Eldeki davada ise, 08.07.2013-06.01.2014 tarihleri arasında yapılan ihaleli iş nedeniyle davalı kurumca yapılan asgari işçilik incelemesi sırasında, işe uygulanması gereken oranın %18,61 olarak esas alınıp belirlenen asgari işçilik miktarı üzerinden tahakkuk ettirilen prim ve gecikme zammı miktarının davacıya tebliğ edildiği, davacı tarafından süresinde Kuruma itiraz edildiği ve itirazın reddi üzerine süresinde İş Mahkemesine dava açıldığı, asgari işçilik komisyonu tarafından belirlenen asgari işçilik oranının nasıl belirlendiğine ve hangi kriterler dayanak yapılarak asgari işçilik oranının tespit edildiğinin dosya kapsamından belirlenemediği anlaşılmaktadır. Mahkemece, asgari işçilik oranları tebliğinin 91. maddesi (b) bendinde belirtilen makinalı (malzemeli) kapsamında işin yapıldığı kabul edilerek, asgari işçilik oranının %10 olduğu, eksik işçilik olmadığı değerlendirmesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....
Dava dosyasından, 1-506 Sayılı Yasanın 79. maddesinde yer alan eksik işçilik olarak tahakkuk ettirilen 30.069,24 TL ile 24.459,78 TL tutarındaki prim ve gecikme cezalarına ilişkin borç tahakkuk işlemlerine karşı yapılan itiraz prosedürü çerçevesinde, davacı şirketin her iki borç bildirimine karşı yaptığı itirazlar üzerine kurumca her iki borç bildirimi için alınan 27.08.2009 tarihli iki ayrı Fark Prim Tahakkuk Ünite İtiraz Komisyon Kararının davacı şirkete usulünce tebliğ edildiğine dair tebligat parçalarının celbi , 2- Söz konusu eksik işçilik nedeniyle tahakkuk ettirilen 30.069,24 TL ile 24.459,78 TL tutarındaki prim ve gecikme cezalarına ilişkin davacı şirket adına düzenlenen ödeme emirleri ile tebligat parçalarının okunaklı örneklerinin celbi, 3-Aynı kapsamda davacı şirket adına tahakkuk ettirilen 4 adet idari para cezasının (18.169,65 TL,6.372 TL,3.717 TL ve 13.194 TL tutarında) idari aşamada kesinleşip kesinleşmediğinin tespiti bakımından, idari para cezasına ilişkin...
Yapılacak iş; dava konusu otel işletmeciliği işinin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Asgari İşçilik Tespit Komisyonunca belirlenen çeşitli iş kollarına ait asgari işçilik oranlarını gösterir tebliğde doğrudan karşılığını belirlemek yoksa benzer işler nedeniyle alınmış karar bulunup bulunmadığı idareden sorularak, böyle bir karar varsa dosya içerisine getirtilmek, dava konusu işle ilgili teknik bilgilere sahip, matematiksel şeklinde hesaplamasını ve işçilik saptamasını bilen ve aralarında eksik işçilik bildirimlerinde uzman hukukçunun da katılımı ile oluşturulacak 3 kişilik bilirkişi heyetinden; dosyadaki tüm veriler dikkate alınıp, otelin kapasitesi, kış aylarındaki doluluk oranı, daha doğrusu her mevsimdeki değişebilecek müşteri sayısıda araştırılıp asgari işçilik oranı ve fark prim tahakkukunun gerekip gerekmediğine ilişkin rapor almak, verilen bu rapor dosya içeriği ile birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre karar vermektir....
Bu durumda itiraza konu rapor ve tutanakta işçi alacağının eksik belirlendiği ileri sürülerek açılan davada; işçinin davacı, işverenin ise davalı olarak kabul edilmesi gerekir. Buna karşın, itiraz konusu işçilik alacağının tamamen veya kısmen mevcut olmadığı ileri sürülerek açılan menfi tespit davasında ise; davacının işveren, davalının ise işçi olacağı tartışmasızdır. İtiraz davasının, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı aleyhine açılması halinde ise dava pasif husumet ehliyeti yokluğu sebebi ile reddedilmelidir....
Ancak, ihaleli işlerde bölümler hâlinde keşif özetine bağlanmış farklı ihale konuları varsa her biri için listede belirlenen asgari işçilik oranının esas alınması gerektiği kabul edilmelidir....
İş müfettişleri tarafından düzenlenen raporlar ve tutulan tutanaklara itiraz davasında husumet, davanın kabulünden zarar görecek ve daha önce de belirtildiği gibi aleyhine hukuki sonuç doğacak kişilere yöneltilmelidir. Bu durumda; itiraza konu rapor ve tutanakta işçi alacağının eksik belirlendiği ileri sürülerek açılan davada, işçinin davacı, işverenin ise davalı olarak kabul edilmesi gerekir. Buna karşın, itiraz konusu işçilik alacağının tamamen veya kısmen mevcut olmadığı ileri sürülerek açılan menfi tespit davasında ise; davacının işveren, davalının ise işçi olacağı tartışmasızdır .İtiraz davasının, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı aleyhine açılması halinde ise dava pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeni ile reddedilmelidir ....
İş müfettişleri tarafından düzenlenen raporlar ve tutulan tutanaklara itiraz davasında husumet, davanın kabulünden zarar görecek ve daha önce de belirtildiği gibi aleyhine hukuki sonuç doğacak kişilere yöneltilmelidir. Bu durumda; itiraza konu rapor ve tutanakta işçi alacağının eksik belirlendiği ileri sürülerek açılan davada, işçinin davacı, işverenin ise davalı olarak kabul edilmesi gerekir. Buna karşın, itiraz konusu işçilik alacağının tamamen veya kısmen mevcut olmadığı ileri sürülerek açılan menfi tespit davasında ise; davacının işveren, davalının ise işçi olacağı tartışmasızdır .İtiraz davasının, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı aleyhine açılması halinde ise dava pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeni ile reddedilmelidir ....
Mahkemece davacının iş yaptığı dönemle ilgili 161.292,33 YTL eksik SSK prim borcu ile 152.866,88 YTL gecikme cezasının bulunduğu, hakediş alacağının tahsili için prim borcunu ödemesi gerektiği, bu nedenle edimini yerine getirmediği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. Kadıköy Sigorta Müdürlüğünün mahkemeye hitaben gönderdiği 09.11.2004 gün 176288 sayılı yazıda davalı iş sahibine ait işyeri için eksik işçilik bildirilmesi nedeniyle prim borcunun 161.292.332.350 TL, gecikme zammının 152.866.880.554 TL olduğu davacı taşeron için ayrı bir değerlendirme yapılamadığı belirtilmiştir. Davalının itirazı üzerine idarenin davalı iş sahibine gönderdiği 02.03.2005 gün 32307 sayılı yazıda da aynı işyerinde aynı dönem için yeterli işçilik bildirilmemesi nedeniyle prim borcunun 105.342,10 YTL, gecikme zammının 119.511,92 YTL olduğu bildirilmiştir....
GEREKÇE: Dairemiz kaldırma kararında "5510 sayılı Kanun'un 85.maddesinin 3.fıkrasına göre sigorta müfettişi tarafından, Kuruma bildirilmediği tespit edilen asgari işçilik tutarı üzerinden Kurumca resen tahakkuk ettirilen sigorta primleri bu Kanunun 80 inci maddesi de nazara alınarak işverene tebliğ olunur. İşveren, tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde Kuruma itiraz edebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazın reddi halinde, işveren, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde yetkili iş mahkemesine başvurabilir. Mahkemeye başvurulması prim borcunun takip ve tahsilini durdurmaz. Kanunda öngörülen süre hakdüşürücü niteliktedir....
Mahkemece yapılan keşif sonucu alınan 21.07.2008 tarihli asıl ve 02.04.2009 tarihli ek bilirkişi raporlarında yapılan iş nedeni ile toplam hak ediş tutarının 506.589.829.124 TL olduğu bu hakedişlerin davacı şirkete ait sürekli iş yerinde imal edilen malzemeli işçilik ihtiva eden ve montajı yapıldığı tespit edilen refraktör ve gerekli ekipmanlar ile ilgili 7 adet fatura tutarı olan 371.991.000.000.TL tutar malzemeli işçilik bedeli kabul edilip, toplam hak edişten düşüldükteen sonra kalan miktarın 134.598.829.124 TL olduğu bu miktara 16-192 sayılı genelgenin 154 sırasındaki fırın inşaatı için öngörülen % 20 işçilik oranı uygularak davacı şirketin tahhüt konusu iş ile ilgili olarak 10.476.997.886 TL eksik işçilik bildiriminde bulunduğu kabul edilerek bu eksik bildirimden dolayı davacı şirketin 2003 yılı Kasım, Aralık ve 2004 yılı Ocak ayı olmak üzere toplam üç aylık prim borcunun 3.719,33 YTL olduğu 29.11.2007 tarihi itibare ile gecikme zammı ve gecikme cezası ile birlikte 8.098,00...