İş Mahkemesi SAYISI : 2022/103 E., 2023/59 K. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, iş kolu tespiti istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 18.01.2024 tarihli ve 2024/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay (9). Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY (9). HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 26.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Temel sorun 4857 Sayılı Yasadaki işyeri kavramının genişliğinin Toplu İş Hukukuna yansımamasıdır. İşletme ve işyeri ayrımının bu bağlamda sorun çıkarması kaçınılmazdır. Özetleyecek olursak işyerindeki faaliyet hangi teknik amacı taşıyorsa asıl iş odur. İşyeri organizasyonu içerisinde asıl işin gerçekleşmesini sağlayan diğer işler ise yardımcı işlerdir. Mal ve hizmetler için yatırım araçları ve işçi sayısı bu konuda ölçüt olabilir. Ancak bir işyerinde başka bir işverene ait ayrı bir işkolunda faaliyet var ise ayrı iş kolundan söz edilebilir. İşletme iş kolu tespiti için asıl iş ve yardımcı iş kavramına yer verilemez....
nin 1043532.078 SGK sicil nolu iş yerinin İş Kolları Yönetmeliği'nin 10 sıra numaralı " Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar" iş koluna girdiğinin tespit edildiğini, söz konusu şirketin yaptığı asıl işin belediye hizmeti olduğunu, 6356 sayılı Yasa'nın 4/2. md. hükümlerince bir iş yerinde yürütülen asıl işe yardımcı işlerin de asıl işin girdiği iş kolundan sayıldığını, Bakanlıkça yapılan tespitin mevzuata aykırı olduğunu ileri sürerek, davalı Bakanlığın 30 Haziran 2021 tarih, 31527 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 2021/88 nolu iş kolu tespit kararının bu iş yeri yönünden iptaline, 1043532.078 SGK sicil no'lu iş yerinde yapılan işlerin İş Kolları Yönetmeliği'nin 20 sıra numaralı " Genel İşler " iş koluna girdiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde özetle; Bakanlık tarafından yapılan iş kolu tespitinin usul ve yasaya uygun olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur....
Bu anlamda toplu iş hukukumuzda iş kolu esasına göre sendikalaşma ilkesinin kabul edildiği ve iş kolu kavramı ile sendikaların hukuki olarak faaliyet sınırının belirlendiği ifade edilebilir. 6356 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin birinci fıkrasına göre, iş kolları, Kanuna ekli (1) sayılı cetvelde gösterilmiştir. Maddenin ikinci fıkrasına göre ise, bir iş yerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de, asıl işin girdiği iş kolundan sayılır. Yine aynı maddede, bir iş koluna giren işlerin neler olacağının, işçi ve işveren konfederasyonlarının görüşü alınarak ve uluslararası normlar göz önünde bulundurularak, yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir. İş kolu tespiti ve bu tespite karşı dava açma hakkının düzenlendiği 6356 sayılı Kanun'un 5 inci maddesinin birinci fıkrası “Bir işyerinin girdiği işkolunun tespiti Bakanlıkça yapılır. Bakanlık, tespit ile ilgili kararını Resmî Gazete’de yayımlar. Bu tespite karşı ilgililer, kararın yayımından itibaren on beş gün içinde dava açabilir....
ye ait metal iş kolunda bulunan iş yerlerinde örgütlendiğini, 6356 sayılı Kanun'un 42. maddesi uyarınca 07/10/2020 tarihinde yetki tespiti için Aile, T4 Hizmetler Bakanlığı'na başvurduklarını, Bakanlık'ın 09/10/2020 tarih ve 74038328- 553.02- E.2306924 sayılı yetki tespit yazısıyla müvekkili sendikanın başvuru tarihi itibariyle iş yerinde çalışan işçilerin çoğunluğunun üyeliğini sağladığını tespit ettiklerini, yetki yazısının tebliğini takiben davalı işverenin daha önce Ticaret, Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar ve İnşaat kollarında bildirdiği iş yerleri için Bakanlık'a başvuruda bulunarak iş kolu tespit talebinde bulunduğunu, işverenin bu talebi ile müvekkili sendikanın iş yerinde toplu iş sözleşmesi bağıtlamasını engellemeyi ve iş yerindeki örgütlülüğü zayıflatmayı amaçladığının açık olduğunu, davalı işverenin başvurusu neticesinde diğer davalı T4 30/06/2021 tarih ve 31527 sayılı R.G.'de yayınlanan 2021/109 sayılı iş kolu tespit kararı ile davalı T5 ve Tic. A.Ş.'...
nin iş kolunun haberleşme olmadığının tespit edilmesiyle T. T. A. Ş. ve A. R. ve Müşteri Hizmetleri A. Ş şirketleri arasındaki ilişkide muvaza olgusunun ortadan kalktığı; ancak anılan iş kolu tespiti kararından önceki dönemler için bu ilişkinin muvazaalı olduğu kabul edilerek uygulamalar yapılmış, bu yönde verilen kararlar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. O halde “iş kolu tespiti kararına kadar olan dönemler için” muvazaa olgusu konusundaki istikarar kazanan yargısal uygulamalar dikkate alınarak “bu dönemlere” ait davacının isteklerinin değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 03.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
nin iş kolunun haberleşme olmadığının tespit edilmesiyle T. T. A. Ş. ve A. R. ve Müşteri Hizmetleri A. Ş şirketleri arasındaki ilişkide muvaza olgusunun ortadan kalktığı; ancak anılan iş kolu tespiti kararından önceki dönemler için bu ilişkinin muvazaalı olduğu kabul edilerek uygulamalar yapılmış, bu yönde verilen kararlar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. O halde “iş kolu tespiti kararına kadar olan dönemler için” muvazaa olgusu konusundaki istikarar kazanan yargısal uygulamalar dikkate alınarak “bu dönemlere” ait davacının isteklerinin değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 03.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
nin iş kolunun haberleşme olmadığının tespit edilmesiyle T. T. A. Ş. ve A. R. ve Müşteri Hizmetleri A. Ş şirketleri arasındaki ilişkide muvaza olgusunun ortadan kalktığı; ancak anılan iş kolu tespiti kararından önceki dönemler için bu ilişkinin muvazaalı olduğu kabul edilerek uygulamalar yapılmış, bu yönde verilen kararlar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. O halde “iş kolu tespiti kararına kadar olan dönemler için” muvazaa olgusu konusundaki istikarar kazanan yargısal uygulamalar dikkate alınarak “bu dönemlere” ait davacının isteklerinin değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 03.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
nin iş kolunun haberleşme olmadığının tespit edilmesiyle T. T. A. Ş. ve A. R. ve Müşteri Hizmetleri A. Ş şirketleri arasındaki ilişkide muvaza olgusunun ortadan kalktığı; ancak anılan iş kolu tespiti kararından önceki dönemler için bu ilişkinin muvazaalı olduğu kabul edilerek uygulamalar yapılmış, bu yönde verilen kararlar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. O halde “iş kolu tespiti kararına kadar olan dönemler için” muvazaa olgusu konusundaki istikarar kazanan yargısal uygulamalar dikkate alınarak “bu dönemlere” ait davacının isteklerinin değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 03.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
nin iş kolunun haberleşme olmadığının tespit edilmesiyle T. T. A. Ş. ve A. R. ve Müşteri Hizmetleri A. Ş şirketleri arasındaki ilişkide muvaza olgusunun ortadan kalktığı; ancak anılan iş kolu tespiti kararından önceki dönemler için bu ilişkinin muvazaalı olduğu kabul edilerek uygulamalar yapılmış, bu yönde verilen kararlar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. O halde “iş kolu tespiti kararına kadar olan dönemler için” muvazaa olgusu konusundaki istikarar kazanan yargısal uygulamalar dikkate alınarak “bu dönemlere” ait davacının isteklerinin değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 03.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....