vekalet ücreti, kusur belirlemesi, kadının tazminat talepleri ile yoksulluk nafakasının reddi, ziynet alacağı, iştirak nafakasının miktarı yönünden bozulmuştur. Mahkemece bozma ilanıma uyulmuş, uyulan bozma ilamı doğrultusunda bozulan hususlara ilişkin yeniden karar verilmiş ise de usulen kesinleşen kişisel ilişki ve erkeğin kabul edilen boşanma davasında erkek lehine hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama gideri konusunda da karar verilmiştir. Mahkemece kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesinde çocuğun üstün menfaatini gerektirir bir durum taraflarca ileri sürülmemiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının ve müvekkili için hükmedilen yoksulluk nafakasının indirilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Kocaeli 1. Aile mahkemesinde verilen kararda nafakaların her yıl ÜFE - TÜFE oranında arttırılmasına verildiğini, karar doğrultusunda artışlar uygulandığında ödenmeyen nafakalarla birlikte belirlenen nafaka bedellerinin hatalı olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın iştirak nafakasının azaltılması, yoksulluk nafakasının kaldırılması veya azaltılması davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
Asliye Hukuk Mahkemesinin kararı ile aylık 225,00 TL ye düşürüldüğünü, müşterek çocuk için de aylık 200,00 TL iştirak nafakası bağlandığını, yeniden evlendiğini ve boşandığını, bu evlilikten olan kızı için de aylık 150,00 TL iştirak nafakası ödediğini, asgari ücretli olarak çalıştığını, hayatını idame ettirebilme imkanının olmadığını, Kastamonu' da ikamet eden babasının maddi olarak destek olmaya çalıştığını belirterek davalıya ödemekte olduğu aylık 225,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından daha önce işe girmiş olması nedeniyle nafakanın kaldırılması davası açıldığını, Kastamonu 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tedbir nafakasının kaldırılması, yoksulluk nafakasının reddi ve iştirak nafakasının miktarı yönünden, davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre tarafların yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 267.80'er TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 08.06.2020...