Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece 37.751.53 TL maddi tazminat ve 5.000.00 TL manevi tazminatın olay tarihinden yasal faiziyle tahsiline fazlaya ilişkin manevi tazminatın reddine karar verilmiş, karar taraflarca temyiz edilmiştir. 3-Hüküm verildiği tarihte yürürlükte bulunan ve 13.12.2007 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hüküm altına alınan maddi tazminat miktarı üzerinden davacı lehine 4.075,153 TL avukatlık ücreti yerine, 5.320,00 TL avukatlık ücretine hükmolunması usul ve yasaya aykırıdır. 4-Olay tarihinde davalı işverene ait işyerinde çalışırken kazası geçiren davacının % 22.20 oranında sürekli göremezliğe uğradığı, olayda davacının % 20 davalı işverenin % 80 oranında kusurlu bulunduğu dosya içeriğinden ve bilirkişi raporlarından anlaşılmaktadır....

    İbranamede açıkça kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminatlara karşılık ödemenin kabul edildiğinin yazılı bulunmasına, tarafların yapılan ödemenin maddi ve manevi tazminatlara bölüştürülmesi konusunda anlaşamamış bulunmalarına ve ödemenin dağılımı konusunda başkaca bir delil de ileri sürülmemesine göre, 1.000,00-TL’lik ödemenin maddi ve manevi tazminatlar arasında eşit olarak bölüştürülerek, 500,00TL’sının maddi tazminata ve 500,00-TL’sinin da manevi tazminata karşılık alındığının kabulü gerekirken ödemenin tamamının maddi tazminata ilişkin olduğunun kabul edilerek sonuca gidilmesi hatalı olmuştur. Öte yandan, hukuka aykırı bir eylem yüzünden çekilen elem ve üzüntüler, o tarihte duyulan ve duyulması gereken bir haldir. Başka bir anlatımla üzüntü ve acıyı zamana yaymak suretiyle, manevi tazminatın bölünmesi, bir kısmının dava konusu yapılması kalanın saklı tutulması olanağı yoktur. Niteliği itibariyle manevi tazminat bölünemez. Bir defada istenilmesi gerekir....

      İş Mahkemesinin 2014/297 Esas 2016/523 Karar sayılı kararının maddi tazminat alacağı yönünden kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne, davacı tarafından açılan maddi ve manevi tazminat davasının Borçlar Kanunu'nun 56-61 maddeleri gereğince kısmen kabulü ile kısmen reddine,53.162,31 TL maddi tazminatın haksız fiil tarihi olan 05.03.2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 10.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 05.03.2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği ve bu kararın davalı vekilince temyize getirildiği dikkate alındığında, hükmedilen manevi tazminat miktarının temyiz sınırının altında kaldığı açıktır. O halde Bölge Adliye Mahkemesi kararının manevi tazminat yönünden temyiz kabiliyeti olmayıp, davalı vekilinin temyiz itirazlarının H.M.K.'...

        Mahkemece, davanın kabulü ile ,1.579,56 TL maddi tazminatın ve 10.000,00 TL manevi tazminatın 22/07/2002 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, maddi tazminat yönünden fazla hakkının saklı tutulmasına, karar verilmiştir....

          K A R A R Dava 10.03.2002 tarihinde kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerinin maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece Dairemizin, manevi tazminatın az olduğuna bozma ilamına uyularak, yapılan yargılamada, önceki gibi maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat istemlerinin ise kısmen kabulüne karar verilmiş ve bu karar süresinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taleple bağlı olarak karar verilmesi gerektiği HUMK’nun 74 ve HMK’nun 26. Maddelerinin emredici kuralıdır. Davacının dava dilekçesi ile eş için 5.000,00-TL çocuklardan ..., ..., ...’tan her biri için 3.000,00’er TL, çocuk .... için 5.000,00-TL ve çocuk .... için ise 7.000,00-TL manevi tazminat isteminde bulunduğu, 04.06.2002 tarihli dava dilekçesinin incelenmesinden anlaşılmaktadır....

            Paket Servisi ve San Tic AŞ vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava 20.02.2005 tarihinde meydana gelen kazası sonucu sürekli göremezlik nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece Dairemizin davacının manevi tazminat isteminin % 30,20 sürekli göremezlik oranına göre belirlenmesi gerektiğine ilişkin bozma ilamına uyularak önceki gibi maddi tazminat isteminin feragat nedeniyle reddine, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir. Manevi tazminatın takdiri ve maddi tazminat isteminin feragat nedeniyle reddi isabetlidir. Ancak hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3/2 maddesine göre “Müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur.”...

              K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere temyizin kapsamına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava 06.08.2000 tarihinde meydana gelen kazası sonucu % 48,20 oranında sürekli göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davacının maddi ve manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş ve karar süresinde taraf avukatlarınca temyiz edilmiştir. Dava nitelikçe Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan zararların giderilmesine ilişkindir....

                Mahkemece davacının maddi zararının SSK tarafından bağlanan gelirler ile karşılandığından maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Olayın oluş şekline, müterafik kusur oranlarına, davacının duyduğu elem ve ızdırabın derecesine, tarafların sosyal ve ekonomik durumuna 26.6.1966 gün 1966/7-7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı'nın içeriğine ve öngördüğü koşulların somut olayda gerçekleşme biçimine ve hak ve nesafet kurallarına göre davacı yararına 8.000,00 YTL manevi tazminat yerine 6.000,00YTL manevi tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır....

                  Somut olayda, dava dilekçesinde talep edilen kalemler açısından faiz talep edilmeyip bu hususun sükutla geçildiği, ıslah dilekçesinde ise sadece göremezlikten kaynaklanan maddi tazminat miktarının ıslahen artırıldığı ve ek olarak bu maddi tazminat talebi için olay tarihinden yasal faiz uygulanmasının talep edildiği, manevi tazminat açısından ıslah dilekçesinde dahi faiz talebi bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu açıklamalar karşısında mahkemece hüküm altına alınan manevi tazminat tutarına faiz uygulanmaması gerektiği halde olay tarihinden faiz işletilmesine karar verilmesi suretiyle talebin aşılması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, H.M.K.’nun geçici 3. maddesi gereğince ve H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır....

                    Dava niteliği itibariyle,04.06.2018 tarihinde meydana gelen kazası sonucu maluliyetten doğan maddi ve manevi tazminatın tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, meydana gelen kazasında sorumluluğun tespiti ve manevi tazminat takdiri noktasında toplanmaktadır. Mahkemece yapılan yargılama sonucu Geçici göremezlik talebinin reddine; Sürekli göremezlik talebinin kabulüne ; manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. İş kazalarından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davalarında zararlandırıcı olaya neden oldukları ileri sürülen kişi veya kişilerin kusur oranlarının kesin olarak tespiti hem maddi hem de manevi tazminat miktarını doğrudan etkilemesi bakımından önem taşımaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu