"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi K A R A R 01.09.2001 tarihli iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemli olarak dava açıldığı ve ekli ceza davasına ait dosya kapsamından davacının anılan tarihte iş yerinde çalışırken kaza geçirdiği belli bulunduğu halde, 09.07.1998 tarihli iş kazasına ait bilgi ve belgelerin dosya içerisinde bulunduğu anlaşılmakla: İncelenmesine ihtiyaç duyulan, dava konusu 01.09.2001 tarihli iş kazası nedeniyle, davacının sürekli iş göremezlik oranına ilişkin gelir bağlama kararı ve ekleriyle Kurum müfettiş raporunun ve varsa Bölge Çalışma Müdürlüğü müfettiş raporunun eklendikten sonra gönderilmek üzere, dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 22/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
in çalışanı olduğunu, 08.01.2016 tarihinde iş kazası geçirdiğini, Kurumca sigortalının sürekli iş göremezlik derecesinin %23.2 olarak tespit edildiğini ve sigortalıya bu oran üzerinden gelir bağlandığını, davalı sigortalı tarafından Mahkemenin 2017/431 E. sayılı dosyası ile müvekkili şirket aleyhine tazminat davası açıldığını, anılan davada ATK 2. Üst Kurulu raporu ile sürekli iş göremezlik derecesinin %15.2 olarak belirlenmesi üzerine sürekli iş göremezlik derecesinin ve bağlanan gelirin bu oran üzerinden güncellenmesi için Kuruma başvurduklarını ancak Kurumun olumsuz cevap verdiğini ileri sürerek sigortalının sürekli iş göremezlik derecesinin %15.2 olduğunun tespiti ile bağlanan gelirin gelir başlangıç tarihi itibariyle bu oran üzerinden hesaplanmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İş kazası sonucu oluşan sürekli iş göremezlik oranının tespitine ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca davacıya mahkemece belirlenen sürekli iş göremezlik oranı esas alınarak gelir bağlanmayacağı ve bu gelirin ilk peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden, Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkanı bulunmadığından, maddi tazminat istemli Sosyal Güvenlik Kurumunun taraf olmadığı bu davada sürekli iş göremezlik oranının tespitinin yapılamayacağı, yapılması halinde maddi tazminat istemli davanın sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır. Yapılacak iş; davacıya işvereni ve hak alanını ilgilendirdiği için SGK....
Sosyal Güvenlik Kurumunca olayın iş kazası olarak kabul edilmemesi halinde olayın ilgisi olan sigortalı veya hak sahipleri "olayın iş kazası olduğunun tespiti" istemli dava açabilecekleri gibi, Kurumca olayın iş kazası olarak kabul edilmesi halinde de olayın ilgilisi olan işverinin de "olayın iş kazası olmadığının tespiti " istemli dava açabileceği, gerek sigortalı veya hak sahiplerinin gerekse işverenin Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Kurulunca belirlenen sürekli iş göremezlik oranınca itiraz etmeleri halinde "sürekli iş göremezlik oranının tespiti" istemli dava açabilecekleri Dairemizin giderek Yargıtay'ın yerleşmiş kararları ile kabul edilmektedir. Açılacak bu davalarda davanın tarafları sigortalı veya hak sahipleri ile işveren ve hak alanını ilgilendirdiğinden Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığıdır....
İş kazası sonucu oluşan sürekli iş göremezlik oranının tespitine ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca davacıya mahkemece belirlenen sürekli iş göremezlik oranı esas alınarak gelir bağlanmayacağından, bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden, Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkanı bulunmadığından, maddi tazminat istemli Sosyal Güvenlik Kurumunun taraf olmadığı bu davada sürekli iş göremezlik oranının tespitinin yapılamayacağı, yapılması halinde maddi tazminat istemli davanın sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır....
İhtisas Kurulu raporundaki % 23,20 sürekli iş göremezlik oranının maddi ve manevi tazminatın belirlenmesinde esas alınması usul ve yasaya aykırı olmuştur. Öte yandan sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi ile ilgili ihtilaf ... Kurumu’nun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup, temyize konu tazminat davasında Sosyal Güvenlik Kurumu taraf değildir. İş kazası sonucu oluşan sürekli iş göremezlik oranının tespitine ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça... Kurumunca davacıya mahkemece belirlenen sürekli iş göremezlik oranı esas alınarak gelir bağlanmayacağından, bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden, Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkanı bulunmadığından, ......
İş kazası sonucu oluşan sürekli iş göremezlik oranının tespitine ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca davacıya mahkemece belirlenen sürekli iş göremezlik oranı esas alınarak gelir bağlanmayacağından bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkânı bulunmadığından maddi tazminat istemli Sosyal Güvenlik Kurumunun taraf olmadığı bu davada sürekli iş göremezlik oranının tespitinin yapılamayacağı, yapılması halinde maddi tazminat istemli davanın sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır. HGK’nun 07.02.2007 tarihli, 2007/21-69 Esas, 2007/55 Karar sayılı kararı da bu yöndedir. Maddi tazminata yönelik temyize gelince: Dava, sigortalının, iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle uğramış olduğu zararın giderilmesi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava 23.07.2006 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
Sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemli olarak açılan davada, tazminattan sorumluluk için kural olarak kusurlu bulunmak gerekir. Yasalarda öngörülen kusursuz sorumluluk halleri dışında dava edilenin sorumluluğuna gidilebilmek için kusurlu bulunduğunun belirlenmesi zorunludur. Türk Borçlar Kanunun 51. Maddesinde açıklandığı üzere; Zararın meydana gelmesinde zarar görenin kusurlu davranışının de etkisinin bulunduğu tespit edilirse tazminatın belirlenmesi sırasında bu durumun dikkate alınması gerekir. Diğer bir deyişle öncelikle tarafların kusur durumları belirlenerek bundan sonra tazminat istemleri ile ilgili olarak bir değerlendirme yapılmak gerektiği açık ve seçiktir....
İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Kurumca sigortalının sürekli iş göremezlik oranının belirlenerek sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğinde olup olmadığının tespiti ön sorundur.Zararlandırıcı olayın iş kazası olduğuna ilişkin bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca davacının sürekli iş göremezlik oranı belirlenmeyecek ve gelir de bağlanamayacağından bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkanı bulunmadığından iş kazasının tespitine ilişkin davanın maddi tazminat istemli dava ile bir arada görülüp sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır. Hukuk Genel Kurulu’nun 07.02.2007 tarihli, 2007/21-69 Esas, 2007/55 Karar sayılı kararı’da bu yöndedir....