Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava; 06.05.1998 tarihinde kazası geçiren sigortalıya bağlanan gelir, ödenen geçici göremezlik ödemesi ve tedavi gideri nedeniyle uğranılan Kurum zararının davalıdan tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı olay tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Kanun'un 26. maddesidir. Somut olayda; kazasına uğrayan sigortalının ...... tarihli raporunda sürekli göremezlik derecesinin %100 olarak belirlendiği, davalı tarafından sürekli göremezlik derecesine itiraz davası açıldığı ve yapılan yargılama sonucunda sürekli göremezlik derecesinin %10 olduğuna karar verildiği ve ilgili kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği anlaşılmakla, mahkemece öncelikle yapılacak sigortalının sürekli göremezlik derecesinde ki azalma oranının başlangıç tarihinin.......an sorularak belirlenmesi gereklidir....

    Madencilik Tic San Ltd Şti ile davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava 16.03.2008 tarihinde meydana gelen kazası sonucu yardıma muhtaç % 100 oranında sürekli göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davacının maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmişse de manevi tazminatın takdirinde yanılgıya düşüldüğü, manevi tazminat çok az takdir edildiği gibi, maddi tazminatın belirlenmesi sırasında talebin aşıldığı anlaşılmaktadır. Davacının kazası sonucu yardıma muhtaç % 100 oranında sürekli göremezliğe uğradığı olayda davacının %20 davalı asıl ve alt işverenin ise %80 oranında kusurlu olduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır....

      İş kazası sonucu oluşan sürekli göremezlik oranının tespitine ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca davacıya mahkemece belirlenen sürekli göremezlik oranı esas alınarak gelir bağlanmayacağından bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkanı bulunmadığından maddi tazminat istemli Sosyal Güvenlik Kurumunun taraf olmadığı bu davada sürekli göremezlik oranının tespitinin yapılamayacağı, yapılması halinde maddi tazminat istemli davanın sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır.HGK.’nun 07.02.2007 tarihli, 2007/21-69 Esas, 2007/55 Karar sayılı kararı da bu yöndedir. Yapılacak , davacıya Sosyal Güvenlik Kurumu ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine maluliyet oranının tesbiti davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar vermektir....

        Somut olayda; Kurumca, sigortalının sürekli göremezlik oranının %45 olarak belirlenmesi, davacının, dava dilekçesinde, açıkça, sigortalının sürekli göremezlik oranının Kurumca belirlenenden aşağı olduğunun tespitini talep etmesi, Adlı Tıp Genel Kurulunca kazası sonucu sigortalıda oluşan sürekli göremezlik oranının %65 olduğunun belirlenmesi ve davalı sigortalı tarafından, usulünce açılan karşı davanın veya eldeki dava ile birleştirilen ve sürekli göremezlik oranının arttırılarak tespiti talebini içeren davanın bulunmaması karşısında, mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, talep aşılarak davacı aleyhine sigortalının sürekli göremezlik oranının arttırılması sonucunu doğuracak şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacı vekili ile davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

          Somut olayda; kazasına uğrayan sigortalının.....01.11.2008 tarihli raporunda sürekli göremezlik derecesinin %35.2 olarak belirlendiği.....11.11.2009 tarihli raporunda ise sürekli göremezlik derecesinin azalma kaydıyla %18.2 olarak tespit edildiği ve .... 11.06.2015 tarihli raporunda ise %21’lik sürekli göremezlik derecesi kaydı olduğu anlaşılmakla, mahkemece öncelikle yapılacak sigortalının sürekli göremezlik derecesinde ki azalma oranının başlangıç tarihinin ..... Kurulu’ndan sorularak belirlenmesi olmalıdır. Yapılan araştırma sonucu, sürekli göremezlik derecesinin zaman içinde iyileşme göstererek düştüğü tespit edilirse, sürekli göremezlik derecesinin düşme tarihinin açıkça belirlenmesi gerekir....

            İş kazası sonucu oluşan sürekli göremezlik oranının tespitine ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca davacıya mahkemece belirlenen sürekli göremezlik oranı esas alınarak gelir bağlanmayacağından, bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden, Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkanı bulunmadığından, maddi tazminat istemli Sosyal Güvenlik Kurumunun taraf olmadığı bu davada sürekli göremezlik oranının tespitinin yapılamayacağı, yapılması halinde maddi tazminat istemli davanın sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır. HGK.’nun 07.02.2007 tarihli, 2007/21-69 Esas, 2007/55 Karar sayılı kararı da bu yöndedir. Yapılacak davacıya Sosyal Güvenlik Kurumu ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine sürekli göremezlik oranının tespiti davası açması için önel verilip, tespit davasını bu dava için bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar vermekten ibarettir....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi No : Dava, kazasına dayalı sürekli göremezlik oranının tespiti ile sürekli göremezlik geliri bağlanması istemine ilişkindir Mahkemece, (Kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun "Sağlık raporlarının usul ve esaslarının belirlenmesi" başlıklı 95’inci maddesinde çalışma gücü kaybı ile kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücü veya çalışma gücünün belirlenmesinde izlenecek yol açıklanmıştır....

                Yapılacak ; davacıya kazasını SGK'na ihbarda bulunması için önel vermek, SGK'ca olayın kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, karar vermek olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli göremezlik oranının belirlenmesi giderek kazası sigorta kolundan sürekli göremezlik geliri bağlanması için önel verip, çıkacak sonuca göre bir karar vermekdir. Mahkemece açıklanan doğrultuda işlem yapılmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olmuştur. O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

                  İş kazası sonucu oluşan sürekli göremezlik oranının tespitine ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca davacıya mahkemece belirlenen sürekli göremezlik oranı esas alınarak gelir bağlanmayacağından bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkânı bulunmadığından maddi tazminat istemli Sosyal Güvenlik Kurumunun taraf olmadığı bir davada sürekli göremezlik oranının tespitinin yapılamayacağı, yapılması halinde maddi tazminat istemli davanın sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır. HGK’nun 07.02.2007 tarihli, 2007/21- 69 Esas, 2007/55 Karar sayılı kararı da bu yöndedir....

                  Yapılacak ; SGK’nca olay kazası olarak kabul edilmediğinden, Sosyal Güvenlik Kurumu ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi ve açılan tespit davası sonucunda olayın kazası olduğunun tespitine karar verilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli göremezlik oranının belirlenmesi, giderek kazası sigorta kolundan sürekli göremezlik geliri bağlanması için başvuruda bulunmak üzere önel vermek, giderek kazası nedeniyle açılan tazminat davalarındaki prosedür işletilerek bir karar vermekten ibarettir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

                    UYAP Entegrasyonu