Uyuşmazlık davaya konu işyeri ile iglili arazide iş makinesi ile araştırma çukuru açılması işi nedeniyle davacının Kuruma eksik işçilik bildirimi olup olmadığı, varsa miktarının ne olduğunun tesbitine ilişkindir. Mahkeme, hükme esas alınan bilirkişi raporunda Kurum tarafından kabul edilmeyen faturaların, davacının ortağı olduğu şirket adına tescilli işyeri defterlerine sehven yazıldığı, bu nedenle geçerli kabul edilerek Kuruma tarafından davacıya idari para cezası uygulanması yerine eksik işçilik miktarı tespitinin hatalı olduğu görüşü bildirilmiş ise de sözkonusu arazide iş makinesi ile araştırma çukuru açılması ile ilgili elde edilen hak ediş bedeline uygulanan ve davacı tarafından itiraz edilmeyen % 12 asgari işçilik oranı uygulandığında bildirilmesi gereken işçilik miktarının Kurum tarafından kabul edilmeyen fatura ile karşılanıp karşılanmadığı tespit edilmeden karar verilmesi hatalıdır....
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine. 2-Dava, davacının yapımını üstlendiği çevre düzenlemesi işinden dolayı davalı Kurumca belirlenen eksik işçilik nedeniyle %20 işçilik oranı üzerinden tahakkuk ettirilen prim tutarının, %12 işçilik oranı üzerinden hesaplanması, bu oranın düzeltilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının eda davası açmak yerine tespit davası açmasında hukuki yararı olmadığından davanın reddine karar verilmişse de bu sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamıştır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, nizalı işin ihale bedeli tutarından SSK Müfettişi raporuna dayalı olarak %20 asgari işçilik oranı üzerinden prim tahakkuk ettirildiği, davacının itirazının Komisyonca reddedildiği, davacının işçilik oranının %12 olması gerektiği gerekçesi ile işçilik oranının tespitini istediği anlaşılmaktadır....
Müfettiş tarafından 03.04.2017 tarihinde inceleme raporu düzenlendiği, eksik işçilik borcu bulunmadığının tespit edildiği, daha sonra davalı idare tarafından tekrar incelemeye tabi tutulduğu, aynı müfettiş tarafından 07.09.2017 tarihli rapor hazırlandığı, bu raporda 729.551,89 TL eksik prim borcu hesaplandığı, sonrasında 12.10.2017 tarihli raporda 313.851,18 TL prim borcu hesaplandığı, bu hesaba davacının itiraz ettiği, itirazlar üzerine ana para ve faiz olarak toplamda 287.605,28 TL borç tahakkuk ettirildiği, işin 01.10.2015 tarihinde bitirildiği, ASAT'ın iş ile ilgili KDV hariç 36.124.510,44 TL hakkediş ödemesi yaptığı, işin asgari işçilik oranının % 9 olduğu, salt işçilik faturaları için yeniden işçilik oranı üzerinden prim hesaplandığı, işçilik faturaları için faturayı düzenleyen firmaların incelenmediği bu hususların inceleme raporlarına hatalı yansıtıldığı iddiasıyla eksik işçilik incelemesi nedeniyle ek prim tahakkuk işlemlerinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, dava konusu ihaleli işin, hazır çim ile çim saha tanzim işi olduğu; Kurum tarafından çeşitli iş kollarına ait asgari işçilik oranlarına ilişkin olarak çıkarılan genelgelerle tespit edilmiş bir işçilik oranının olmadığı kabul edilerek, ihale sözleşmesi ve eklerinde yapılacak iş kalemleri üzerinden, her bir iş kaleminin belirlenmiş bir oranı varsa bu oran esas alınarak yoksa benzer işe ilişkin işçilik oranı esas alınarak bulunan asgari işçilik tutarının toplam hakediş tutarına oranlanması suretiyle, asgari işçilik oranının hesaplandığı anlaşılmıştır....
Maddesinde belirtilen prosedür uyarınca eksik işçilik bildiriminde bulunulduğu yönünde bildirim yapılıp yapılmadığı, eksik işçilik bildiriminde bulunulduğundan bahisle prim borcu tahakkuk ettirilip ettirilmediği, ettirilmiş ise prim borcunun tebliğine ilişkin belgeler ile itirazın reddine ilişkin kararın tebliğine ilişkin belgeler celbedilmeli, sonucuna göre karar verilmelidir. Kurumca eksik işçilik bildiriminde bulunulduğu yönünde, anılan prosedür gereği işlem yapılmamış ise; bu durumda davacının iş bu davayı açmasında hukuki yararı bulunup bulunmadığının hususunun irdelenmesi gerekir. Hukuki yarar, davanın konusuna ilişkin dava şartlarından olup, davacının dava açmakta hukuken korunmaya değer bir yararının bulunması gerekir. Davada; davacının, hukuki yararının bulunup bulunmadığı, mahkemece, re'sen araştırılacak hususlardandır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 114/h maddesinde, hukuki yarar açıkça dava şartları içerisinde sayılmıştır....
Mahkemeye başvurulması, prim borcunun takip ve tahsilini durdurmaz.” düzenlemesi bulunmaktadır. 5510 sayılı Kanun'un 85.maddesi asgari işçilik uygulamasından kaynaklanan Kurum alacaklarında tebliğ, itiraz ve dava yoluna ilişkin olup 6183 sayılı Kanun'a göre özel Kanun niteliğindedir. Öte yandan 6183 sayılı Kanun'un 58.maddesinde itiraz sebepleri sınırlı olup 5510 sayılı Kanun'un 85.maddesinde belirtilen itiraz yolunda ise asgari işçilik uygulamasına yönelik tüm itirazların dile getirilmesi mümkündür....
Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Kanunun “Prim Belgeleri” başlığını taşıyan 79’uncu maddesinin 12’nci fıkrasında; bu Kanunun 83’üncü maddesinde belirtilen kurum ve kuruluşlar tarafından ihale yoluyla yaptırılan her türlü işlerden dolayı yeterli işçilik bildirmiş olup olmadığının Kurumca araştırılacağı, usul ve esasları yönetmelikle belirlenecek bu araştırma sonucunda yeterli işçiliğin bildirilmemiş olduğunun anlaşılması durumunda, bildirilmemiş olan işçilik tutarı üzerinden hesaplanan prim tutarının, gecikme zammı ile birlikte sigorta müfettişince inceleme yapılması istenilmeksizin işveren tarafından ödendiği takdirde, işyeri hakkında sigorta müfettişine inceleme yaptırılmayabileceği belirtilmiş; 16’ncı fıkrasında; Kuruma, yeterli işçilik bildirilmiş olup olmadığının araştırılmasına ilişkin yöntem, işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik tutarının tespitinde ve Kuruma yeterli işçilik bildirmiş olup olmadığının araştırılmasında dikkate alınacak asgari işçilik oranlarının...
Eldeki davada ise, 08.07.2013-06.01.2014 tarihleri arasında yapılan ihaleli iş nedeniyle davalı kurumca yapılan asgari işçilik incelemesi sırasında, işe uygulanması gereken oranın %18,61 olarak esas alınıp belirlenen asgari işçilik miktarı üzerinden tahakkuk ettirilen prim ve gecikme zammı miktarının davacıya tebliğ edildiği, davacı tarafından süresinde Kuruma itiraz edildiği ve itirazın reddi üzerine süresinde İş Mahkemesine dava açıldığı, asgari işçilik komisyonu tarafından belirlenen asgari işçilik oranının nasıl belirlendiğine ve hangi kriterler dayanak yapılarak asgari işçilik oranının tespit edildiğinin dosya kapsamından belirlenemediği anlaşılmaktadır. Mahkemece, asgari işçilik oranları tebliğinin 91. maddesi (b) bendinde belirtilen makinalı (malzemeli) kapsamında işin yapıldığı kabul edilerek, asgari işçilik oranının %10 olduğu, eksik işçilik olmadığı değerlendirmesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....
Mahkemece davacının iş yaptığı dönemle ilgili 161.292,33 YTL eksik SSK prim borcu ile 152.866,88 YTL gecikme cezasının bulunduğu, hakediş alacağının tahsili için prim borcunu ödemesi gerektiği, bu nedenle edimini yerine getirmediği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. Kadıköy Sigorta Müdürlüğünün mahkemeye hitaben gönderdiği 09.11.2004 gün 176288 sayılı yazıda davalı iş sahibine ait işyeri için eksik işçilik bildirilmesi nedeniyle prim borcunun 161.292.332.350 TL, gecikme zammının 152.866.880.554 TL olduğu davacı taşeron için ayrı bir değerlendirme yapılamadığı belirtilmiştir. Davalının itirazı üzerine idarenin davalı iş sahibine gönderdiği 02.03.2005 gün 32307 sayılı yazıda da aynı işyerinde aynı dönem için yeterli işçilik bildirilmemesi nedeniyle prim borcunun 105.342,10 YTL, gecikme zammının 119.511,92 YTL olduğu bildirilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Dava, eksik işçilik bildirimine dayalı prim itiraz komisyonunun itirazın reddine ilişkin kararı ile dayanağı re’sen prim tahakkuku işleminin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir....