Davalı davacı vekili karşı davaya verdiği cevap dilekçesinde özetle; iştirak nafakası talebinin fahiş miktarda olduğunu, kısmi olarak kabul ettiklerini, karşı tarafın iştirak nafakasının aylık 5.000,00 TL'ye çıkarılması talebinin hakkaniyete uygun 3.000,00 TL'lik kısmını kabul ettiklerini, Yargıtay kararları uyarınca TÜİK'in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alınmak suretiyle yıllık artırıma tabi tutulması yönünde hüküm altına alınmasını, talebin geri kalan kısmının ise reddini talep ettiklerini belirterek velayet talepleri yönünden ortak velayetin kaldırılarak velayetin müvekkiline verilmesine, iştirak nafakasının 3.000,00 TL'lik kısmının kabulüne, fazlaya dair kısmının reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Erkeğin istinaf başvurusu üzerine bölge adliye mahkemesince iştirak nafakası yönünden kadın aleyhine ... bir hüküm tesis edilmediğinden, kadının kesinleşmiş olan iştirak nafakası miktarına ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davacı kadının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı erkeğin temyiz itirazları yersizdir....
Kesinleşen konularda yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken mahkemece, bu durum gözetilmeden boşanma, velayet, kişisel ilişki, tedbir nafakası, harç ve vekalet ücretine hükmedilerek kesinleşen konularda yeniden hüküm kurulması doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK madde 370/2)....
Çocuklar için verilen tedbir-iştirak nafakası açısından; Çocuklar lehine tedbir nafakası takdirinde bir hukuka aykırılık bulunmadığı, takdir edilen miktarın ise günün ekonomik şartlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına ve hakkaniyete uygun olduğu anlaşıldığından davalı kadının istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, çocuğun ihtiyaçları ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak müşterek çocuk Kardelen için iştirak nafakası miktarının yerinde olduğu anlaşıldığından davalı kadının istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Kadın için verilen tedbir nafakası açısından; Kadın lehine tedbir nafakası takdirinde bir hukuka aykırılık bulunmadığı, takdir edilen miktarın ise günün ekonomik şartlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına ve hakkaniyete uygun olduğu anlaşıldığından davalı kadının istinaf talebinin reddine karar verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yüksek yararı, yaşı ve anne ve babalık duygusunun tatmini ve infaz edilebilir nitelikte olması hususları birlikte değerlendirilerek çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveyniyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun üstün yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir. Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında ana ve/veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Çocuk ile babası arasında yeterli kişisel ilişki kurulamadığı taktirde güven duygusunun oluşamayacağı açıktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İştirak Nafakasının Artırılması-Kaldırılması ve Velayet Taraflar arasındaki dava ve karşı davaların yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı tarafından asıl davada Soner için iştirak nafakalarının artırılması, karşılık davada ise, iştirak nafakasının azaltılması, müşterek çocuk Soner'in velayetinin anneden alınarak babaya verilmesi, velayeti babaya verilen çocuk Beste için iştirak nafakası verilmesi, baba yanında kişisel ilişki sırasında çocukların kaldığı bir aylık süre için iştirak nafakasının kaldırılması ve geriye dönük beş yıl için bu sürede ödenen iştirak nafakalarının iadesi yönlerinden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Asıl davada Soner için takdir edilen iştirak nafakasının artırılan bölümünün yıllık tutarı, karar tarihi itibarıyla temyiz kesinlik sınırı 1890 TL.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, kusur belirlemesi, kişisel ilişkinin yatılı olması, iştirak nafakası ve maddi tazminatın miktarı ile reddedilen manevi tazminat talebi yönünden; davacı-davalı erkek tarafından ise, katılma yoluyla kusur belirlemesi, maddi tazminat, velayet, kişisel ilişki ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacı kadından kaynaklanan boşanmayı gerektirir kusurlu bir davranışın varlığı tespit edilememiştir. Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde "evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerin her birinin boşanma davası açabileceği" hükme bağlanmıştır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, tedbir -iştirak nafakası, tedbir- yoksulluk nafakası ve maddi - manevi tazminat miktarını istinaf etmiştir. Davalı erkek vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, davanın kabulünü, velayeti, kadın lehine tedbir - iştirak nafakası, tedbir - yoksulluk nafakası ve maddi - manevi tazminat verilmesini, erkek lehine maddi - manevi tazminat verilmesini istinaf etmiştir....
kesinleştikten sonra 150,00 TL artırılarak toplam 350,00 TL iştirak nafakasının davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, Davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin REDDİ ile, Mahkememiz ara kararında davacı kadın lehine hükmedilen 250 TL tedbir nafakasının kararın kesinleşmesi beklenilmeden derhal kaldırılmasına, Davacının kişisel malların alacağı talebi hakkında taraflar anlaşmış olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,"karar verilmiştir....
ilişki kurulmasına, ortak çocukların ihtiyaçları ve babanın bakım sorumluluğunun devam ettiği dikkate alınarak ortak çocuk Alara yararına aylık 300,00 TL tedbir nafakası, 400,00 TL iştirak nafakası, ortak çocuk Hira yararına aylık 200,00 TL tedbir nafakası, 350,00 TL iştirak nafakası, ortak çocuk Azra yararına aylık 200,00 TL tedbir nafakası, 350,00 TL iştirak nafakası, kadının düzenli ve sürekli gelirinin olmadığı, boşanmakla yoksulluğa düşeceği dikkate alınarak kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakası, 500,00 TL yoksulluk nafakası, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu olmaları sebebiyle tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir....