"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit- istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalı hamil ... tarafından takibe konulan bonoların davalı ... ile yapılan kira sözleşmesi gereği aylık kira parası karşılığı verildiği ve kiranın ödendiği halde senetlerin verilmeyerek takibe geçildiği iddiasıyla borçlu olunmadığının tespiti, senetlerin ve takiplerin iptali ile % 40 tazminat talebine ilişkin yargılama sırasında dava istirdat davasına dönüşmüştür....
davası olması nedeniyle menfi tespit davası yönünden davacı yararına maktu vekalet ücretine, istirdat davası yönünden talep olunan miktar dikkate alınarak taraflar yararına nispi vekalet ücretine hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ise istirdat davasına konu edilen talep miktarı ile kabul miktarı dikkate alınmak suretiyle paylaştırılmasına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
olmadığının tespitine yönelik huzurdaki menfi tespit davasına ilişkin olarak arabulucuya başvuru yapılmadığını, hal böyle olmakla müvekkili şirketin, davalı şirket tarafından düzenlenen davaya konu mezkur fatura ile tahakkuk ettirilen bedele ilişkin borçlu olmadığının tespiti istemiyle işbu menfi tespit davasını açma zaruretinin hasıl olduğunu, huzurdaki davanın ikame edilmesinden önce ... 21 Asliye Ticaret Mahkemesi ......
Başka bir deyişle hukuki bir yarar bulunması koşuluyla sonuçta alacak-borç ilişkisi doğuracak bir durumun olmadığının tespiti amaçlanır. Dayanılan hukuki ilişkinin gerçekten mevcut olmadığı icra takibine maruz kalmadan önce ileri sürülebileceği gibi, icra takibinden sonra da ileri sürülebilir. Borçlunun icra takibinden önce veya sonra menfi tespit davası açabilmesi için borçlu olmadığının tespitinde hukuki yararının bulunması şarttır. Borçlu belirtilen şekilde takipten önce veya sonra alacaklıya karşı bir menfi tespit davası açar; bu davayı kazanırsa, hakkındaki icra takibi dayanaksız kalır ve borcu ödemekten kurtulur. Ancak borçlu borcunu icra dairesine ödedikten sonra, artık menfi tespit davası açamaz. Bu halde borçlunun sırf borçlu olmadığının tespitinde hukuki bir yararı yoktur. Bundan sonra ödediği paranın geri alınması için bir dava açması söz konusu olur ki, bu da istirdat davasıdır (Yargıtay 3.HD'nin 02/05/2019 tarih 2017/7853 Esas 2019/4067 Karar sayılı ilamı)....
Başka bir anlatımla borcun ödenmesi üzerine menfi tespit davası kendiliğinden (kanundan ötürü) istirdat davasına dönüşür. Ancak, mahkemece belirtilen yasa kuralı gözetilmeden menfi tespite karar verilip istirdat yönünde bir hüküm kurulmaması ve menfi tespit davasının da davacı lehine sonuçlanıp, kesinleşmesi halinde ayrı bir istirdat davası açılması mümkün olup, daha önce verilip kesinleşen menfi tespit ilamı, istirdat davasında kesin delil (HUMK.nun 295/1 md.) teşkil eder.Bu durumda istirdat davası, borcunda tamamen ödenmesinden itibaren bir yıldan fazla bir zaman geçtikten sonra açılmış olsa bile (İİK.md.72/7’ye göre) süre aşımından dolayı reddedilmez; çünkü, bu istirdat davası ayrı görülse bile daha önce sonuçlanmış olan ve İİK.nun 72/6.maddesine göre kendiliğinden (kanundan ötürü) istirdat davasına dönüşmüş bulunan menfi tespit (daha doğrusu istirdat) davasının devamı niteliğindedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki istirdat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, eser sözleşmesi kapsamında iş bedeli olarak verilen çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti talebinden ibarettir. Davacı şirket yüklenici, davalı ise taşerondur. Davacı vekili; ... ili ve ... il sınırları içerisinde kurulacak olan ... ve Hidroelektrik Santrali Tesisinin üretim faliyetlerini yürütmek için dava dışı ......
Somut olayda, davacı aleyhine bonodan kaynaklanan alacak nedeniyle yapılan icra takibinden dolayı davalıya borçlu olunmadığının tespiti ile icra tehdidi altında ödenen paranın istirdatı istenmektedir. Davaya konu alacak bonoya dayanmaktadır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 776 ve devam maddelerinde bono düzenlenmiştir. Anılan kanunun 3. maddesinde “Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari İşlerdendir.” hükmüne yer verilmiş, 4. maddesinde bu kanunda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı belirtilmiştir. Yine aynı kanunun 5. maddesinde tüm ticari davalara Asliye Ticaret Mahkemesinde bakılacağı bildirilmiştir. Davanın Türk Ticaret Kanunu’nun 776 ve devam maddelerinde düzenlenen bonoya dayalı alacaktan kaynaklanmış olmasına göre uyuşmazlığın ... 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....
Mahkemece, davalı alacaklı şirketin davacı borçlu aleyhine başlattığı ilamsız icra takibine itiraz üzerine itirazın iptali davası açıldıktan sonra davacı borçlu tarafından aynı ticari ilişkiye ve delillere dayanarak borçlu olmadığının tespiti davası açıldığı, aynı konuda itirazın iptali davası açıldıktan sonra menfi tespit davası açılmasında hukuki menfaat bulunmadığı gerekçesiyle, HMK 114/1-h bendi uyarınca dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 31/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını istiyebilir. Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazım gelmediğini ispata mecburdur.'' şeklinde düzenlenmiştir. İzmir ... İcra Dairesinin .../... Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklının davalı ... Bankası Anonim Şirketi, borçlunun davacı ......
Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını istiyebilir. Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazım gelmediğini ispata mecburdur.'' şeklinde düzenlenmiştir. İzmir ... İcra Dairesinin .../... Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklının davalı ... Bankası Anonim Şirketi, borçlunun davacı ......