Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yazılı gerekçe ile mahkemenin yetkisine yapılan itirazın kabulüne karar verilmiş ise de; nişan ilişkisinin davacı ile davalı arasında olmayıp, davacının kızı ile davalı arasındaki olduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Davacı, kızı ile davalı arasındaki bu ilişkinin evliliğe dönüşeceği inancı ile yaptığı ödeme ve masraflar nedeniyle takip başlatmış, davalı ise Çardak İcra Müdürlüğüne verdiği dilekçe ile kendi ikametgahı icra dairesinin yetkili olduğunu ileri sürerek icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Yargıtay'ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre itirazın iptali davasını gören mahkemece öncelikle takip dosyasındaki icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerekir. (Yargıtay HGK.20.3.2002 tarihli 2001/13-241 Esas, 208 Karar sayılı kararı). Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması bu incelemenin yapılmasına etkili değildir. Kaldı ki itirazın iptali davasını tetkik görevi takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali ve Tahliye Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali-tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, itirazın iptali ve tahliye istemine ilişkindir....

      Mahkemece, faize ilişkin itirazın iptaline, İİK 62/4 maddesi gereğince borca kısmi itiraz edildiğinde itiraz edilen kısım açıkça belirtilmemişse itiraz edilmemiş sayılacağından borçlunun kısmi itirazında miktar açıkça belirtilmediğinden borca yönelik itirazın yapılmamış sayılması gerektiği, dolayısıyla geçerli olmayan bir itirazın iptalinde de davacı alacaklının hukuki yararının bulunmadığı, ayrıca 6183 sayılı Kanuna tabi alacaklarla ilgili icra dairesindeki takibin hüküm ifade etmeyeceği, kira alacağı dışındaki belediye gelirlerine ilişkin diğer alacak kalemlerinin de kamu alacağı niteliğinde ve 6183 sayılı Kanunun hükümlerine tabi olup icra dairesinde takibinin yapılmasının mümkün bulunmadığı, geçersiz bir takipte itirazın iptalinin talep edilmesinin de mümkün olmadığı gerekçesiyle fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....

        Bu itiraz, kararın tebliği tarihten en geç yedi gün içinde yapılır. (2) İtirazla ilgili karar, dosya üzerinden inceleme yapılarak verilir. (3) Mahkeme, her bir itirazla ilgili olarak "itirazın kabulüne" veya "itirazın reddine karar verir." şeklindeki ... karşısında, itiraz merciinin itiraz konusu hakkında eksik inceleme sebebiyle yeniden araştırma yaptırma yetkisinin bulunmadığı, itirazın haklı gerekçeyle yapıldığı kanaatine varılması halinde kabulüne, aksi halde reddine karar verilmesiyle yetinilmesi gerektiği gözetildiğinde; 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 29/3.madde fıkrasında; itirazı incelemekle görevli mahkemenin itirazla ilgili olraak "itirazın kabulüne "veya" itirazın reddine "karar vereceği hükme bağlanmış olup, anılan maddedeki açıklık karşısında mahkemenin kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 02.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Alacaklının duran takibin devamını sağlayabilmesi için, icra mahkemesince verilmiş bir itirazın kaldırılması kararını ya da genel mahkemece verilmiş itirazın iptali ilamını icra dosyasına sunması gerekir. İtirazın iptali ilamı, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlayan bir ilamdır. İtirazın iptali davasını kazanan alacaklının, ilamsız icra takibine devam edilmesini (haciz, satış, paranın ödenmesini) isteyebilmesi için, itirazın iptali kararının kesinleşmesi gerekmez. Ancak, itirazın iptali kararını istinaf eden borçlu, İİK'nın 36. maddesi kapsamında teminat yatırarak icranın durdurulmasına karar verilmesini isteyebilir. İtirazın iptali davası sonucunda verilen karar uyarınca, ilamsız icra takibinin başlatıldığı dosya üzerinden takibe devam edilmesi gerekir. Buna göre, itirazın iptali ilamı doğrultusunda, icra müdürlüğünce dosya alacağının hesaplanarak bu miktar üzerinden takibe devam edilmesi zorunlu olup, ayrıca borçluya icra emri düzenlenip gönderilemez....

          Dosya kapsamında davacının davasını itirazın iptali olarak açtığı, bu amaçla devam ettiği, sunduğu 01/07/2020 tarihli dilekçede davaya itirazın iptali olarak devam etmek istemediğine ilişkin açık bir beyanının olmadığı, dilekçede kullanılan "itirazın kaldırılması" tabirinin davayı İİK'nın 68. maddesine göre açılan itirazı kaldırılması davası olarak görülmesini gerektirmediği, zira davacının bu yönde açık bir iradesinin de bulunmadığı, davaya itirazın iptali davası olarak devam etmek istediği ve bu amaçla davayı ve duruşmaları takip ettiği dikkate alındığında, 01/07/2020 tarihli dilekçenin davanın hukuki nitelendirmesini değiştirecek bir dilekçe olmadığı, mahkemece bu dilekçeye dayalı olarak görevsizlik kararı verilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı, davaya itirazın iptali davası olarak bakılmaya devam edilmesi gerektiği anlaşılmıştır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, davalı tarafa ait olduğu iddia edilen araçların otoyoldan cezalı geçtiği, geçişler sonrası otoyol geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı cezai şart alacağının ödenmemesine dayalı yapılan icra takibine davalının itirazı sonucu takibin durması ve mahkememize açılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Hak düşürücü süre yönünden; İcra İflas Kanunu'nun 67. maddesi ile ''Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.'' hükmü düzenlenmiştir. Bilindiği üzere hak düşürücü süre olumsuz dava şartlarından olup, kamu düzeni ile ilgilidir. Mahkemece davanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerekir. İtirazın iptali davaların da bu süre İcra ve İflas Kanununun 67/1 maddesi uyarınca itirazın tebliğinden itibaren bir yıldır....

            Genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde ödeme emrine itirazla duran takibi devam ettirebilmek için alacaklı genel mahkemelerde İİK'nun 67. maddesine dayalı itirazın iptali davası açabileceği gibi İİK'nun 68 ve devamı maddeleri uyarınca icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını talep edebilir. Alacaklının icra mahkemesine verdiği dilekçede, "itirazın kaldırılması" yerine "itirazın iptali" ibaresini kullanması başvurulan mahkeme icra mahkemesi olduğundan itirazın kaldırılması istemi olarak kabul edilmelidir. Bu halde icra mahkemesi itirazın kaldırılması talebini esastan inceleyip sonucuna göre bir karar vermekle görevlidir (Yargıtay 12 HD'nin 2016/32308 esas ve 2018/4530 karar, 2016/15176 esas ve 2017/6913 karar sayılı emsal kararları). Somut olayda, Adana 1....

            İcra İflas Kanunu'nun 68 ve 68 (a) maddelerinde sözü edilen belgelerden birine sahip olmayan alacaklı, itirazın giderilmesini sağlayabilmek için yalnız itirazın iptali yoluna başvurabilir. Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukuki yarar yoktur. İtirazın iptali davası süreye tabidir. Alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde davayı açabilir. İcra takibi konusu alacak (davası) iş mahkemesinin görevine girmekte ise, itirazın iptali davası da iş mahkemesinde açılır. Buna göre davada 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 7. maddesi uyarınca sözlü yargılama usulü uygulanır. İtirazın iptali davasında, işçilik alacaklarıyla ilgili olarak tahsil hükmü kurulması mümkün olmaz. İtirazın iptali davasında borçlunun haksızlığına karar verilmesi halinde ve alacaklının talep etmiş olması şartıyla, borç miktarının yasada gösterilen orandan az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilir....

              nun "İtirazın kesin olarak kaldırılması" başlıklı 68. maddesinin 1. fıkrasında; "Talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmî dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenitse, alacaklı itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Bu süre içerisinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde yeniden ilamsız takip yapılamaz." hükmü yer almaktadır. İtirazın kaldırılması, borçlunun itirazı ile duran (İİK.m:66) ilamsız icra takibine (ilamsız icra prosedürü içinde) devam edilmesini sağlayan (İİK.m:78) bir yoldur. İtiraz ile duran ilamsız icra takibine devam edilmesini sağlamak için, alacaklının genel mahkemelerde itirazın iptali davası açması mümkündür (İİK.m:67)....

              UYAP Entegrasyonu