Bu verilen tedbir kararına SGK tarafından 10/03/2022 tarihinde itiraz edilmiş, bu itiraz için herhangi bir duruşma günü belirlenmeden evrak üzerinde ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddine karar verilmiştir. Dairemizce duruşma açılmadan verilen bu karar kaldırılmış, mahkeme yine duruşma açmadan dosya üzerinden itirazın reddine karar vermiştir. Öncelikle davacı 14/07/2022 tarihinde ölmüştür. Tedbir kararının itirazının incelendiği tarihte ölüm kaydı bilinmiş olmasına rağmen itirazda bu durum değerlendirilmemiştir. Kaldı ki kesintisiz ve süresiz ucu açık bir tedbir verilmesi mümkün olmadığından , mahkemenin 02/03/2022 tarihli tedbir kararı yerinde değildir....
Kanun koyucu, ihtiyati tedbir hakkında karar verecek olan hakime geniş bir takdir alanı bırakmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemeli ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararı verdiğini kararında belirtmelidir....
Davacı tarafça, davalının taşınır ve taşınmaz malları üzerinde ihtiyati tedbir uygulanması talep edilmiştir. Mahkemece, ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmiştir. Temyiz uyuşmazlığı, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddine yönelik verilen kararın bozulması istemine ilişkindir. Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulu 'nun 21/02/2014 tarih 2013/1 E. 2014/1 K. sayılı ilamıyla ihtiyati tedbir talebiyle ilgili olarak temyiz yoluna gidilemeyeceği belirtilmiştir. O Halde, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına ilişkin verilen red kararıyla ilgili olarak temyiz incelemesinin yapılamayacağı açık olup, davalı vekilinin temyiz talebinin reddi cihetine gitmek gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz talebinin REDDİNE, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 10/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine ve tapu kaydının iptali ile takyidatlardan ari şekilde davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İHTİYATİ TEDBİR İSTEYEN DAVACI : VEKİLİ : İHTİYATİ TEDBİRE İTİRAZ EDEN DAVALI : VEKİLLERİ : DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbire İtiraz Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen tarih ve 2023/87 E. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbire itiraz eden davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili, müvekkilinin "..." ibareli marka başvurusuna yapılan itirazın reddine dair YİDK kararının iptali ve başvuru markasının hükümsüzlüğü talebiyle açılan davada müvekkili markasının 3. kişilere devrinin önlenmesi yönünde verilen ihtiyati tedbir kararının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, ara karara itiraz etmiştir....
Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 397/4. maddesinde ihtiyati tedbir dosyasının asıl dosyanın eki sayılacağı düzenlenmiştir. Söz konusu yasal düzenlemelerden; dava açılmadan önce verilen ihtiyati tedbir kararlarına karşı kararı veren mahkemeye itiraz edilebilir ise de ihtiyati tedbir kararından sonra esas hakkında dava açılması halinde ihtiyati tedbire itirazın asıl davaya bakan mahkemece değerlendirilmesi gerekmektedir. Zira ihtiyati tedbir dosyası asıl davanın eki olup esas davayı gören mahkemenin, değişik iş dosyasındaki sınırlı yetkiye göre uyuşmazlığın esasını çözecek daha geniş yetkilere sahip olduğu açıktır. İhtiyati tedbir kararının istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilmesi nedeni ile aleyhine ihtiyati haciz kararı verilen tarafından sunulan dilekçenin istinaf dilekçesi olarak kabulü ile istinaf incelemesi yapılmak üzere gönderildiği, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5....
Şikayete konu ihtiyati haciz kararının gerçekte ihtiyati tedbir niteliğinde bir karar olduğu, ayrıca Fethiye İcra Müdürlüğünün 2020/4964 Esas sayılı dosyasında herhangi bir icra takibinin başlatılmadığı, sadece tasarrufun iptali davasının yargılaması sırasında verilen ihtiyati haciz kararının infaz edildiği anlaşıldığından, kararın infazına ilişkin şikayeti inceleme görevi, tasarrufun iptali davasının yargılamasında görevli olan ve tedbir kararını veren Fethiye 3. Asliye Hukuk Mahkemesine aittir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, Mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Bu nedenle, şikayetin görev nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, hukuki yarar yokluğundan reddedilmesi yerinde görülmemiştir. (Yargıtay 12....
vekili,dava konusu hisseleri 426.000 TL bedelle aldıklarını,satış bedelini ödemek için müvekkilinin kendisine ait ev ve araba sattığını, satışının muvazaalı olmadığını,dava konusu 1/2 hisse olduğu halde müvekkile ait ve önceden beri sahip olduğu 1/2 hisselere de tedbir konulduğunu belirterek öncelikle dava dışı ve müvekkiline ait 1/2 hisse üzerindeki tedbir kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini savunmuş; 19.4.2012 tarihli dilekçesi ile müvekkilinin öteden beri sahip olduğu 1/2 hisse üzerindeki tedbir kararının kaldırıldığını, ancak dava konusu 1/2 hisse üzerindeki ihtiyati haciz niteliğindeki tedbir kararının da kendileri tarafından dava değeri kadar yatırılacak teminat mektubu karşılığı kaldırılmasına talep etmiş, 18.5.2012 tarihli duruşmada müvekkilinin dava konusu olmayan taşınmazları üzerine teminat karşılığı konan tedbirlerin kaldırılmasını talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı vekilinin, dava konusu taşınmazın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiği ve mahkemece ihtiyati tedbir kararı verildiği, davalı tarafça ihtiyati tedbir kararına karşı itiraz edildiği, talep hakkında duruşma açılmasına karar verilerek açılan duruşmada tedbirin kaldırılması talebinin reddedildiği, ancak ilk derece mahkemesince red kararının gerekçeli olarak yazılmadığı anlaşılmıştır. HMK'nun 391/2- 3. maddesi gereğince, ihtiyati tedbir kararlarının gerekçeli karar şeklinde yazılması gerekmekte olup bu kurala uyulmadığı görülmüştür. Anayasa'nın 141. maddesi gereğince tüm mahkeme kararlarının gerekçeli olması gerekmektedir. İstinafa konu edilen ara karar, bu hususları kapsamadığından istinaf denetimi mümkün değildir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/742 E. sayılı dava dosyasında verilen 20.10.2017 tarihli tensip tutanağının 9. maddesi gereğince geçici olarak tedbiren durdurulduğunu, mahkemece ihtiyati tedbir kararının 23.10.2017 tarihinde icra müdürlüğüne gönderildiğini, icra dosyasındaki ihtiyati tedbir kararına rağmen icra müdürlüğünce alacaklının 28.12.2020 günlü haciz talebinin kabul edilerek maliki bulunduğu mesken niteliğindeki bağımsız bölüm üzerine haciz şerhi konulduğunu ve tasfiye memurluğuna borç muhtırası gönderilmesi kararı alındığını, söz konusu işlemin iptali için icra müdürlüğüne talepte bulunulduğunu, talebe karşın icra takibinin ihtiyati tedbir kararı doğrultusunda durdurulmasına karar verildiğini ancak ihtiyati tedbir kararının yeni sunulmasından bahisle haciz kararının kaldırılması talebinin reddedildiğini belirterek şikayetin kabulü ile icra müdürlüğünün 28.12.2020 tarihli işleminin iptali ile adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılması ve tasfiye memurluğuna gönderilen borç...