Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. 6502 sayılı kanunun .../.... maddesi eser sözleşmelerini kanun kapsamına almış ve bu sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yerinin tüketici mahkemeleri olduğunu belirtmiştir. Arsa sahibi ile yüklenici arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri eser sözleşmelerinin bir türüdür. Ancak bu sözleşmelerde arsa sahibini her zaman tüketici konumuna koyamayacağımız gibi bu sözleşmelerin yerine getirilmesi yüksek teknik ve donanımı gerektirmektedir. Kanun koyucunun tüketicinin korunması amacıyla kanun kapsamına aldığı, kapı, dolap, estetik ameliyatlar gibi eser kapsamında kalan sözleşmeler ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerini birbirinden ayırmak gerekir. Tüketici kanununun bu hükmü amaçsal yorumlandığında bu tür sözleşmelerin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yerinin genel mahkemeler olduğunu kabul etmek gerekir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi Yargıtay 23.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 23 .Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 29.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi'nde yapılan değişiklik nedeniyle, yükleniciye ödenmeyen bedelin tahsili için başlatılan icra takibine, haksız itirazın iptâli, takibin devamı, icra inkâr tazminatı istemine ilişkin olup, tüketici mahkemesince davanın kısmen kabulüne kısmen reddine dair verilen karar, taraflarca süresi içinde temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık gayrimenkul satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine istinaden daire paylaşımlarında değişiklik yapılması ve bu değişiklik nedeniyle yükleniciye fark ödenmesine dair 04.02.2012 tarihli sözleşmeden kaynaklanmakta olup, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine ek sözleşmenin tarafları nihai tüketici sıfatı taşımamaktadırlar....

        Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı BK'nın 155 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türü olup, sözleşmenin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu amacın, 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknoloji gerektirmesi, kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı Kanunda kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, yüklenici müvekkili ile davalı bir kısım arsa sahipleri arasında 02.07.2012 tarihinde gayrimenkul satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine esas teşkil edecek şekilde protokol imzalandığını, fakat taraflar arasında yapılan bu protokolün davalı vekilince 08.04.2013 tarihli ihtarnameyle feshedildiğini, bu haksız fesih nedeni ile protokolün cezai şart maddesi gereği davalı aleyhine başlatılan takibe davalının haksız ve mesnetsiz itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir ....

            Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacılar ile davalı yüklenici ... arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiği, davacı arsa sahiplerinin iradesi fesada uğratılarak, sözleşmeye konu taşınmazın önce davalı ... ........’a, ondan davalı ...’a, ondan da en son davalı ...’e devredildiği, tapuda satış yoluyla yapılan bu devirlerin, gerçek satış işlemi niteliğinde olmadığı, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak ve yüklenici ...’ın isteği üzerine bedelsiz olarak gerçekleştirildiği, keza taşınmazın gerçek değeri ile tapuda gösterilen satış bedeli arasında fahiş fark bulunduğu, tapuda düzenlenen resmi satış senedinde yazılı bedelin ödendiğine ilişkin herhangi bir delil de sunulmadığı, bu itibarla devir işlemlerinin muvazaalı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshine, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptal ile hisseleri oranında davacılar...

              Davalı arsa sahibi, yapının bütünüyle tamamlanmadığını, eksiklikleri kendisinin tamamladığını, teslimde gecikme olduğunu, gecikme nedeniyle sözleşmede kararlaştırılan tazminat ve yapıdaki eksikliklerin parasal karşılığının davacı tarafından kendilerine ödenmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, yapıdaki ayıp ve eksiklikler tutarından davacıların arsa payına karşılık gelen 2.082 YTL/nin davalı arsa sahibine ödenmesi koşuluyla dava konusu bağımsız bölümlerin davacı adına tesciline karar verilmiştir. Hükmü, davalılardan arsa sahibi temyiz etmiştir. Arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri taraflarına karşılıklı hak ve borçlar yükler. Buradaki öncelikli borç arsa sahibine aittir. Her türlü ayıptan ari olarak üzerine inşaat yapılacak arsayı teslim etmek arsa sahibinin öncelikli borcudur....

                Karar, davalı kooperatif vekili tarafından temyiz edilmiştir. ......1994 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davalı arsa sahiplerinin murisine verilen dava konusu B3 blok ... nolu bağımsız bölüm arsa sahibince tapuda .... kişiye devredilmiştir. Dosya kapsamında bulunan kayıtlardan anılan bağımsız bölüm, dava dışı ...'a ve en son da davacı ....'a devredilmiş ise de mevcut kayıtlardan tapudaki devir silsilesi net olarak anlaşılmamaktadır. Arsa sahibinden satış sözleşmesi ile bağımsız bölüm devralan üçüncu kişiler, kural olarak, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olmadıkları için yükleniciye husumet yöneltemezler. Ancak arsa sahibinin sözleşmedeki bağımsız bölüme ilişkin haklarını temlik aldıklarına dair delil ibraz etmeleri halinde, buna dayanarak yükleniciden talepte bulunmaları mümkündür. Somut olayda, davacı ...'ın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesindeki hakları temellük edip etmediği araştırılmamıştır....

                  Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı Mülga Borçlar Kanunu'nun 355 vd. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 470 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanunu'nun .../k. maddesindeki tüketici tanımına uymadığı açıktır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanun'da tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır....

                    Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı Kanunda kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak, araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir. Bu durumda davaya bakmakla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek, tüketici mahkemesince, HMK'nın 114/......

                      UYAP Entegrasyonu