Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bunların dışında hafta tatil ücreti, ücret alacağı, fazla mesai ücreti gibi işçiye ödenen tazminatlardan yükleniciler işverene karşı işçiyi çalıştırdıkları dönemle sınırlı olarak sorumlu olacaklardır. İşveren tarafından bu ödemelerin feri mahiyetinde yapılan ödemeler de ayrı esasla yüklenicilerden tahsil edilebilecektir. Yükleniciler aleyhine açılan rücu davalarında ayrı sözleşmelerle hizmet ifa eden yükleniciler mecburi dava arkadaşı olmadığı gibi borçtan müteselsilen sorumlu olacaklarına ilişkin kanun hükmü veya sözleşme bulunmamaktadır. Bu nedenle alacak davalarında her davalı aleyhine ayrı tahsil hükmü kurulmalıdır. Davanın itirazın iptali şeklinde açılmış olması durumunda ise takibin hangi davalı açısından hangi miktarla devam edeceği ayrı ayrı belirlenmelidir....

    kayıt numaralı dilekçe ile diğer müvekkiller için kuruma itiraz edilmişse de, kurum tarafından kendilerine gönderilen 29/07/2019 tarihli 63094792- 204,99- E.10967328 sayılı ve 21/06/2019 tarihli 63094792- 204.99- E.8999155 sayılı cevap yazılarında bu rücu işlemlerinin iptal edilemeyeceği bildirildiğini, rücu alacağının zamanaşımına uğradığından dolayı kurumun müvekkillerden rücu alacağının olmadığının tespiti ve rücu işlemlerinin iptaline, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Dava, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'ndan kaynaklanan rücu tazminatının tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 24.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Dava TTK'nın 1472.maddesine dayalı olarak ödenen tazminatın rücusu için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olan itirazın iptali davasıdır. Sigortacının rücu hakkı, zarar sigortalarında geçerli olan halefiyet ilkesinden kaynaklanır. Halefîyet ilkesine göre sigortacı ödediği tazminat dolayısıyla sigortalının haklarına sahip olur ve üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya dava açabilir. Bu ilkenin bir sonucu olarak sigortacı, sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren kişinin yerine geçer, onun halefi olur. Böylece, zarara neden olan kişilere karşı sigorta ettirenin açabileceği tüm davaları sigortacı açar ve meydana gelen zararın tazminine ilişkin talep haklarını kullanır. Ancak, sigortacı, zararın tamamını karşılamamışsa sigortalının ödenmeyen kısma ilişkin talep hakları sona ermez. Bu durumda sigortacı, tazmin ettiği zarar ölçüsünde sigortalının halefi olur ve zarardan sorumlu olan kişilere karşı rücu hakkını kullanır....

        İtirazın iptali davasında; takip talebinde gösterilen borç ve borcun sebebi ile bağlılık asıl olup, takip dayanağı belgelerden başka belgelere dayanılamaz. Diğer bir deyişle takip dayanağı yapılabilecek güçte olup da takipte dayanılamayan belge, itirazın iptali davasında ispat vasıtası olarak kullanılamaz. Takibe etkili olan itirazın iptali davasında ispat davasında ispat edilecek olanın takibe ve borçlunun itirazına konu olan alacak olduğu, bu alacağın sebebinin değiştirilme olanağının itirazın iptali davası için bulunmadığında kuşku bulunmamaktadır. İtirazın iptali davasında yapılan yargılama sonunda: takip tarihindeki duruma göre karar verilir. İtirazın iptali davasında alacak, icra takip tarihi itibarıyla belirlenir. Ancak dava tarihine kadar bir ödeme yapılmış ise, yapılan ödeme düşüldükten sonra kalan alacak yönünden itirazın iptali davası açılmalıdır. Dava tarihinden sonra yapılan ödemeler ise icra müdürlüğünce dikkate alınır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili lehine keşide ettiği çekin müvekkili tarafından başkasına ciro edildiğini, çekin karşılıksız çıkması üzerine çek hamilinin başlattığı icra takibinde müvekkilinin 132.000 TL ödeyerek icra müdürlüğünden rücu belgesi aldığını, davalının rücu belgesindeki borcunu ödememesi üzerine alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının çek bedeli kadar malzeme teslim etmediğini bildirerek davanın reddini istemiştir....

            Mahkemece, alınan raporlara göre; 14.08.2001 tarihli rücu hakkından feragatin geçerli olması ve temlik tarihinde temlik edilen alacak içerisinde kefillere rücu hakkı bulunmadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine, birleşen davadaki temlikin geçerli olması nedeniyle birleşen menfi tespit davasının reddine karar verilmiş, hüküm asıl davanın davacısı-birleşen davanın davalısı ... Dış Tic. AŞ.vekili, asıl davanın davalısı, birleşen menfi tespit davasının davacısı ... vekili, asıl davanın davalısı ....vekili ve birleşen davanın davalısı ... Tic. AŞ. vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce birleştirilen ... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/563 Esas sayılı menfi tespit davasına yönelik taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddine, itirazın iptaline konu asıl davanın ise üç kişilik uzman bilirkişi kurulundan yeni bir rapor alınmak üzere bozulmasına karar verilmiştir. Bozmadan sonra birleştirilen ... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/61 Esas sayılı itirazın iptali davasında, davacı ......

              DELİLLER:----- Esas sayılı icra dosyası*Bilirkişi raporları*Tüm dosya kapsamı İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, itirazın iptali (taşıma sözleşmesi kaynaklı) istemine ilişkindir....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2020/963 Esas KARAR NO: 2021/790 DAVA: İtirazın İptali (Trafik Kazasından Kaynaklanan Rücuen Tazminat) DAVA TARİHİ: 28/12/2020 KARAR TARİHİ: 11/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ---- plakalı --- kazaya karıştığını sürücü---- kaza anında ------ sürmek için yeterli ehliyete sahip olmadığını ve kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğunu, ----altında olduğunu, sürücüsü---meydana gelmesinde tam kusurlu olması nedeniyle mağdur ---- plakalı ----- hasar tutarının ödendiğini, sigortalı ----- kaza anında yeterli ehliyete sahip olmaması nedeniyle ödedikleri tazminatı sigortalı---- rücü edebileceklerini, ödenen tazminatın tahsili için başlatılan icra takibinin haksız itirazı ile durdurulduğunu,--- dosyasıyla ----- tarihinde başlatılan icra takibine itirazın iptali ve %20’den az olmamak üzere icra inkar...

                  a teslim edilecek malların ihale şartlarına uygun olmaması halinde ... tarafından kesilecek cezaların tamamının üretici davalıya yansıtılacağının kabul edildiğini, ... tarafından 152.659,13 TL mahsup yapıldığını, bu miktarın ödenmesi hususunun davalı şirkete bildirilse de davalının ödeme yapmaması nedeniyle icra takibine giriştiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına ve %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının ...'a malları geç teslim etmesi nedeniyle oluşacak zararlardan müvekkilinin sorumlu olmadığını, gecikmeden kaynaklı zararların rücu edilmeyeceğini, sadece malların kalitesinden kaynaklanan zararların rücu edilmesinin mümkün olduğunu, davacının sözleşme dışı ürün talep etmesinin de gecikmeye sebebiyet verdiğini, müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını savunarak, davanın reddi ile %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu