WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını istiyebilir. Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazım gelmediğini ispata mecburdur.'' şeklinde düzenlenmiştir. İzmir ... İcra Dairesinin .../... Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklının davalı ... Bankası Anonim Şirketi, borçlunun davacı ......

    Belirtilmelidir ki, Teklifle, 6102 sayılı Kanunun 5/A maddesi ile 7036 sayılı Kanunun 3 üncü maddesine menfi tespit ve istirdat davalarının yanı sıra itirazın iptali davası da eklenmektedir. Ancak, itirazın iptali davasının dava şartı olarak arabuluculuk kapsamında olduğuna ilişkin mevcut uygulamalar dikkate alınarak bu fıkrada, itirazın iptali davasıyla ilgili hükme yer verilmemektedir" Bu değişiklik ile bu fıkrada sayılan her bir dava çeşidinin ayrı ayrı arabuluculuğa tabi olduğu açıkça düzenlenmiştir....

      İstirdat davasında ise esasen iradi bir ödeme söz konusu olmayıp cebri icra tehdidi altında gerçekte borçlu olunmayan bir paranın ödenmesi söz konusudur. Sebepsiz zenginleşmede, zenginleşmenin hukuka uygun bir sebebe dayanmaması gerekirken istirdat davasında böyle bir şart aranmaz. Sebepsiz zenginleşmede, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun illiyet bağı bulunması gerekirken istirdat davasında böyle bir bağ aranmaz. Örnek olarak, geçerli olmayan bir sebeple veya gerçekleşmemiş bir sebeple yapılan bir ödeme sebepsiz zenginleşme sayılırken, icra takibi sonucunda borçlu olmadığı halde ödenen bir para istirdat davası konusu olur....

      İstirdat davasında ise esasen iradi bir ödeme söz konusu olmayıp cebri icra tehdidi altında gerçekte borçlu olunmayan bir paranın ödenmesi söz konusudur. Sebepsiz zenginleşmede, zenginleşmenin hukuka uygun bir sebebe dayanmaması gerekirken istirdat davasında böyle bir şart aranmaz. Sebepsiz zenginleşmede, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun illiyet bağı bulunması gerekirken istirdat davasında böyle bir bağ aranmaz. Örnek olarak, geçerli olmayan bir sebeple veya gerçekleşmemiş bir sebeple yapılan bir ödeme sebepsiz zenginleşme sayılırken, icra takibi sonucunda borçlu olmadığı halde ödenen bir para istirdat davası konusu olur....

      Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi ve davaya istirdat davası olarak devam edilmesi İİK'nın 72/VI. maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde hükmüne göre borçlu, açtığı menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı almamış veya verilen ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeble kaldırılmış olması nedeniyle dava konusu borcu ödemek zorunda kalmış olursa menfi tespit davası yasa gereği kendiliğinden istirdat davasına dönüşür ve davaya istirdat davası olarak devam edilir. Bu durumda İİK'nın 72/VII. maddesindeki 1 yıllık hak düşürücü süre de uygulanmaz. Yukarıda açıklandığı üzere somut olayda icra takibine konu borç 14.12.2007 tarihinde ödenmiş, eldeki dava borcun icra dosyasına ödenmesinden ve 1 yıllık hak düşürücü sürenin sona ermesinden sonra 21.05.2010 tarihinde “icra takibine konulan çekten dolayı menfi tespit” istemiyle açılmış, sonradan ıslah da edilmemiştir....

        Bu durumda mahkemece, davacının İİK.’nun 72. maddesi kapsamında takip dayanağı bono ile borçlu olup olmadığının tespiti gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit - istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, takip konusu bono bedelinin ödendiği iddiasına dayalı borçlu olunmadığının tespiti ile fazladan ödenen miktarın istirdatı istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....

            "İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tesbit- istirdat- tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalıdan satın alınan karo presi makinasının ayıplı çıktığı iddiasıyla davalıya yapılan fazla ödemenin tahsili, davalıya verilen teminat senedinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti ile senedin iptali, fatura ve sözlemenin iptali ile makinanın ayıplı olması nedeniyle uğranılan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir. Davalı vekili, makinada oluşan hasarların davacının kullanma talimatına uymamasından kaynakladığını, müvekkilinin kusuru bulunmadığını, gönderdikleri servis elemanının tamiratı yapmasına davacının engel olduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

              Dava ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan icra takibinden dolayı borçlu bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dairemizin önceki bozma ilamında davacı ...’ın Çorum 2. İcra Müdürlüğünün 2016/5571 sayılı dosyasına ilişkin menfi tespit ve istirdat davası yönünden tüm delillerinin eksiksiz toplanması ve değerlendirilmesi suretiyle uyuşmazlığın esası hakkında hüküm tesisi yönünden karar verilmiş olup, mahkemece bozma ilamına uyulmasına rağmen bozma gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Davacı ...’ın ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipten dolayı borçlu bulunup bulunmadığının bilirkişi tarafından hesaplama yapılarak tespiti gerekir. Davacı ... icra dosyasına ihtirazi kayıt ileri sürerek ödeme yaptığı gibi ödemeden önce menfi tespit davası açılmış olması nedeniyle şayet davacı ödeme tarihinde takipten dolayı fazla ödeme yapmış ise bu ödemenin tespiti ile 2004 sayılı Kanun'un 72 nci maddesinin altıncı fıkrası gereğince davaya istirdat davası olarak devam edilmesi gerekir....

                olarak devam edilmesi İİK'nın 72/VI. maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde hükmüne göre borçlu, dava konusu borcu ödemek zorunda kalmış olursa menfi tespit davası yasa gereği kendiliğinden istirdat davasına dönüşür ve davaya istirdat davası olarak devam edilir....

                UYAP Entegrasyonu