Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre davanın, davacı tarafından davalı aleyhine -----dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafından yöneltilen itirazın iptaline ilişkin olduğu, dava konusu icra dosyasının incelemesinde takip alacaklısının mahkememiz dosyasının davacısı, takip borçlusunun mahkememiz dosyasının davalısı olduğu, fatura alacağına dayalı olarak toplam ------ tutarlı ilamsız icra takibine davalı borçlunun süresinde itirazı doğrultusunda takibin durduğu, davanın itirazın iptali ve takibin devamı istemi ile açıldığı görülmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; davacı tarafça davalı aleyhine faturaya dayalı alacağın ödenmediği iddiası ile başlatılan ilamsız takipte itirazın iptali ve icra inkar tazminat talebinin yerinde olup olmadığı, davalı tarafın savunmasına göre faturaya konu malın ayıplı olup olmadığı, süresinde ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı noktalarında toplandığı belirlenmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, ayıplı mal iddiasına dayalı olarak ayıplı malın iadesi ve alacak istemine ilişkin olup, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 30.04.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile ayıplı koltuk takımı için ödenen 7.409,00TL fatura bedelinden davacının kullanım bedeli olarak takdir edilen 2.000,00TL nin mahsubu suretiyle bakiye 5.409,00TL nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, satın alınan koltuk takımının ayıplı olduğu iddiasına dayalı, ayıplı mal bedelinin iadesine ilişkindir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli, ihtilaflı konuları değerlendirir mahiyet arz etmekte olup, davaya konu maldaki ayıpları üretimden kaynaklanan gizli ayıp olarak mütalaa etmiştir. Bu halde, tüketici sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, ayıp oranında bedel indirimi veya malın ücretsiz onarımını isteme şeklindeki seçimlik haklara sahiptir....

        Mahkemece istemin, satılan malların ayıplı olduğu iddiasına dayalı sözleşmeden dönme nedeniyle ödenen kısmi semenin iadesi talebinden ibaret bulunduğu, davalının satım konusu malların ayıplarını önceden bildirdiği ve davacının da bunları inceleme hakkına sahip olduğu; davacının teslimden sonra ayıp ihbarında bulunmadığı ve malları ayıplı haliyle kabul etmiş sayılacağı, sözleşmeyi haksız fesheden davacının ödediği peşinatı geri isteyemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine; takipte haksız ve kötüniyetli olan davacının %40 oranında tazminatla mahkûmiyetine karar verilmiş; hüküm davacı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir. Ticari satımlarda ayıp ihbarına ilişkin düzenlemeleri içeren Türk Ticaret Kanunu’nun 25/3 üncü maddesine göre ayıp ihbarına ve muayeneye ilişkin süreler, malın tesliminden itibaren hesaplanır. Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 3 üncü maddesi, ödemenin tamamlanmasından önce mal teslimi yapılmayacağını hükme bağlamıştır....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, taraflar arasındaki ticari ilişkiden doğan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün davalı vekilince temyizi üzerine, Dairemizin 17.06.2013 gün 2013/7717 E. - 2013/11300 K. sayılı ilamı ile “Mahkemece 3 kez bilirkişi incelemesi yaptırılarak raporlar alınmış, malın ayıplı olduğu konusunda birbirini doğrulayan 1. ve 3. bilirkişi raporlarına rağmen itiraza uğrayan 2. bilirkişi raporuna itibar edilerek hüküm oluşturulmuştur. Bu husus usul ve yasaya aykırıdır....

            Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporlarına göre, davalının davacıdan satın aldığı malın (maden) aralarındaki sözlü anlaşmaya aykırı olarak istenilen değerde olmadığı, davalının davacıya yapmış olduğu ödemelerin teslim edilen düşük oranlı madenlere ilişkin ayıplı malların değerini karşıladığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. TTK'nun 23. maddesi uyarınca, malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Ayıp açıkça belli değil ise, alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde incelemek veya incelettirmek ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğunun ortaya çıkması halinde hakkını korumak için durumu aynı süre içinde satıcıya ihbar ile yükümlüdür....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki uyuşmazlık, satın alınan malın ayıplı olduğu iddiasına dayalı iade ve alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 13.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacının davalıya sattığı malın bedelinin 24.809,13-TL' lik kısmının ödenmemiş olduğu, davalının fatura tarihinden çok sonra malın ayıplı olduğu iddiasında bulunduğu ve ayıp iddiasını ispatlamaya yönelik delil de sunmadığı, davacının takip tarihine kadar davalıdan 275,66-TL işlemiş faiz talep edebileceği belirtilerek, davanın kısmen kabulüne, itirazın toplam 25.084,79-TL alacak üzerinden iptali ile takibin bu miktardan devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmesine, asıl alacağın %40' ı oranındaki 9.923,65-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  Birleştirme istenilen dava ile Mahkememizde açılan davanın taraflarının aynı olduğu, her iki davanın aynı ticari ilişkiden kaynaklandığı, birleştirme istenilen dosyanın, taraflar arasındaki ------ sözleşmesinden kaynaklanan fatura alacağının tahsili talebiyle başlatılan takibe vaki itirazın iptali davası olduğu; Mahkememiz dosyasının ise taraflar arasındaki aynı sözleşmeye dayalı yapılan işin ayıplı ve eksik ayıplı olduğu iddiasına dayalı alım iade fatura alacağının tahsili talebiyle başlatılan takibe vaki itirazın iptali davası olduğu, tarafları aynı olan her iki davadaki uyuşmazlığın aynı hukuki ilişkiden kaynaklandığı anlaşılmıştır....

                    Malın gizli ayıplı olduğu bilirkişi raporu ile sabit olup, bu durumda ayıplı malın ve fatura konusu malın bedelinin faizsiz olarak iadesi istenebilir. Ancak mal iade edildiği tarihten itibaren malın bedeli ödenmediği takdirde faiz isteminde bulunulabilir. Alıcı bu dönem içinde malı kullanmakta, satıcı ise mal satış bedelini elinde tutmakla semen bedelinin tenzili ve işlemiş faiz talep edilemez. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, fatura bedeli olan 17.000 TL alacağa ilişkin itirazın iptaline, malın iade tarihinden itibaren işleyecek faize ilişkin hüküm kurulmasından ibaret olup, mahkemece yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu