Diğer taraftan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve “Ölüm aylığının hak sahiplerine paylaştırılması” başlığını taşıyan 34. maddesinde, sigortalının evli olmayan, boşanan, dul kalan kızlarına ölüm aylığı bağlanabilmesi, bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olma koşullarına bağlanmış, “Aylık ve gelirlerin birleşmesi” başlıklı 54. maddede ise bu Kanuna göre bağlanacak aylık ve gelirlerin birleşmesi durumunda, hem eşinden, hem de ana ve/veya babasından ölüm aylığına hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana ve/veya babasından bağlanacak aylığının bağlanacağı hüküm altına alınmıştır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi Dava, 1479 sayılı Kanun hükümleri gereğince sigortalı anne üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla ölüm aylığına hak kazanıldığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi Dava, 1479 sayılı Kanun hükümleri gereğince sigortalı baba üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının iptaline yönelik Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, 1479 sayılı Kanun hükümleri gereğince sigortalı baba üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının iptaline yönelik Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....
Davalıların hak sahipliğinin belirlenmesi yönünden adı geçen tapu malikine ait mirasçılık belgesinin ilgilisinden temin edilerek dosyaya konulması ve davalılardan başka mirasçıları da bulunduğu takdirde onlara da mahkeme kararı ve idarenin temyiz dilekçesinin tebliğ ile temyiz ve cevap sürelerinin beklenmesinden, sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 28.1.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hükmün, davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1- Dava, 07.10.2011 tarihli iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelirlerden oluşan Kurum zararının rücuan tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı 5510 sayılı kanunun 21. maddesidir. 5510 sayılı Kanunun 21. maddesinin ilk fıkrasında, iş kazası, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir davranışı sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamının, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirileceği belirtilmiş...
KARAR Açıklanan sebeplerle; Hükmün 1/c bendinin silinmesine, yerine; "c) Davacının 01.02.2014 tarihinden itibaren aylığa hak kazandığının tespitine " yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 29.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi No : Davacılar, tedavi yardımlarının istenmesinin mümkün olmadığına ve ...'in eşinin ölüm tarihinden itibaren aylığa hak kazanmış olduğuna ve aylık bağlanmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı kurumun sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı hak sahipleri; tedavi yardımlarının istenmesinin mümkün olmadığına ve davacılardan ...’in, eşinin ölüm tarihinden itibaren aylığa hak kazanmış olduğuna ve aylık bağlanmasına karar verilmesini istemişlerdir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, Bağ-Kur ve SSK hizmet sürelerinin tespiti ile yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine, aylığa hak kazandığı tarihten itibaren birikmiş olan aylıkların yasal faizi ile tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Yapılacak iş, davacının yaşlılık aylığına hak kazandığı tarih itibariyle kesin dönüş koşulunu yerine getirmediği ve aylığa hak kazanamadığı gözetilerek, Almanya Sigorta Kurumundan davacının yabancı ülke mevzuatına tabi çalışması olup olmadığını, ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği alıp almadığını sormak, çalışmakta veya ödenek almakta ise kesin dönüş koşulu sağlanamadığından aylık istemini tümden reddetmek, kesin dönüş koşulu sonraki bir tarihte sağlanmış ise takip eden aybaşından itibaren yaşlılık aylığına hükmetmekten ibarettir. O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 27.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....