"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen iştirak nafakası davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Mahkemece kararın kesinleşmesine kadar hükmolunan nafakanın, iştirak nafakası olduğu halde tedbir nafakası olarak nitelendirmede bulunulması sonucu etkili görülmediğinden bozma sebebi yapılmamıştır. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 36,25 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 17.11.2014 günü oybirliğiyle karar verildi....
Davacı dilekçesinde; boşanma davası sonucunda müşterek çocukların velayetinin kendisine verildiğini ve her biri için 100'er TL iştirak nafakası takdir edildiğini; ancak, aradan geçen sürede çocukların ihtiyaçlarının arttığını ileri sürerek, iştirak nafakasının her bir çocuk için 350.00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile her bir çocuk için aylık 100 TL olan iştirak nafakasının aylık 180 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, adına iştirak nafakasının artırılması istenilen müşterek çocuklardan ... 17.6.1990 doğumlu olup, dava tarihinde 18 yaşını doldurmuştur. Reşit olan çocuk adına velayeten annesi iştirak nafakası isteyemez....
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine dair hüküm ile ortak çocuk yararına hükmolunan 150,00 TL iştirak nafakasına ilişkin hükmün kesinleştiği gözetilmeksizin, kadın yararına 150,00 TL yoksulluk nafakası ile ortak çocuk yararına 200,00 TL iştirak nafakasına karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, hükmün diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 19.02.2018 (Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakası davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili, davacı için 250 TL yoksulluk, müşterek çocuk için 250 iştirak nafakası talebinde bulunmuş, mahkemece davacının yoksulluk nafakası talebinin reddine, iştirak nafakası talebinin kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir....
Davacı taraf hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakaların arttırılmasını talep etmiştir. Dosya kapsamından, reddedilen tedbir ve iştirak nafakası miktarının, bir yıllık toplam tutarının 500x12= 6.000 TL olduğu, kararı davacı istinaf ettiğinden kararın reddedilen kısım itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince miktar itibariyle kesin nitelikte olduğu, bu durumda davacı tarafın kesin nitelikteki bir karara karşı istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşıldığından, davacının istinaf başvuru dilekçesinin miktar itibariyle reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış, bu doğrultuda aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Aile Mahkemesinin 21.05.2015 tarihli kararı ile davalının baskı ve tehdidi ile davacının cehaleti sonucu yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırıldığını, davacının ortopedik engelinin bulunduğunu, iki çocuğun öğrenci olduğunu, diğer iki çocuğun da dudak ve damak yırtıkları nedeni ile devamlı operasyon geçirdiklerini, davacının geliri olmadığını belirterek davacı lehine aylık 600 TL yoksulluk ve müşterek dört çocuk için aylık 350'şer TL iştirak nafakasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; yeniden evlendiğini, kredi borçları olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, yoksulluk nafakası talebinin reddine ve Asiye için 200 TL, ... ve .. için 160'ar TL iştirak nafakası takdir edilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
TL manevî tazminat, iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasına yıllık TEFE-TÜFE oranında arttırım yapılmasına, ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde ise bedel iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Aile Mahkemesi'nin 22.03.2012 tarih 2010/66 Esas 2012/209 sayılı Kararı, Yargıtay 2.Hukuk Dairesi’nce iştirak nafakası yönünden onanmış, yoksulluk nafakası fahiş bulunarak bu nafaka yönünden bozulmuştur. İİK'nun 40. maddesi gereğince bozma ilamıyla artık yoksulluk nafakası yönünden takibe devam olunamaz. Yoksulluk nafakası yönünden takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, Mahkemece, aksine gerekçelerle şikayetin reddine karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 25,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 14.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, tarafların .... Aile Mahkemesi' nin 2009/903 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, davalının müvekkili ve müşterek çocuklara nafaka vereceğini söylediği halde nafaka vermediğini belirterek davacı anne için 250 TL yoksulluk nafakası, 2004 ve 2008 doğumlu müşterek çocuklar için 400' er TL iştirak nafakası istemiştir. Davalı, davacının boşanma protokolü ile nafaka talep etmediğini bildirerek davanın reddini istemiştir....
nun 182/2,328/1,330/1 maddeleri uyarınca takdir edilen iştirak nafakası miktarının yetersiz olduğu anlaşıldığından, davacı kadının İlk Derece Mahkemesince verilen kararda takdir edilen iştirak nafakası miktarının yetersiz olduğu yönünden istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararda; 1 ve 2 no'lu hüküm fıkralarının tüm sonuçları ile birlikte ortadan kaldırılarak 6100 sayılı HMK.'...