Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HD, 16.07.2009 tarih, 2009/797 E-11270 K) Davacının kazası nedeniyle ağır derecede yaralanması ve kazanın vehameti nedeniyle vücut bütünlüğünün ve ruhi durumunun sarsıldığı, davacının dava konusu kazası nedeniyle Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne göre %4,3 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği tespit edilmiştir. Davacının kazası neticesinde malul kaldığı ülkemizde son dönemde meydana gelen kazası oranlarındaki büyük artış ve "manevi tazminata hükmederken tatmin duygusunun yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği" ilkesi de gözetilerek, davacının yaşadığı üzüntü nedeniyle zararının kısmen de olsa tazmini bakımından manevi tazminat takdiri gerektiği kabul olunmuştur....

Hak sahipleri tarafından açılan tazminat davasında, kurum taraf olmadığından tazminat dosyasında bina sahibi ile sigortalı arasındaki ilişkinin hizmet akdi olmayıp istisna akdi olduğuna dair yapılan tespitin kesin hüküm niteliğinde olmayacağı ayrıca, mahkemece uyulan bozma ilamında davaya konu somut olayın kazası olup olmadığına dair herhangi bir bozma sebebi bulunmadığından bu durumun davacı kurum lehine usuli kazanılmış hak oluşturacağı gözetilerek somut olayın kazası sayılması gerekmektedir....

    Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; manevi tazminat koşullarının oluşmadığını, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, kazanın bir trafik kazası olduğunu, kazası kapsamında değerlendirilmemesi gerektiğini, dava dilekçesinde belirtilen meslekte kazanma gücü kayıp oranına itiraz ettiklerini, davacının talep ettiği manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, müvekkili şirkette tüm motor kuryelerin asgari ücretle çalıştığını savunmuş, davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: " Dava, trafik kazası nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemi ile açılan " manevi tazminat" davasıdır. 4857 sayılı İş Kanunu 77. Maddesi uyarınca işveren sorumluluklarından birisi işverenin risk değerlendirmesi yaparak gerekli önlemleri almaktır....

    Anılan maddeye göre kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli göremezlik gelirine hak kazanacağı, kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....

      Mahkemece, manevi tazminat davalarının davalı ... yönünden kısmen kabulüne, davalı ... yönünden davanın pasif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle redddine, davalı ... yönünden davanın feraget nedeniyle reddine karar verilmiştir. 5510 sayılı Yasa’nın 13. maddesinde İş kazasının 4 ncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 5 nci madde kapsamında bulunan sigortalılar bakımından bunları çalıştıran işveren tarafından, o yer yetkili kolluk kuvvetlerine derhal ve Kuruma en geç kazadan sonraki üç işgünü içinde kazası ve meslek hastalığı bildirgesi ile doğrudan ya da taahhütlü posta ile bildirilmesinin zorunlu olduğu, kazasının işverenin kontrolü dışındaki yerlerde meydana gelmesi halinde kazasının öğrenildiği tarihten başlayacağı, Kuruma bildirilen olayın kazası sayılıp sayılmayacağı hakkında bir karara varılabilmesi için gerektiğinde, Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından veya Bakanlık İş Müfettişleri vasıtasıyla soruşturma yapılabileceği bildirilmiştir...

        Davacı, davalı nezdinde çalışırken 05/12/2012 tarihinde maden ocağında yeraltı kısmında römork içinde saç kapağı taşınırken işverenin diğer işçisinin fiiline bağlı olarak saçın davacının ayağına düşmesi sonucu aşiltendonunun kesilmesi suretiyle yaralandığını ve ameliyat olduğunu ileri sürerek maddi ve manevi tazminat davası açmıştır. Yargılama sırasında maddi tazminat talebi yönünden davasını geri aldığı, karşı tarafın buna muvafakat ettiği görülmüştür. Dosya kapsamında olayla ilgili SGK tarafından verilmiş olayın kazası olduğuna ilişkin bir değerlendirme ve tespit bulunmadığı tespit edilmiştir. Olayın kazası olup olmaması hususu görevli mahkemeyi belirleme yönünde önem arzetmektedir. Mahkemece olayın kazası olduğu yönünde davacının kuruma başvurusunun sağlanarak sonucunun beklenmesi, dolayısıyla mahkemenin görevli olup olmadığı hususunun öncelikle netleştirilmesi gerekmektedir....

        Somut olayda, kazası olduğu iddia olunan olayın SGK tahkikatı sonucunda kazası olarak kabul edilmediği, davacı tarafın birleştirilen dava yolu ile olayın kazası olarak tespitini talep ettiği, ancak yargılama neticesinde söz konusu davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Lakin kazası nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat istemleri için zararlandırıcı olayın kazası olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacılar murisinin kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava, sigortalının kazası sonucunda vefatı nedeniyle yakınlarının manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. İş kazalarından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davalarında zararlandırıcı olaya neden oldukları ileri sürülen kişi veya kişilerin kusur oranlarının kesin olarak tespiti hem maddi hem de manevi tazminat miktarını doğrudan etkilemesi bakımından önem taşımaktadır....

          Mahkemece, davacının sürekli işgöremezlik oranı %18,12 olarak kabul edilip, maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat istemnin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından davacı sigortalının %30, davalının %70 oranında kusurlu oldukları, dava dilekçesinde faiz talep edilmediği halde mahkemece dava dilekçesinde talep edilen ve davacı lehine hülüm altına alınan talepler açısından faiz yürütülmesine karar verildiği, davacının aynı işyerinde iki kazası geçirdiği, davacı vekilinin hem dilekçelerinde hem de duruşmadaki beyanlarından eldeki davanın 2009 yılında meydana gelen ikinci kazasına ilişkin olduğu, bu ikinci kazası nedeniyle davacıda meydana gelen sürekli işgücü kaybının ise %11,00 oranında olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemenin taleple bağlı olarak karar vermesi gerektiği HUMK’nun 74 ve HMK ’nun 26. Maddelerinin emredici kuralıdır....

            Anılan maddeye göre kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli göremezlik gelirine hak kazanacağı, kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu