WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi uyarınca boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verilerek davalı baba ile aralarında şahsi ilişki tesisine, müşterek çocuk lehine 300,00 TL tedbir/iştirak nafakasına, davacı kadın lehine 20.000,00 TL maddi tazminat ile aylık 500,00 TL tedbir/yoksulluk nafakasına, davacı kadının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; iştirak-yoksulluk nafakası, manevi tazminat, ziynet alacağı yönlerinden ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı; tedbir/iştirak-yoksulluk nafakası, kusur, maddi tazminat yönlerinden, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

ve iştirak nafakası miktarları yönünden yapılan istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b-2 maddesi uyarınca KABULÜ ile, yerel mahkeme kararının hüküm bölümünde bulunan yoksulluk nafakasına ilişkin 5....

ve iştirak nafakası olarak devamına, mal rejiminin tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmişir....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, asıl davanın TMK 162 madde ve TMK 166/1. madde yönünden reddine, erkeğin maddi-manevi tazminat, velayet, tedbir ve iştirak nafakası taleplerinin reddine, karşı davanın kabulüne,TMK' 166/1 md.si uyarınca boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin davacı anneye verilmesine, kadın lehine verilen aylık 1.200 tl tedbir/ aylık 1.400TL yoksulluk nafakası olarak devamına, müşterek çocuklar lehine aylık 1.200TL'er TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle 200 TL artırımı ile aylık 1400'er TL olarak devamına, karar kesinleştiğinde iştirak nafakası olarak devamına, kadın lehine 100.000'er TL maddi ve manevi tazminata karar verilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Yargıtay bozma ilamı ile, mahkemece verilen ilk hüküm sadece kusur belirlemesi, maddi, manevi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden bozulmuş, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümler onanmıştır. Bu nedenle, mahkemece verilen hüküm boşanma, velayet, kişisel ilişki, iştirak nafakası, çeyiz eşyalarının iadesi, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden kesinleşmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakası davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, talep edilen yoksulluk nafakası yönünden; taraflar arasında görülen boşanma davacında davacı(Kadın) dava dilekçesinde kendisi için ayda 10.000.000 TL yoksulluk nafakası talep etmesine rağmen, 09/02/2002 tarihli duruşmada "...ayrıca nafaka talebim de yoktur" şeklinde açıklama yapmıştır....

      Davalı kadın istinaf dilekçesinde özetle; boşanma kararının yanlış, hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakası miktarının az olduğunu, aleyhine hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin kararının bu yönlerden kaldırılmasını istemiştir....

      un velayetlerinin davacı anneye verildiğini, davacıya 120-TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuklar için 60'ar-TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, çocuklarının okul çağında olduğunu, masraflarının arttığını, davalının Göltaş isimli iş yerinde sigortalı ve devamlı olarak çalıştığını, aylık 2500-TL civarında maaş aldığını, paranın alım gücünün düşmesi nedeniyle aylık 120 TL olan yoksulluk nafakasının 400 TL sına müşterek çocuklar için ayrı ayrı 60 TL olan iştirak nafaksının 2015 doğumlu çocuk için 200 TL, diğeri için 250 TL sına arttırılarak nafakaya hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

        İstinaf Sebepleri 1.Davacı- karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin başka kadınla ilişkisini davalı- karşı davacı kadının affettiğini bu nedenle zinaya dayalı davanın kabul edilmesinin hatalı olduğunu, ziynet alacağı davasının kabulünün hatalı olduğunu, tazminat ve iştirak nafakası miktarının yüksek olduğunu ileri sürerek asıl davanın reddi, karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, nafakalar ve tazminatlar, ziynet alacağı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur. 2.Davalı- karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; tazminat ve iştirak nafakası miktarlarının düşük olduğunu, ziynet ve tazminatlar yönünden yasal faize hükmedilmediğini, yoksulluk nafakası talebinin reddinin yerinde olmadığını, nafakalara ÜFE artırımına karar verilmediğini ileri sürerek iştirak nafakası ve tazminatların miktarı, yoksulluk nafakasının reddi, ziynetlere ve tazminatlara yasal faiz uygulanmaması, iştirak nafakasına ÜFE oranında artış uygulanmaması yönünden istinaf yoluna başvurmuştur...

          Mahkemece; boşanma davası sırasında davacı ve çocuk lehine sadece tedbir nafakasına hükmedildiği, bunun dışında davacının herhangi bir nafaka talebinin olmadığı, mahkemece de nafakaya hükmedilmediği, verilen boşanma kararının 26.05.2006 da kesinleştiği, bu tarihten itibaren bir yıldan fazla sürenin geçtiği, bu nedenle davacının kendi adına nafaka istemesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle yoksulluk nafakası bakımından davanın reddine, iştirak nafakası yönünden ise davanın kısmen kabulüyle 375 TL nafakanın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Dava dilekçesinde boşanma davası sırasında hükmedilen tedbir nafakasının artırılmasına karar verilmesi istenilmiş ise de ; boşanma davasının fer'i niteliğinde olan tedbir nafakası boşanma kararının kesinleşmesi ile sona erdiğinden davadaki istem boşanmanın kesinleşmesinden sonraki yoksulluk ve iştirak nafakası talebi olarak kabul edilmesi gerekmektedir....

            UYAP Entegrasyonu