olmasına rağmen istirdat talebinin hangi davacı yönünden kabul edildiği belirtilmediği gibi, diğer davacıların istirdat talebi ile ilgili gerekçesi de gösterilmeksizin hüküm kurulmadığı, bu şekilde yapılan yargılama ve verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu, davalı vekilinin bu kısımlara yönelik istinaf sebeplerinin haklı olduğu anlaşılmıştır....
yatırılmadığı, Mahkemece davacıların adli yardım talebi ile ilgili olumlu-olumsuz herhangi bir karar verilmediği ve sonucuna göre adli yardım talebinin reddi halinde dava başında alınması gereken harçlar yatırtılmadan yargılamaya devam edilerek icra dosyasından kapak hesabının getirtildiği, nihai olarak istirdat talebinin kabulü ile 43.970,99 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye 13.479,10 TL yönünden ise davacıların davalıya borçlu olmadıklarının tespitine yönelik karar verildiği, davada birden fazla davacı olmasına rağmen istirdat talebinin hangi davacı yönünden kabul edildiği belirtilmediği gibi, diğer davacıların istirdat talebi ile ilgili gerekçesi de gösterilmeksizin hüküm kurulmadığı, bu şekilde yapılan yargılama ve verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu, davalı vekilinin bu kısımlara yönelik istinaf sebeplerinin haklı olduğu anlaşılmıştır....
sonra takibin iptal edilmiş olmasının borçlu tarafından yapılan ödemeyi geçersiz kılmayacağı, şikayetçi borçlunun talebinin genel mahkemelerde açılacak istirdat davasında ileri sürülebileceği gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
Şti'ne kargo yolu ile gönderilirken kaybolduğunu, akabinde de çek iptali kararı verildiğini, dava dışı şirkete 66.720,00 TL tutarında çek iptali kararı sonrasında ödeme yaptıklarını, ancak Bursa 6.İcra Müdürlüğünün 2018/... sayılı dosyası ile davalı tarafça icra takibi başlatıldığını, takip dolayısıyla davalı tarafa da 66.720,00 TL tutarında ödeme yaptıklarını, takipte davalı tarafa herhangi bir borçlarının bulunmadığını bu sebeple çek dolayısıyla davalıya borçlu olmadıklarının tespiti ile %20'den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmolunmasını talep etmişlerdir....
Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olamaz. (1) Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını isteyebilir. Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazımgelmediğini ispata mecburdur'' 3. Değerlendirme 1. Davacı, davalı site yönetimi aleyhine açtığı istirdat davasında fazladan ödediği aidat bedelinin tespiti ile iadesine karar verilmesini istemiştir. 2....
Bankası A.Ş. tarafından elektronik takas ortamında ibraz edildiği, karşılıklıksız çek olarak işlem gördüğünün bildirildiği görülmüştür. Tensip tutanağı ile dava konusu edilen çek bedelinin %15’i oranında nakdi veya teminat mektubu karşılığında dava konusu çek ile ilgili olarak ödemekten men kararı verilmesine karar verilmiş ise de teminat yatırılmadığından ödeme yasağı kararı uygulanmamıştır. Mahkememizce ödeme yasağı kararının uygulanmadığı, talep edenin istirdat davası açma hakkının bulunduğu belirlenmekle; bu halde verilen ve uygulanan, kaldırılmasına karar verilebilecek bir ödeme yasağı kararı bulunmadığından davacı tarafa istirdat davası açmak üzere süre verilmesine gerek görülmemiştir. Dava konusu çekin ibraz edildiği, bu itibarla kaybolmadığı anlaşılmakla çek iptali talebinin istirdat davası hakkı saklı kalmak kaydıyla reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: 1-... ... A.Ş ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık ve hüküm; konaklama hizmeti alım sözleşmesinden kaynaklanan alacak nedeniyle başlatılan icra takibi yönünden borçlu bulunulmadığının tespiti ve istirdat istemlerine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 15.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı ... arasındaki davadan dolayı .... ....Asliye Hukuk Hakimliğince verilen ....05.2013 gün ve 2012/494-2013/188 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık senede dayalı borçlu olmadığının tespiti ve istirdat istemine ilişkin bulunduğundan, kararın temyizen incelenmesi görevi ... ....Hukuk Dairesi’ne aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli ... ....Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 27.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davanın hukuki niteliği itibariyle 6102 sayılı T.T.K.nun 818 madde hükmü delaletiyle Aynı kanunun 757,762,763,764 madde hükümleri gereğince zayi nedeniyle çek iptali talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. ------ çek iptali davaları, özelliği itibari ile hasımsız açılan davalardan olup, yapılan yargılama sırasında çek hamilinin ortaya çıkması durumunda, çek iptali davasını açan davacıya, mevcut çek hamiline karşı çek istirdadı davası açması konusunda süre verilmeli, istirdat davasının açılması halinde, çek iptali davasının konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına, açılmaması halinde ise çek iptali davasının reddi yönünde hüküm kurulmalıdır"-----ibraz edilerek karşılıksız işlemine tabi tutulduklarının; ------ tarihinde ---- ibraz edildiğini ancak işlem görmeden iade edildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi HÜKÜM/KARAR : Davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine Taraflar arasında davalı kurum tarafından hizmet kusuru nedeniyle tahsis edilen kurum işleminin iptali ile borçlu olunmadığının tespiti davasında, davacının dava konusu işlem nedeniyle davalı kuruma borçlu olmadığının tespiti yönünde verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....