Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı 18/02/2020 tarihli celsede çocuk için iştirak nafakası talep ettiğini, ayrıca nafakanın her yıl artırılmasını istediğini beyan etmiştir. Mahkemece; davanın kabulü ile velayeti babaya verilen müşterek çocuk Egehan'ın velayetinin babadan alınarak davacı anneye verilmesine, baba ile aralarında kişisel ilişki kurulmasına, çocuk için aylık 275,00 TL iştirak nafakası takdiri ile karar kesinleştikten sonra her ay davalıdan alınarak davacı anneye verilmesine, her yıl nafakanın artırılması hususunda usulüne uygun bir talep olmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece, verilen hükme karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; dava tarihinde anne yanında olan çocuk lehine tedbir nafakasına hükmedilmemesinin doğru olmadığını, hükmedilen iştirak nafakası miktarının az olduğunu, yine gelecek yıllarda ÜFE artışına karar verilmesi gerektiğini belirterek, istinaf yoluna başvurmuştur....

Öyle ise kanun hükmünün uygulanmasında hata yapılması bozmayı gerektirir. 2- Davacı kadının dava dilekçesi ile velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası talebinde bulunduğu, bu nafakanın velayetin eki niteliğinde olduğu anlaşılmakla mahkemece kabul edilen velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası yönünden iki ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki yukarıda gösterilen yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmez. O halde kararı düzeltilerek onanması Hukuk Muhakemeleri Kanununun 438/7. maddesine uygun düşer....

    Kişisel ilişki düzenlenirken analık babalık duygularının tatmini yanında çocuğun fiziki, bedeni ve ahlaki gelişimi ile eğitim durumunun da gözetilmesi ile çocuğun üstün yararı uyarınca düzenleme yapılması esastır. Boşanma kararında kurulan kişisel ilişki yeterli iken, iki haftada bir çarşamba günleri saat: 18:00 ile 20:00 saatleri arasında, çocukların eğitim ve uyku düzenini etkileyecek şekilde çocuklar ile kişisel ilişki kurulması, çoçukların üstün yararına uygun değildir. Hal böyle olunca boşanma kararında düzenlenen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi şartları oluşmadığı halde yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davacı tarafın Velayetin Değiştirilmesine yönelik davasının KABULÜ İLE, Tarafların müşterek çocukları İlkadım 21/02/2009 doğumlu Musab Melih ve İlkadım 01/01/2014 doğumlu, Hasan'ın velayetinin davalı babadan alınarak davacı anneye bırakılmasına, Velayeti davacı anneye verilen müşterek çocuk ile davalı baba arasında KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASINA, Tarafların müşterek çocuk Musab Melih için aylık 750,00 TL iştirak nafakası tayinine, hükmedilen nafakanın dava tarihinden itibaren davalıdan alınarak müşterek çocuğa harcanmak üzere davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istem hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, Tarafların müşterek çocuk Hasan için aylık 750,00 TL iştirak nafakası tayinine, hükmedilen nafakanın dava tarihinden itibaren davalıdan alınarak müşterek çocuğa harcanmak üzere davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istem hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA," karar verilmiştir....

      Aile Mahkemesinin 2022/1207 Esas sayılı dosya ile işbu dosyanın birleştirilmesine, çocuk Zeynep için hükmedilen iştirak nafakasının aylık 2500 TL'ye çocuk Muhammed için hükmedilen iştirak nafakasının aylık 2000 TL'ye yükseltilmesine, 50.000 TL tazminata karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; velayetin değiştirilmesi ve ortak velayet talebinin reddine, kişisel ilişki tesisine, erkeğin nafaka artırım talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; velayetin değiştirilmesi talebinin reddini, danışmanlık talebi uygulanmamasını istinaf etmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi - İştirak Nafakası Taraflar arasındaki karşılıklı olarak açılan "velayetin değiştirilmesi" ve "iştirak nafakası" davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (koca) tarafından; her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-davacı vekili Av. ...'a ait vekaletname dosyada bulunmamaktadır. Adı geçen vekile, vekaletnamesini ibraz etmesi için süre verilmesi, ibraz ettiği takdirde dosyaya alınması, aksi halde gerekçeli kararın davalı-davacı asile tebliği ve asil yönünden de temyiz süresi beklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 14.01.2014 (Salı)...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi - Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı erkek dava dilekçesinde velayetin değiştirilmesi yanı sıra iştirak nafakalarının da geriye dönük olarak kaldırılması talebinde bulunmuştur. Dava açılırken alınan başvuru harcı, dava dilekçesindeki isteklerin tümünü kapsar. Davacı erkeğin iştirak nafakasının geriye dönük olarak kaldırılması talebi velayetin değiştirilmesi talebinin eki niteliğinde olmayıp nispi harca tabidir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakasının Kaldırılması Olmazsa Nafakanın Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacının ortak çocukla kişisel ilişki sırasında davalıya tehdit ve hakaret ettiğinin, bu suçlardan dolayı cezalandırıldığının, bu sebeple küçükle arasında icra yoluyla kişisel ilişki kurulmasında davalıya yüklenecek bir kusur bulunmadığının anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu...

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı baba tarafından vekalet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı anne tarafından ise kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı baba tarafından velayetin değiştirilmesi ve davalı-karşı davacı anne tarafından kişisel ilişkinin düzenlenmesi istemli açılan davada, her iki dava da reddedilmekle, taraflarca yapılan istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Karar taraflarca yukarıda gösterildiği şekilde temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından; kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Ana ve baba ile çocuklar arasında kişisel ilişki kurulurken çocuğun üstün yararı yanında ana babalık duygusunun tatmin edilmesine ve geliştirilmesine özen gösterilmesi gerekir. Velayeti babaya bırakılan 2003 doğumlu... ile anne arasında anne yanında yatılı kalacak şekilde uygun kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. Öte yandan kişisel ilişkinin davacı baba nezaretinde kurulması da kişisel ilişkinin amacına aykırıdır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. (HUMK 438/7 md.)...

                UYAP Entegrasyonu