Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Esas sayılı dosyası aynı fatura kapsamında talep edilen itirazın iptali ile aynı dava kapsamında dosyanın davalısının açtığı menfi tespit davası arasında hukuki irtibat bulunduğu, bir dosyadan verilecek kararın diğer dosyayı etkileyeceği, çelişkili karar verilmesinin engellenmesi amacıyla, usul ekonomisi de gözetilerek her iki dosyanın birleştirilmesine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle; 1-Mahkememiz dosyası ile .... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyası aynı fatura kapsamında talep edilen itirazın iptali ile aynı dava kapsamında dosyanın davalısının açtığı menfi tespit davası arasında hukuki irtibat bulunduğu, bir dosyadan verilecek kararın diğer dosyayı etkileyeceği, çelişkili karar verilmesinin engellenmesi amacıyla, usul ekonomisi de gözetilerek, 6100 sayılı Yasanın 166. maddesi gereğince mahkememiz dosyasının, .... Asliye Ticaret Mahkemesinin ......

    Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır. c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir yıl içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, “bir yıllık süre” hak düşürücü süredir. Bir yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ tarihi”dir. Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, bir yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır....

      Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır. c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir yıl içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, “bir yıllık süre” hak düşürücü süredir. Bir yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ tarihi”dir. Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, bir yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır....

        Dava, ecrimisil alacağından kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Bilindiği üzere, itirazın iptali davaları icra dosyası ile sıkı sıkıya bağlı davalardan olup icra dosyasının mutlaka bulundurulması gerekeceği açıktır. Somut olaya gelince; davacının dava dilekçesi ile ... . İcra Müdürlüğü'nün 2012/26112 Esas sayılı dosyasındaki itirazın iptaline karar verilmesini istediği, mahkemece davanın kabulü ile ... .İcra (... .İcra) Dairesi'nin 2012/26112 Esas sayılı dosyaya yapılan itirazın iptaline karar verildiği, anılan dosyanın eldeki dosya içerisinde bulunmaması nedeniyle Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin geri çevirme kararı ile teminin istendiği, ... .İcra Dairesi'nin 06.12.2017 günlü cevabında 2012/26112 Esas sayılı dosyanın taraflarının dava dışı ... Mobilya Şirketi ile ... olduğu gerekçesiyle taraflar tutmadığından dosyanın gönderilmediği anlaşılmaktadır....

          Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır. c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir yıl içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, “bir yıllık süre” hak düşürücü süredir. Bir yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ tarihi”dir. Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, bir yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır....

            Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır. c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir yıl içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır. Bu davanın açılabildiği, “bir yıllık süre” hak düşürücü süredir. Bir yıllık dava açma süresinin başlangıcı, “itirazın alacaklıya tebliğ tarihi”dir. Bu halde; borçlunun itirazı, alacaklıya tebliğ edilmemişse, bir yıllık dava açma süresi işlemeye başlamayacaktır....

              Davacı alacaklı açtığı itirazın iptali davasında davalının ödemesini kabul etmiş ve itirazın ana para dışındaki ferileri ve %20 icra inkar tazminatı ile sınırlı olmak üzere iptalini istemiştir. Davalı borçlu asıl alacağı davadan önce tamamen ödediği için itirazın iptali davasında aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerekir. Ayrıca davalı borçlu sadece asıl alacak, asıl alacağa takip tarihinden ödeme tarihine kadar tahakkuk edecek faiz, vekalet ücreti, icra masrafı ve bu bağlamda tahsil harcı ile borçludur. Davacı alacaklı takip talebinde, asıl alacağa takip tarihinden itibaren tahakkuk edecek faiz istemişse de açtığı itirazın iptali davasında faiz talebinde bulunmamıştır....

              Davacı alacaklı açtığı itirazın iptali davasında davalının ödemesini kabul etmiş ve itirazın ana para dışındaki ferileri ve %20 icra inkar tazminatı ile sınırlı olmak üzere iptalini istemiştir. Davalı borçlu asıl alacağı davadan önce tamamen ödediği için itirazın iptali davasında aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerekir. Ayrıca davalı borçlu sadece asıl alacak, asıl alacağa takip tarihinden ödeme tarihine kadar tahakkuk edecek faiz, vekalet ücreti, icra masrafı ve bu bağlamda tahsil harcı ile borçludur. Davacı alacaklı takip talebinde, asıl alacağa takip tarihinden itibaren tahakkuk edecek faiz istemişse de açtığı itirazın iptali davasında faiz talebinde bulunmamıştır....

              Mahkemece davacının itirazın iptali davasının kısmen kabul kısmen reddine, davalının ... 1 İcra Müdürlüğü’nün 2012/7106 Sayılı icra takip dosyasındaki asıl alacağın 290,18 TL'lik kısmına itirazın iptali ile takibin devamına, fazlaya ilişkin itirazın iptali davasının reddine, tarafların inkar tazminatı taleplerinin reddine, davacı vekilinin ıslah dilekçesinde talep ettikleri alacağın ayrı bir dava konusu olacağından davacının alacak davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Taraflar arasında davacının itirazın iptali olarak açtığı davada, ıslah yolu ile alacağın arttırılıp arttırılamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Genel haciz yoluyla yapılan ilamsız icra takiplerinde, borçlunun itirazı üzerine takip durur. Alacaklının takibin devamını sağlamaya yarayan imkânlarından biri 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 67'inci maddesinde öngörülen itirazın iptali davasıdır....

                Mahkemece, borçlunun borca itirazı üzerine davacı alacaklının açtığı itirazın iptali davası ... 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin 1997/1463 Esas 1999/312 sayılı Kararı ile red edildiği ve kesinleştiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK’nın 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarının görülebilmesi için genel dava koşullarının yanında bir takım özel dava koşullarının bulunması gerekir, bunlardan biride borçlu hakkında yapılan takip veya takiplerin kesinleşmiş olmasıdır.Zira bu davanın amacı alacaklının kesinleşen takipteki borcunun tahsilini sağlamaktır. Somut olayda, davacı 21.564,00 TL alacağın tahsili için ... 6.İcra Müdürlüğünün 1997/22293 sayılı dosyasından takibe geçmiştir. Borçlu takibe itiraz etmiş, alacaklı ... 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 1997/1463 Esas 1999/312 sayılı dosyasından itirazın iptali davası açmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu